WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı ile davalılardan ... arasındaki 11/06/2013 ve 30/12/2013 tarihli sözleşmeler kapsamında ... tarafından devredilmesi kararlaştırılan Milli Piyango İdaresine ait 34150250 no.lu Sayısal Oyunlar Bayiliği (iddaa) ile Başbakanlık Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü' ne ait ... no.lu Spor Toto bayiliğinin devredilmemesi (davalı ... tarafından sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle) haksız fesih dolayısıyla sebepsiz zenginleşildiği iddiasına dayalı alacak davasıdır. Uyuşmazlık konusu dava kısmen kabul edildiği için sözleşmede devri öngörülen bayiliklerin devredilebilir olup olmadığı, bu bağlamda sözleşmelerdeki bayilik devir edim yükümlülüğünün mümkün olup olmadığı, davacının fesih nedeniyle davalılardan talep hakkının olup olmadığı varsa miktarı ile davacıya vekalet ücreti verilmesinin gerekip gerekmediği noktalarındadır....

    Corp bulunmadığı gibi yapılan tercüme metinlerinden 15.01.2019 tarihli bu belgenin hisse devri sözleşmesi niteliğinde olmadığı, belgenin satışa hazırlık amacıyla yapılan müzakerelerin yazılı hale getirildiği bir metin olarak değerlendirilmesi gerektiği, 07.02.2019 tarihli pay devri sözleşmesinin 4.3. maddesi uyarınca davacının davalı şirket hisselerini devrederken davalıdan hisse devir tarihine kadar olan ve hisse devir tarihine kadar devralmış olduğu alacaklarına ilişkin haklarını saklı tuttuğunun anlaşıldığı, davalının 15.01.2019 tarihli belgenin sözleşmenin tarafları için bağlayıcı olduğu, iş bu belgeye dayalı hak talebinin de sözleşmenin tarafları için geçerli olabileceği, davalı vekilince sunulan ıslah dilekçesinde davalı şirketin 15.01.2019 tarihli belgeden kaynaklı olarak bir alacak iddiasında bulunduğu ve takas talebinde bulunduğunun anlaşıldığı, bu belgedeki taahhütlerin yerine getirilmemesine dayalı olarak alacaklı sıfatının bulunduğunu iddia edebilecek olanın sözleşmenin tarafı...

      ın mülkiyetindeki taşınmazın devri ile arabasına konulan rehin ve davalıya verilen senetler de dahil olmak üzere taraflar aralarındaki tüm alacak-verecek ilişkisinin sona ermesi konusunda anlaştıklarını, tanıkların taşınmaz devri ile alacak verecek ilişkisinin kalmadığını beyan ettiklerini, sözleşmeye sehven 22.04.2014 tarihi yazılmış ise de; düzelterek 22.04.2015 tarihini de yazdıklarını, İbranamede tanık ...'ın şahit olarak imzasının bulunduğunu, taşınmaz devrinin 22.4.2015 tarihinde tapuda resmi senetle yapıldığını, Taşınmazın devriyle senetlere konu alacağın da kalmadığını, Bakırköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/556 E. Ve 2018/343 K....

        hisse devri söz konusu olmadığını, bu nedenle, asıl alacak gibi icra inkar tazminatına ilişkin talebin de reddi gerektiğini, ----- sayılı haksız ve kötü niyetli icra takibine yaptığımız itirazın kabulü ile davanın reddine, ayrıca davacınin %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi istemiştir....

          yanın davanın seyrini değiştirmek adına sözleşmenin diğer maddeleriyle ilgili, dava konusuyla alakasız olarak savunmalar yaptığını ve bu durum sebebiyle sözleşmenin maddeleri incelenmek üzere dosyanın bilirkişiye tevdi olduğunu, Nitekim, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararında,her ne kadar dava konusunun bilirkişi incelemesi gerektirdiği sebebiyle icra inkar taleplerinin reddedildiği ifade edilse de, bilirkişi raporundan da görüleceği üzere raporda sözleşmenin, kendilerinin dayanağı olan 1. madde bakımından incelenmediğini; davalı yanın iddiaları doğrultusunda ‘’sözleşmenin devir mi yoksa gizli ortaklık vasfını mı taşıdığı’’gibi hususlar bakımından incelendiğini, bilirkişi raporu ile dava tutarının belirlenmesi gibi bir durum söz konusu olmayıp, davaya konu alacağın belirli bir alacak olduğunu, sözleşmenin ilk maddesi teknik açıdan incelenmediği için icra icra inkar tazminatı taleplerinin reddinin isabetsiz olduğunu, Mahkeme, icra inkar tazminatının reddi kararını verirken ‘’alacak...

            Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını ve hak düşürücü sürelerin geçtiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilmediğini ve halen yürürlükte olduğunu, devri öngörülen şirketin işletmesinin geri dönüşüm tesisi olduğunu ve işletilmesi için davacı tarafın ... ve ... ... izin alması ve su elektrik gibi abonelikleri kendi üzerlerine alabilmesinin gerektiğini, davacı tarafın davalıdan işletmenin bulunduğu mülk sahipleri ile imzaladığı kira sözleşmesini feshetmesini istediğini, Bunun üzerine taraflar arasında 27.08.2020 tarihli sözleşmenin imzalandığını, bu sözleşmenin ... ... tarafından davacı şirket adına imzalandığına dair bir ibarenin bulunmadığını, 27/08/2020 tarihli sözleşmenin bu davanın konusunu oluşturmadığını, 04.09.2020 tarihli sözleşme gereğince 15.000 euro peşin ödemenin davacı tarafça yapıldığını, davalı tarafça ... asu Noterliği 01.10.2020 tarih ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesince davanın görevsizlik nedeni ile reddine dair verilen 01.04.2013 gün ve 2012/461 E., 2013/207 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 06.11.2013 gün ve 2013/13737 E., 2013/14881 K. sayılı ilamı ile; (...Uyuşmazlık, taraflar arasındaki İşletme Hakkının Devri Sözleşmesine istinaden rücuen alacak istemidir. Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin hasılat kirası hükümlerine tabi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                Böylece hâlen iktisap edilmiş (kazanılmış) bir alacak kadar ileride iktisap olunacak bir alacak da; keza muaccel bir alacak kadar bir vadeye veya şarta bağlanmış olan alacaklar da temlik olunabilir. Alacağın hukukî muameleden, haksız fiilden, sebepsiz zenginleşmeden veya doğrudan doğruya kanundan doğmuş olmasının da bir önemi yoktur (Hukuk Genel Kurulunun 21.03.2019 tarihli ve 2017/11-2630 E., 2019/328 K. sayılı kararı). 28. Alacağın iradî devrinde (sözleşmeye dayanan devir); bu devrin geçerli olabilmesi için sözleşmenin taraflarının fiil ve tasarruf ehliyetinin bulunması, geçerli bir sözleşmenin olması, alacaklı ile üçüncü kişi arasında TBK’nın 184. maddesi gereğince yazılı devir sözleşmesinin yapılması, devredilen alacak hakkının mevcut olması ve devir engeli bulunmaması koşullarının gerçekleşmiş olması gereklidir. 29. Türk Borçlar Kanunu’nun 183. maddesinde bazı alacakların devrine izin verilmemiştir. Devir yasağı kanundan, sözleşmeden veya işin niteliğinden doğmaktadır. 30....

                  Maddesinin; “Bu sözleşmenin konusu satıcı adına kayıtlı... no.lu bağımsız bölümlerin 1.900.000,00 USD bedelle alıcıya satımı ile satıcıya alıcının sağlayacağı asgari 1.000.000,00 EURO finansmanın ve finansman maliyetinin geri ödenmesini sağlayacak teminatı teşkil etmek amacıyla plastik makinaları A.Ş. yönetim kurulu kararına uygun olarak 3. Maddede tanımlanan ...’a ait parselin alıcıya devridir” şeklinde olduğu görülmektedir. Sözleşmenin “Devirlerin zamanında yapılmaması ve finasmanın ödenmemesi” başlıklı 5.3 maddesinde açıkça; ”Satıcı, parselin devri nedeniyle herhangi bir tazminat İstememeyi, Türk Ticaret Kanununun 24. Maddesinin uygulanmasını kabul eden alıcıya İşyerlerinin devri yapılmaması halinde ve parselin her hangi bir nedenle geri alınması halinde, alıcının, o ana kadar yaptığı, ödemeter.satıcıya sağladığı finansman ve onun nam ve hesabına devlete,3.kişilere yaptığı ödemeler faiz ve benzeri haklar tespit edilir ve derhal ihtara hacet kalmaksızın alıcıya ödenir."...

                    KARAR Davacı, davalı ile aralarında akrabalık bağı bulunduğunu, 27.1.2001 tarihinde protokol düzenleyerek kendisine ait 10 parseldeki 96/192 hisseyi davalıya tapuda devrettiğini, karşılık olarak davalı tarafından kendisine devri gereken üç adet taşınmazın tapusu verilmediği gibi diğer edimlerini de yerine getirmediğini ileri sürerek şimdilik üç adet taşınmazın değeri olan 380.000.00 YTL'nin faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşmenin geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, sözleşmenin geçersiz olduğu, davacının iddiasının ispat edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu