WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-davalı vekili boşanma yönünden istinaf talepleri bulunmadığını belirterek, kusur belirlemesi, asıl davanın reddi, davalı-davacı yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile nafakalar ve miktarları, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesi ile; maddi ve manevi tazminat ile tedbir-yoksulluk nafakası miktarları yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine ( TMK 166/1- 2 ) dayalı boşanma ve ferilerine, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması ( TMK 166/1- 2 ) ve haysiyetsiz hayat sürme ( TMK 163 ) hukuksal sebeplerine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir....

hükmedilmesinin ve sürekli ve düzenli gelirinin olması nedeniyle tedbir nafakasına ihtiyacı bulunmayan ve boşanmakla yoksulluğa da düşmeyeceği anlaşılan kadının nafaka taleplerinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının (Yargıtay 2....

Maddesinde düzenlenen Zina ve TMK’nın 163. Maddesinde düzenlenen haysiyetsiz hayat sürme yönünden açmış olduğu davaların ayrı ayrı REDDİNE, asıl dava ve karşı davada tarafların açtığı boşanma davalarının karşılıklı olarak kabulü ile; da davacı karşı davalı irfan Ediş'in TMK 166/1 maddesi gereği açtığı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuklar Beritan, Ömer, Ersin'in velayetinin davacı karşı davalı babaya verilmesine, müşterek çocuklar ile anne arasında şahsi ilişki tesisine, davalı karşı davacı kadının tedbir, yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulüne, taraflar eşit kusurlu kabul edilmekle davlı karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat, davacı karşı davalı erkek tarafın manevi tazminat isteminin reddine, davalı karşı davacı kadınının ziynet alacağı talebinin reddine'' dair karar vermiştir....

suç işlemesi ve haysiyetsiz hayat sürmesi, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocuğun geçici ve kesin velayetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 1500TL tedbi - iştirak nafakasına, 50.000 TL maddi - 50.000 TL manevi tazminata, koruma kararı verilmesini talep etmiştir....

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Dairemiz kararının düzeltilmesi istemli mezkur yazısında bozma kararının silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçuna yönelik olduğunun anlaşıldığı belirtilmiş ise de, bozma kararı tehdit suçlarına ilişkin olduğu sabittir. Bununla birlikte, tehdit suçlarına ilişkin bozma kararında “Müştekilerin hayat dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştirileceğinden bahisle tehdit ettiği iddia ve kabul olunan sanığın, söz konusu suçu silahlı terör örgütü adına gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği yeterli gerekçe ile tartışılıp değerlendirilmeden, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi” yazılmak suretiyle kararda maddi hatadan kaynaklı olarak karışıklık oluştuğu anlaşılmıştır....

    Türk Medeni Kanunun 176/3 maddesine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Somut olayda yoksulluk nafakasının kendiliğinden kalkmasını gerektirir bir durum gerçekleşmemiştir. Davacı erkek, kadının yoksulluğunun ortadan kalktığını, haysiyetsiz hayat sürdüğünü, ekonomik durumunun nafaka ödeyemeyecek düzeyde gerilediğini ispatlayamamıştır. Erkeği boşanma aşamasında aile şirketinde çalıştığı ve asgari ücretin üzerinde gelir sahibi olduğu kabul edilmiştir. Eldeki davada da Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünün 08.06.2021 tarihli yazılarından davacının BAL OBASI ORGANİK GIDA TARIM HAYVANCILIK HEDİYELİK EŞYA OTOMOTİV, SANAYİ ve TİCARET LDT.ŞTİ.'nin yetkili müdürü olduğu anlaşılmaktadır....

    TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Mahkemece; dava dilekçesinde davacı tarafından, davalının haysiyetsiz hayat sürdüğüne dair iddiası ile taraflar arasında 26/12/2015 tarihinde yaşanıp kolluğa intikal ettiği iddia edilen olay araştırılıp, davalının cevap dilekçesinde dayandığı deliller toplanıp, davalının tanıkları da dinlenildikten sonra, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan deliller incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma karşı dava zina olmadığı takdirde haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, inceleme HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde , davacı ile davalının Bozdoğan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/63 esas 2011/30 karar sayılı kararı ile 28/09/2014 tarihinde boşandıklarını, müvekkilinin 2009 yılı Şubat ayından beri nafaka ödediğini, davalının nafaka aldığı süre boyunca başka bir erkekle beraber yaşadığını ve bu birliktelikten, 01/08/2015 tarihinde bir çocuklarının olduğunu davalının haysiyetsiz bir hayat yaşadığını, kaldı ki davalının babasının vefatından sonra 370 TL emekli maaşı ve toplam on üç adet taşınmazın kaldığını beyanla ,davalının haysiyetsiz hayat yaşaması ve yoksulluğun ortadan kalkması nedeniyle yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, evlilik dışı dünyaya gelen çocuğun doğumundan geriye dönük olarak 9 ay 10 gün öncesinden 2014 yılı Ekim ayından itibaren haksız yere ödenen nafaka bedellerinin faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir ....

        DAVA Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle ; erkeğin evlilik boyunca müvekkilini aldattığını, müvekkilinin ekonomik ve psikolojik şiddet gördüğünü ve küçük düşürülüldüğünü, haysiyetsiz yaşam sürme şekli ve başka kadınlarla yaşadığı evlilik dışı ilişkileri nedeniyle müvekkili boşanma davası açmak zorunda kaldığını, küçük düşürücü ve kaba davranışlarda bulunmayı ise alışkanlık haline getirdiğini, ayrıca geceleri çok geç saatlerde eve gelmeye başladığını, müvekkile ve ailesine hiçbir ilgi göstermediğini, sürekli cep telefonu ve bilgisayarında vakit geçirmeyi tercih ederek ailesinden uzaklaşığını, müvekkilinin erkeğin bir başka bir kadınla sanal alemde bir ilişki yaşadığını öğrendiğini, 25.03.2015 tarihinde erkeğin müvekkilini arayarak büyük bir hata yaptığını, acil yardıma ihtiyacı olduğunu söylediğini ve müvekkilinin acilen eve gitmesini istediğini, müvekkilinin büyük bir endişe içerisinde eve vardığında, davalının Linked-in adlı profesyonel iş bağlantısı sağlayan...

          UYAP Entegrasyonu