in atılı suçtan beraatine, sanık ... hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair Erciş Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 19.02.2010 gün ve 2004/17 Esas, 2010/51 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar Kenan, Süleyman ve Kutbettin müdafileri ile katılan vekili tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi; Sanıklar Kutbettin ve Süleyman hakkında aralarında evlenme akdi olmaksızın evlenmenin dini merasimini yapma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar CMK.nın 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil kararlardan olup temyizinin mümkün olmaması ve itiraz merciince bu hususta bir karar verilmesi, mağdurenin evlenme akdi olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yapma suçundan açılan kamu davasına katılma hakkı bulunmadığından katılan vekilinin bu suçlardan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin CMUK.nın 317. maddesi...
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacının istinaf talebinin REDDİNE, 2- Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir KAYDINA, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Dairemize verilecek bir dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"Resmî evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma suçundan sanıklar ... ve ... ile sanık ...'in resmî evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yapma suçundan yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetlerine dair ......
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulü ile davacı ... için 274.305,00 TL, Aydanur için 3.431,00 TL. ve Yağmur için 12.264,00 TL. olmak üzere toplam 290.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının 20.10.2015 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; bu karara, davalı vekili İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, yaralama, evlenme olmaksızın dinsel tören yaptırma HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Sanık hakkında yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu, Anlaşıldığından, sanık ...'nın, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, 2-Sanık hakkında tehdit suçuna ilişkin beraat kararının gerekçesine yönelik olmayan temyiz isteğinde hukuki yarar bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'...
Maddesinde öngörülen nüfus kaydının düzeltilmesi niteliğinde bulunduğu uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanında kaldığı gerekçesiyle mahkemenin görevsizliği yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK.282/2 maddesinde "çocuk ile baba arasında soy bağının ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmü ile kurulacağı" aynı yasanın 294 maddesinde de "ana ve babanın yasal mirasçıları ve Cumhuriyet Savcısının sonradan evlenme yoluyla soy bağının kurulmasına itiraz edebilecekleri ve itiraz edenin kocanın baba olmadığını ispatla yükümlü bulunduğu" öngörülmüştür. Somut uyuşmazlıkta; davalılar ... ile Kırgızistan uyruklu Kazhan Kurt'un evlenmeleri sırasında davalı ...'nin, eşi Kazhan'ın ilk evliliğinden doğma kızı küçük...'i kendi çocuğu olarak nüfus müdürlüğüne beyan etmek suretiyle kendi hanesinde nüfusa tescilini sağladığı anlaşılmaktadır....
Birbiriyle evlenecek erkek ve kadının evlenme akdi için bu kanuna göre yetkilendirilmiş evlendirme memuruna yaptıkları başvurular üzerine Medeni Kanunda öngörülen esaslara göre gerekli işleme başlanır. Ancak evlendirme kararı ilan edilmez. Evlenme akdinin yapılacağı güne kadar evlenmeye itiraz edilebilir. Evlenme akdi bu işe tahsis edilmiş resmi salonlarda yapılır. Ancak tarafların isteği ve görevlinin de uygun bulacağı yerlerde de evlenme yapılabilir. Evlenme ile ilgili işlem ve diğer hususlara ait esas ve usuller yönetmelikle düzenlenir. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile il ve ilçe nüfus müdürlükleri evlendirme memur ve dairelerini denetlemeye yetkilidir.” biçiminde düzenlenmiş olup bu hüküm ile de mülga ve yürürlükteki Medeni Kanunlar gibi köy muhtarlarına evlendirme görev ve yetkisi verilmiş, evlenme ile ilgili işlemler ve bu konudaki diğer hususlara ait esas ve usullerin yönetmelikle düzenleneceği açıkça belirtilmiştir....
Somut uyuşmazlıkta dava, bu hali ile mahkemenin nitelediği üzere TMK'nin 286 ve devamı maddelerinde düzenlenen çocuk tarafından anne ile koca aleyhine açılan soybağının reddi davası olmayıp, 292. madde kapsamında evlilik dışı doğan çocuğun, ana ve babasının birbiriyle evlenmesi sonucu soybağı kurulduğundan iş bu soybağının kaldırılması da 294. madde kapsamında düzenlenen sonradan evlenme yoluyla kurulan soybağının düzeltilmesine itiraz niteliğinde olduğu, davanın bu şekilde vasıflandırılması yerine, soybağının reddi olarak nitelendirilip hak düşürücü süre geçtiğinden davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de; sonradan evlenme ile kurulan soybağına itiraz davası yönünden de TMK'nin 300/3.madde kapsamında hak düşürücü süre geçtiği anlaşıldığından; bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden ve hükmün redde ilişkin bölümü sonucu itibari ile doğru görüldüğünden, 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca hükmün gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek İlk Derece Mahkemesi...
Davalı-karşılık davacı, davacı (eşi) ile 8.10.1999 tarihinde evlenmişlerdir. Çocuk Yıldıray 7.5.1998 doğumlu olup, ana ve babasının evlenmesiyle 8.10.1999 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. Evlilik dışında doğan çocuk, ana ve babasının evlenmesiyle kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tabi olur. (TMK. md. 292) Buna göre, davalı-karşılık davacı ile çocuk Yıldıray arasındaki soybağı , sonradan evlenme yoluyla kurulmuştur. Davalı-karşılık davacı tarafından açılan dava, sonradan evlenme yoluyla kurulan soybağına itiraz niteliğindedir. ( TMK. md. 294) Bu davayı ana ve babanın yasal mirasçıları, çocuk ve Cumhuriyet Savcısı açabilir....
Aile Mahkemesinin 2012/83 Esas 2012/1020 Karar 14.05.2014 kesinleşme tarihli ilamı ile mirasbırakan ... ile davalı sağ kalan eş ... (...)’ın evliliklerinin mutlak butlan nedeni ile iptaline karar verilmiş ise de Türk Medeni Kanununun 159. maddesi gereğince sağ kalan eşin evlenme akdi sırasında iyiniyetli olup olmadığına ilişkin bir tespit yapılmamıştır. Davacı, noterin düzenlediği mirasçılık belgesine itiraz etmiş ve yeni mirasçılık belgesi düzenlenmesini istemiştir. Davacının her iki talebi açısından da 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 71/C maddesi ve Türk Medeni Kanunu’nun 598. maddesi gereğince sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Mahkemenin görevi kapsamında, mirasçıları ve miras paylarını düzenleyebilmesi için sağ kalan eşin mirasçılığını tespit etmesi dolayısıyla sağ kalan eşin evlenme sırasında iyiniyetli olup olmadığı hususunu çözüme kavuşturması gerekmektedir....