Sözleşmenin 8-1 maddesi uyarınca “yeni yılın ücreti yeni dönemin ilk ayı içinde YMM’nin bağlı olduğu odadan alınacak matbu sözleşmede, bu sözleşmenin ek sözleşmesi olarak imzalanması suretiyle belirlenir“ denmekte olup; ek sözleşmenin imzalanması tarihinde süresinde yazılı ihbarda bulunulmadığından sözleşmenin zaten 1 yıl için uzadığı ve esasen bu maddede dahi yeni dönemin başladığının kabul edildiği görülmektedir. Ek sözleşme yeni yıl ücretinin belirlenmesine yönelik olup, ek sözleşmenin yapılmamış olması, sözleşmenin yenilenmiş olduğu gerçeğini değiştirmemektedir....
Davacının istemi; sözleşmenin feshi ile önceki sözleşme gereğince paketine iade yapılarak fazladan ödediği bedellerin iadesi ve kendisine verilen telefonunda davalıya iadesine yöneliktir. Davacının talep ettiği sözleşmenin feshi istemi yönünden açıkça ortaya konacak bir müddeabih (dava değeri) yoktur . Davacının talep ettiği zararın mevcudiyeti ve miktarı ise yargılama sürecinde tanzim kılınacak bilirkişi raporu neticesinde ortaya konulabilir. Bu itibarla dava dilekçesinin 6100 Sayılı HMK 119. maddesine uygun tanzim kılındığı gözetilip davanın esasına girilmesi gerekirken dava değerinin dilekçede gösterilmediğinden bahisle davanın reddi isabetsiz olup , bozmayı gerektirmiştir....
KARAR Davacı, sahibi olduğu eczanede yapılan denetimde kime ait olduğu belirli olmayan kupür tespit edildiğini, davalı tarafından 6 ay süreyle sözleşmenin fesih edilmesine karar verildiğini, cezai işleme konu kupürlerin eczaneyi devir eden eczacı ...'a ait olduğunu, devir protokolünde bu hususun yazılı olduğunu, iş yoğunluğu nedeniyle ilaçların imha edilmesinin unutulduğunu ve sözleşmenin 6 ay feshi işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi işleminin haksız olduğunun tespiti ile fesih işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, yapılan işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, 2008/12 esas 2011/698 karar sayılı 22.12.2011 tarihli karar ile davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/17818-28983 sayılı 21.11.2013 tarihli kararı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, bu defa davacı tarafından süresinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....
Davacı, sözleşmenin özel şartlar bölümünün 9. ve 16. maddesinde yapılan düzenlemeye dayanarak akde aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi ile tahliye isteminde bulunmuştur. Sözleşmenin özel şartlar bölümünün 9. maddesinde, sözleşmenin başlangıç tarihinden itibaren on gün içinde mecura ait elektrik, su, doğalgaz aboneliğini kiracının kendi üzerine alması kararlaştırılmış, 16. maddede ise, sözleşmede kararlaştırılan herhangi bir hususa riayetsizlik halinde akdin feshine neden teşkil edeceği öngörülmüştür. Akde aykırılık nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için, sözleşmeye aykırılık teşkil eden eylemin kiralananın kullanımına yönelik olması gerekir. Sözleşmede kararlaştırılan bir koşulun yerine getirilmemesi ise, ancak akdin feshi nedenini teşkil eder. Akdin feshi ve tahliye davaları, konu olarak farklı davalardır. Davalının sözleşmede kararlaştırılan 9. maddeye riayet etmemesi hususu akdin feshini gerektirmekte olup, tahliye nedeni sayılamaz....
Mahkemece, alt bayilik sözleşmesinin IX. maddesine göre alt bayinin sözleşmede yer alan hükümlerin herhangi birine riayet etmediği takdirde son 1 aylık cirosu tutarındaki meblağı dağıtıcıya ödemek zorunda olduğu, cezai şart ödemekle yükümlü tarafın alt bayi davacı olduğu, davalı olan dağıtıcıdan cezai şart istenmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının cezai şart isteminin reddine, sözleşmenin feshi açısından ise, sözleşmenin sona erme başlıklı 10.2.1 maddesine göre taraflardan her birinin sözleşme süresinin sona ermesini beklemeksizin 3 ay önceden yazılı bildirimde bulunmak, doğmuş olan yükümlülüklerini yerine getirmek ve varsa borçlarını kapatmak sureti ile sözleşmeyi feshedebileceği, dosya kapsamında sözleşmenin feshi noktasında yazılı şekil şartı yerine getirilmediği için sözleşmenin ayakta kaldığı ve sözleşme devam ettiğinden sipariş yerine getirilmediğinden davacının sözleşmenin yerine getirilmemesinden kaynaklı uğradığı zararın tazmini gerektiği, Mali Müşavir Bilirkişi tarafından...
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. ...- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. ...- Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve cezai şart istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki ....09.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine taşınmazın tüm paydaşlarının katılmadığı hususu uyuşmazlık dışıdır. TMK'nın 692. maddesi gereğince olağanüstü tasarruf niteliğinde olduğundan taşınmazın tüm paydaşları ile yapılmayan sözleşmenin ifa olanağı bulunmayıp, geçersizdir. Sözleşmenin feshi talebi aynı zamanda niteliği itibariyle geçersizliğin tespitini de içermektedir. Buna göre, mahkemece, sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, davalı kurumun 2008 ... protokolünün 6.3.3. ve 6.3.7 ve 6.9 maddeleri gereğince uygulanan sözleşmenin feshi ile cezai işlemin iptaline yönelik olup, 01.02.2012 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Protokolüne eklenen ek Protokolün 7. maddesi ile 1.02.2012 tarihinde imzalanan protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şartı gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemlerin, konusu kalmadığından durdurulacağı ve işlem yapılmayacağı öngörülmüştür....
Taraflar arasındaki ihtilaf sözleşmenin feshi nedeni ile davacının 4735 sayılı yasanın 22. maddesi gereğince alınan teminatın güncellemesi sonucunda bakiye alacağının bulunup bulunmadığı , varsa alacak miktarını ne kadar olduğu hususlarında toplanmaktadır. Taraflar arasında 22.05.2018 tarihinde Hizmet Alım Sözleşmesi imzalanmış , işin sözleşmeye uygun şekilde ifa edilmemesi nedeni ile davacı tarafından 16.05.2019 tarihinde sözleşme fes edilmiş, sözleşmenin feshi sonrasında davacı tarafından 4735 sayılı yasanın 22. maddesi gereğince yatırılan teminat bedeli güncellenmiş ve yatırılan teminat ile güncellenen teminat arasında meydana gelen 2107,65TL nin 7 gün içinde ödenmesi davalıdan talep edilmiş ayrıca sözleşmenin haklı nedenle feshi nedeni ile davalı şirketin bir yıl süre ile Kamu İhalelerine girmekten yasaklanmasına karar verilmiştir, Davalı tarafından Ankara 23....
Hukuk Dairesi'nce onanması üzerine davaya bakan mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, davacı ... ile davalılar ... ve ... hisselerini devrettiklerinden, bu kişiler hakkında hüküm tesisine yer olmadığına; inşaatın zamanında tamamlanmaması nedeniyle sözleşmenin feshi gerektiği, kat irtifakının feshine kat maliklerinin oyu ile karar verilebileceğinden bu konudaki istemin reddi gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü 09.08.1995 tarihli sözleşmenin feshine, kat irtifakının feshi davasının ise reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili ile dahili davalı ... vekili temyiz etmiştir. ...-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, kat irtifakının sona erdirilmesi istemine ilişkindir....
Taraflar sözleşme süresinin dolmasında herhangi bir sorun yaşanmadığı takdirde taraflar haber vermeksizin sözleşme devam edecektir.”, SÖZLEŞMENİN FESHİ başlıklı 13. maddede; “Haklı bir sebebi olmaksızın sözleşmenin süresi dolmadan önce sözleşmenin feshi halinde sözleşmeyi fesheden taraf diğer tarafın her türlü zararım ödemekten başka ayrıca 30.000,00 TL cezai şart ödeyecektir.”, HAKLI SEBEPLERLE FESİH başlıklı 14. maddede; “BÖLGE BAYİİ'nin, rakip ürünlerin satışı veya üretimi ile uğraşması, kendi bölgesi dışında doğrudan veya dolaylı olarak aktif ticari politikalar izlemesi, dağıtım ağına veya sözleşme konusu ürünlerin imajına zarar verici davranışlarda bulunması ve bu sözleşmenin yükler diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi sözleşmenin feshi için haklı sebep olarak kabul edilir.” Hükmü yer almaktadır....