Dosya kapsamından davacı ile davalı kurum arasında sözleşme düzenlendiği, sözleşme gereğince davacının sözleşmenin 6.3.17 maddelesine aykırı davrandığı gerekçeleri ile sözleşmesinin feshedildiği,feshin haksız olduğuna ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/139 esas sayılı dosyası ile karar verildiği, sözleşmenin feshinin iptaline ilişkin karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, eldeki davanın konusunun ise davalı kurum tarafından sözleşmenin feshi nedeni ile oluşan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
kaldığını, ayrıca yatırım giderlerinden dolayı zarara uğradığını öne sürerek, haksız fesih nedeniyle şimdilik ---- maddi tazminat ve ticari İtibar kaybı nedeniyle -------- manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra dairesinin 2015/7359 esas sayılı icra dosyası ile davalı T5 aleyhine icra takibi yapıldığını ve araç üzerine haciz konulduğunu, müvekkilinin gerçek mağdur olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 26. Asliye Hukuk Mahkemesi Mahkemesinin 27/11/2018 tarih, 2015/176 Esas, 2018/464 Karar sayılı, davacının Araç satış sözleşmesinin feshi ve araç iadesi isteminin Reddine, Alacak isteminin Kabulü ile, 124.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren başlayacak yasal faiziyle birlikte davalılar T4 ve T3 alınarak davacıya verilmesine, Davalılar T5 ve T1'a yönelik açılan davanın Reddine Maddi tazminat talebinin ispatlanamadığından Reddine, Manevi tazminat isteminin Reddine ilişkin kararı davacı tarafından istinaf edilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, acentelik sözleşmesinin haksız feshi iddiasına dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talepleri ile sözleşme gereği karşı tarafa verilen teminatların iadesi talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 122 nci maddesi. 3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 03/06/2014 NUMARASI : 2011/526-2014/393 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali davasına dair karar, davalılar ve davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kiracılar tarafından açılan sözlşmenin feshi, tazminat, kira iadesi ve üç adet teminat senedinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin feshedildiğinin tespitine, 9.978 TL tazminatın tahsiline, 40.000 TL tutarındaki senetler yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Harca tabi davalarda, başvurma harcı ve nisbi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır (Harçlar Kanunu 27-28 mad)....
Somut olayda aracın 2012 yılında satışının yapıldığı, dava tarihine kadar yaklaşık 1 yıl 5 ay boyunca kullanıldığı dikkate alındığında sözleşmenin feshi ve aracın bedeline hükmedilmesinin TMK 2. maddesindeki hakkaniyet ilkesine aykırı olacağı açıktır. Bu durumda araçta oluşacak zararı telafi etmek için bedel indiriminin değerlendirilmesi gerekir. Dairemizin kural olarak uygulaması nispi metod yöntemi ile değer kaybının belirlenmesidir. Bu metoda göre zararın tazmini için, ayıplı değer ile ayıpsız değer arasındaki farka hükmetmek gerekir. Hal böyle olunca çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, işin esasının incelenerek, indirilecek miktar yönünden nispi metot uygulanmak suretiyle ek rapor alınarak bedel indirimi talebinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
-31.12.2010 döneminin tamamında işyerinde çalıştığı, prime hak kazanmak için ödeme tarihinde iş sözleşmesinin devam ediyor olması şartının geçerli olmadığı, bu nedenle davalı tarafından 2010 yılı Temmuz ayı bordrosu ile ödenen 2010 yılı ilk 6 ay avans prim ödemesinin iadesi ve takas talebinin yerinde olmadığı, 28 gün kullanmadığı izninin bulunduğu belirtilerek bilirkişi raporu doğrultusunda davacının kıdem tazminatı, ücret, ikramiye, izin ücreti, prim alacağı ile çalışılan ve çalışılmayan süre oranlanarak hesaplanan cezai şart alacağının kabulüne, manevi tazminat ve ihbar tazminatı talepleri ile davalının karşı davasının ve takas talebinin reddine karar verilmiştir....
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, 13.573,70 TL (4.594,87 $ karşılığı) fazladan ödenen bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 37.467,36 TL ( 7.938,00 $ ın dava tarihindeki kur üzerinden karşılığı) kırılmış malzeme bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine Kırılmış malzeme bedelinden fazla istenen kısmın reddine, Cezai şart ve manevi tazminat yönünden davanın reddine, 2- Harçlardan sorumluluk : A- Maddi tazminat ve manevi tazminat davasında harç: Maddi tazminat yönünden alınması gereken 3.486,61-TL harçtan peşin alınan 1.029,33-TL harç ve 1.495,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 962,28-TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE, Manevi tazminat yönünden alınması gereken 80,70-TL harcın davacı ...'...
- K A R A R - Dava, satılan mal ayıplı olduğundan sözleşmenin feshi nedeniyle ödenen bedelin iadesi ile sözleşmeye istinaden verilen çekin bedelsiz kaldığından çek yönünden borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili, süresinde ayıp ihbarı yapılmadığından davacının taleplerinin geçersiz olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından yapılan ayıp ihbarının B.K.nun 198/3.ve M.K.nun 2.maddesi kapsamında süresinde yapılmadığı ve bu nedenle davacının feshe ve bedel iadesine hak kazanmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 16.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin feshi-borçlu olmadığının tespiti ve bedel iadesi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 1.946,85 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece...