Davalı vekili, sözleşmenin ifa zamanının gelmediğini, Karşıyaka 5. Noterliğinin 23.01.2015 tarih 2931 yevmiye nolu ihtarnamesi ile taşınmazın davalı şirkete devir edileceğinin bildirildiğini, tarafların tapu devri ile borcun ödenmesi konusunda anlaşmalarına rağmen, borcun ifa zamanı gelmeden, davacı tarafın haksız olarak icra takibi başlattığını belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
Doğan: İşyeri Devri Çerçevesinde İşyeri ve İşyeri Bölümü Kavramları, Kadir Has Üni....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşmenin yerel mahkeme tarafından hatalı nitelendirildiğini, davaya konu sözleşmenin bir devre mülk sözleşmesi olmadığını, bu nedenle de devre mülk sözleşmesinin unsurlarını taşıması da gerekmediğini, müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmenin taraf iradeleri esas alınarak değerlendirilmesi gerektiğini, huzurdaki davada taraf iradelerinin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olarak tecelli ettiğini, mahkemenin zorlama bir yorumla neden bu sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu konusunda ısrar ettiğinin anlaşılamadığını ve taraf iradelerinin yok sayıldığını, yerel mahkemenin Yargıtay'ın ve bölge adliye mahkemelerinin onlarca, yüzlerce (tapu devri sözleşmeyi geçerli hale getirir) içtihatının hilafına sözleşmenin geçerli hale gelmediğine ilişkin öne sürdüğü karar gerekçesinin kabul edilebilir olmadığını, sözleşme tarihinden ve tapu devrinden sonra dava açıldığını, tapuyu alıp sonra dava açmanın...
Davaya konu olayın, “alacağın devri ve borcun üstlenilmesi” işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın devri ve borcun üstlenilmesi Türk Borçlar Kanununun 183 ila 204. maddelerinde düzenlenmiştir. Alacağın devri, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızasının alınması gerekmez. Alacağın devri, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerin hasıl eder. Borçlunun alacağın devrinden sonraki asıl muhatabı artık alacağı devralan kişidir. Bu itibarla borçlunun borçtan kurtulabilmesi için alacağın devri işleminden sonra borcunu, alacağı devralan kimseye ifa etmesi gerekir....
Şti.den hisse payının devri ve işletme ortaklığı sözleşmesi ile devraldığı hisseler için davalı şirket yetkilisine verdiği çeklerin iptalini ve yine işlem temelinin çöktüğü iddiası ile şirket hissesinin devrine ilişkin sözleşmenin iptalini talep ettiği görülmüştür. Sözleşmenin ve Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen cevabi müzekkerenin tetkikinden davaya konu şirketin ... sicil numarası ile kayıtlı olduğu, tescilli adresinin ... olduğu belirlenmiştir. Davanın yukarıda belirlenen niteliğine göre 6100 sayılı HMK'nın 14/2.maddesi uyarınca şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi davaya bakmakla kesin yetkili mahkeme olduğundan Mahkemenin yetkisi re'sen değerlendirilmiş ve davanın kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK.nun 114/1-ç ve 115/ 2 maddesi uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Uyuşmazlık; davacı yönünden yabancılık teminatı aranıp aranmayacağı, davada Mahkememizin yetkili olup olmadığı, davacının ------ mahkemesinde hakettiği belirlenen alacak ile ilgili verilen kararın kesin delil teşkil edip etmeyeceği, davacının davalı ------ şirketinden alacağı olup olmadığı, alacağı varsa işletmeyi devraldığı iddia edilen diğer davalıdan da talep edip edemeyeceği, geçerli sayılabilecek bir işletme devri olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.Davalı---- vekilinin teminat itirazının incelenmesinde; davacı şirketin tabi olduğu ---- ülkesi ile karşılıklı adli yardım anlaşması bulunması nedeniyle teminat şartı aranmayacağından itirazın esas hükümle birlikte İstinaf yolu açık olmak üzere reddine karar verilmiştir.Davalı ----- yetki itirazı olmadığından tedarik sözleşmesindeki yetki şartının uygulanamayacağı, davalı ----- ise bu sözleşmede taraf olmaması nedeniyle ve davanın da genel yetkili mahkeme olarak davalının ikametgahı mahkemesinde açılmış olması nedeniyle yetki itirazının...
Noterliği'nden 03/09/2019 tarihli ihtarname gönderilerek 15/10/2010 tarihli sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin bildirildiğini, ihtara cevap süresi bile beklenmeden gönderilen ihtarname ile feshin bildirilmesinin dahi kötü niyetle hareket edildiğinin göstergesi olduğunu, sözleşmenin 4. maddesi gereği davalı şirketin ...'ya başvuru yapmadığı gibi yaptıysa projenin devamı gereği projeyi ... ... Üretim Ltd. Şti.'ne devretmediğini, sözleşmenin feshine neden olanın üzerine düşen yükümlülüğünü makul sürede yerine getirmeyen davalı şirket olduğunu, davalının gönderdiği ihtarname ile kaparo ödemeyi kabul ettiğini, sözleşmenin feshi nedeniyle ödenen kaparonun iadesi gerektiğini, sözleşmenin 3. maddesinin 3. paragrafı uyarınca süresi içerisinde devir ve satış işlemlerine başlamayan davalı şirketin davacıya cezai şart ödemesi gerektiğini, bu alacağın tahsili amacıyla Ankara 13. İcra Müdürlüğü'nün......
ın da sözleşmenin tarafı olmadığı anlaşılmakla davanın kayıt maliki olan ancak sözleşmenin tarafı olmayan davalıya karşı açılmış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; 1. Mahkemece, ...'ın davaya dahil edilmesi için taraflarına süre verilmediğini, 2.Gerekçeye göre, davanın husumetten reddi yerine esastan reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, 3.Taşınmazlarda paylı mülkiyete geçiş tarihi 26.01.2009 olup, sözleşme tarihi 19.09.2008 olduğundan sözleşmenin geçerli olduğunu, 4. Dava dışı ...'ın kızı davalıya yaptığı işlemin ''satış'' değil, mal kaçırmaya yönelik bir işlem olduğunu, 5....
Bu özelliğinden dolayı arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri ani edimli sözleşme türündendir. Edimin bütünüyle yerine getirilmesinden evvelki çalışmalar eseri meydana getirme çalışmalarıdır. Yine somut olayda olduğu gibi, tarafların kademeli ferağ şeklini kabul etmeleri durumunda taşınmaz mülkiyetinin devri (arsa payının devri) ancak her iki yanında sözleşme hükümlerine uymaları durumunda mümkündür. Eldeki davada, yüklenici sözleşmenin teslime ilişkin hükmüne uymayıp temerrüde düştüğünden dava tarihinde dahi temerrüdü sürdüğünden ve ayrıca yüklenici sözleşmenin kademeli ferağ hükmünden yararlanmak için arsa sahiplerini temerrüde düşürerek tapu talep etmediğinden %80 fiziki seviyeye getirilerek eylemli olarak terk edilen işten bir istemde bulunamaz. Yüklenicinin doğrudan arsa sahibinden isteyemeyeceği bir edimi onun temlik işleminde bulunduğu üçüncü kişide talep edemeyeceğinden davacının mülkiyet aktarımı istemi açıklanan nedenlerle red olunmalıdır....
Özelleştirme aşamasında 29/05/2013 tarihinde Gediz EDAŞ tarafından düzenlenen ve beyan edilen devre esas mizan kayıtları temel alınarak “devre esas” bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirilmiş olup dava konusu ödeme bilançoda yer almaksızın işlemler ikmal edilmek suretiyle Gediz EDAŞ'ın özel sektöre devri gerçekleştirilmiştir. Bu halde, devre esas bilanço düzenlemeleri yapılmak suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirildiğinden, davalı ...'tan geçmiş döneme ilişkin herhangi bir talepte bulunulamaz....