Mahkemece toplanan delillere göre: “trafik kaydına 23.02.2011’de haciz konulan ... plaka sayılı aracın üçüncü kişi tarafından noterde yapılan sözleşme ile 16.04.2008’de satın alındığı, mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiği, alacaklı tarafın da icra dosyası içerisinde istihkak iddiasına itiraz etmeyerek yargılama aşamasında da haczin kaldırılmasını talep ettiği, davanın açılmasına neden olmadıkları“gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Dava konusu araç, trafik kaydına haciz konulmasından önce noterde yapılan sözleşme ile üçüncü kişi tarafından satın alınmış, mülkiyet hacizden önce davacıya geçmiştir....
Taraflar arasındaki sözleşme irdelendiğinde, taşınmazın anahtar teslimi olarak tamamlanıp davacıya teslim edileceği, tapu kaydı gereği mülkiyetin 23/03/2016 tarihinde mülkiyetin devredildiği, davalı tarafın dosyaya sunduğu ibranamenin henüz doğmamış olan bir haktan feragat edilmesi söz konusu olamayacağından davacının ihtirazı kayıt koymaması geç teslimden kaynaklı ödenmeyen bakiye kira alacağından vazgeçtiği anlamına gelmeyecektir. Alınan bilirkişi raporunda taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve teslime ilişkin hükümler değerlendirilmek suretiyle geç teslim sebebiyle davalının ödemekle yükümlü olduğu miktarın belirlendiği anlaşılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/548 Esas KARAR NO: 2021/814 DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:29/08/2019 KARAR TARİHİ: 17/11/2021 Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkil ----dahil olmak üzere bunlara bağlı hizmetlerin verilmesinde ve geliştirilmesinde uzmanlaşmış bir şirket olup, --- geliştirilmesinde ---- olduğunu, davacı ----- imzalandığını, söz konusu anlaşma uyarınca müvekkil davacı şirkete ait internet sitesine nihai kullanıcıların mesajlarının veya istek ve iletilerinin yayınlanabilmesi için davalı şirketin ---- anlaşma yapmış olduğunu, müvekkile ait siteye giriş yaparak kısa mesaj servisini kullanan kişilerin atmış olduğu ----hangi aya ait olduğu, adedi ve fiyatlandırması gibi verilerin Davalı ---- alınmakta olduğunu, hangi aya ilişkin veri alınmış ise takip eden...
Dava konusu taşınmazda iştirak halindeki mülkiyetin paylı mülkiyete dönüştürülmesi işleminin tüm mirasçıların katılımıyla yapılmış olmasının, miras payına ilişkin sözleşmelerden dönme niteliğinde ve bu sözleşmelerin artık hukuki sonuç doğurma özelliğini kaybetmiş olduğu sonucuna varıldığından bu sözleşme ile eldeki davaya konu talep ileri sürülemeyeceğinden davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Yine davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde alınan rapora göre, davacı şirketin incelenen ... yılı ticari defter ve kayıtlarına göre takip ve davaya konu ... adet faturanın davacıya ait ticari defterlerde aynen kayıtlı olduğu ve davalı ödemeleri düşüldükten sonra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan takibe konu tutar olan ... TL alacağının bulunduğunun kayıtlı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2021 NUMARASI : 2018/83 E. 2021/165 K. DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil - Tazminat KARAR : Isparta 1....
Davacının dayandığı gayrimenkul satış sözleşmesi, şahsi hak doğuran bir sözleşme olmakla birlikte, tapuya şerh verilmesi halinde kuvvetlendirlmiş şahsi hak niteliğini kazanmakta ve üçüncü kişilere de ileri sürülme hakkını sahibine vermektedir. Davacının gayrimenkul satış sözleşmesini tapuya şerh tarihi 30.04.2001 tarihi olup, davalı idarenin haciz tarihi ise bundan sonra 04.07.2005 tarihinde konulmuştur. Davalı idare haciz şerhi konulurken bu hakkın varlığından haberdardır....
Kadastro Mahkemesinde görülüp kesinleşen dava sonucunda, taşınmaz su altında kaldığından bahisle tespit dışı bırakılmış ve taşınmazın su altında kalmadan önce kime ait olduğuna dair bir tespit hükmüne yer verilmemiştir. Dava, mülkiyetin tespiti ve bilahare su altında kalan taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkin olması sebebiyle öncelikle dava konusu taşınmazın malikinin kim olduğunun açıkça tespit edilmesi ve bu husustaki kararın kesinleşmesinden sonra tazminat davasının görülmesi gerektiğinden, öncelikle su altında kalan taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğunun belirlenmesi için, açılan mülkiyetin tespiti davasının bu davadan ayrılıp, ayrı bir esasa kayıt edilerek, buna ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra tazminat davasının incelenerek karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, bu iki talebin aynı davada görülerek, yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Dahili davalı ... Köyü Muhtarlığı ve birleşen davanın taraflarının karar başlığında gösterilmemesi, Doğru görülmemiştir....
Tüm dosya kapsamı ile davacının ikinci el olarak davalıdan satın aldığı söz konusu iş makinesine ilişkin fatura, davalının beyanı, davacı ticari defter ve kayıtları, davacının söz konusu iş makinesini demirbaş listesine kaydettiği yönündeki bilgi ve belgeler nazara alındığında, söz konusu iş makinesinin davalı tarafından davacıya satıldığı, teslim edildiği ve mülkiyetinin davacıya ait olduğu anlaşılmakla talebi doğrultusunda iş makinesinin davacıya ait olduğunun tespiti yönünde, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Taraflar arasında finansal kiralama sözleşmesi imzalandığı, sözleşme gereğince sözleşme kapsamındaki malın davalıya teslim edildiği, kira vb. borcunun ödememesi üzerine sözleşmenin feshedilerek davalıya ihtar gönderildiği, ihtarın davalı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, malın davacıya teslim edilmediği hususları sabittir. Mahkememizden verilen 04/11/2020 tarihli ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi kabul edilerek sözleşme hükmü gereği teminatsız olarak finansal kiralama sözleşmesine konu malın yed'iemin sıfatıyla ihtiyati tedbir isteyen davacıya teslimine karar verilmiştir. 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununun düzenlemesine göre; Kiracı, sözleşme süresince finansal kiralama konusu malın zilyedi olup, sözleşmenin amacına uygun olarak her türlü faydayı elde etme hakkına sahiptir (madde 24/1)....