WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının tapuda soyadı düzeltilmesi talebinin kabulüne, ancak tapuda doğum tarihi hanesi bulunmadığından bu konudaki talep hakkında bir karar ittihazına yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2-Ancak Tapu Sicil Tüzüğünün "Mülkiyet hakkının tescili" üst başlıklı 25. maddesinde malike ait hangi bilgilerin tapu kütüğüne yazılacağı bir bir sayılmış olup, bunların arasında malike ait doğum tarihi yer almamıştır. Bu nedenle kütüğe geçirilmesi zorunlu olanların dışında başka bir kimlik bilgisinin somut olayda doğum tarihinin kütüğe işlenmediğine göre kütükte olmayan bir bilgi hakkında somut olayda doğum tarihinin düzeltilmesi dava yolu ile istenemez....

    Somut olaya gelince, tapu kaydındaki paydaşlar ile nüfus aile kayıt tablolarının örtüşmesi ve yapılan araştırmaların sonucuna göre tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi doğru ise de 4 ve 6 sayılı parsellerde paylı malik olan “...”nın kimlik bilgilerinin soyadı ve baba adı eklenmek suretiyle düzeltilmesi gerekirken “...” denilmek suretiyle eşinin adının düzeltilmesine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında düzeltim istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davarnın kabulüne dair verilen 16.09.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan baba adı,soyadı ve doğum tarihinin düzeltilmesi istemlerine ilişkindir....

        Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tapu kaydında isim ve soyadı düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, 6100 sayılı HMK.nun 382/2-ç,1 ve 383. maddeleri gereğince uyuşmazlığa Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağından bahisle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın HMK.'nun yürürlüğünden önce açıldığı, bu nedenle davanın Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülme ihtimalinin bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ile soyadı, baba adındaki yanlışlıkların düzeltilmesi istenebilir. 6100 Sayılı HMK.'...

          Bu durumda mahkemece, 2215 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ... kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteminin reddine karar vermek gerekirken dava konusu payın sahibinin... T.C. kimlik numaralı... ve... kızı, 1853 doğumlu ...olduğunun tespitine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. 2- 2429 ada 4 ve 2430 ada 4 parsel sayılı taşınmazlara gelince; davacılar, 1/24 pay sahibi "... kızı ..."in kendi murisleri... ve... kızı ...olarak T.C. kimlik numarası eklenmek suretiyle düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Kayıt maliki... kızı ...19.12.1931 yılında vefat etmiştir. Kimlik bilgileri ancak nüfus kaydına göre düzeltilebileceğinden o kişinin öncelikle soyadı almış olması gerekir. Dosya içerisindeki belge ve bilgilere göre davacıların murisinin soyadı almadan vefat ettiği sabittir....

            Şöyle ki; Tapu Sicil Tüzüğünün 87. maddesinde kadastro çalışmaları sırasında meydana gelen yazım hatalarıyla ad, soyadı ve baba adındaki yanlışlık veya eksikliklerin ilgilisinin başvurusu üzerine dayanak kayıt ve belgeler incelenerek, talebin gerçek hak sahibinden geldiğine kanaat getirilmesi şartıyla düzeltilebileceği belirtilmektedir. Buradaki düzeltme işlemi, tapu memurlarının insiyatifine bırakılabilecek sadece yazım hatalarıyla ilgili konulara ilişkin olup mülkiyet ihtilafının hallinin, dolayısıyla yargılamanın gerekmediği hallere ilişkindir. Muris nüfusa kayıtlı ise ve sağlığında soyadı almış ise zaten murisin tapu kaydındaki kimlik bilgileri nüfus kaydına göre düzeltilmektedir. Ancak murisin nüfus kaydı yoksa veya muris soyadı almadan ölmüş ise veya Türk soylu yabancı ülke vatandaşı ise ne yapılacaktır?...

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı Nüfus Müdürlüğü Temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; dosyada soyadı değisikliği ile yaş değişikliği talebinin olduğunu, kararda ıse kismen kabul edilerek sadece soyadı değişikliği olduğunu, yaş tashihinin red olduğunu, nüfusta 1959 olarak kaydedildiğini oysa doğrusunun 1694 olduğunu, yanlışın nufus müdürlügünün hatasından kaynaklandığını, bu karara itiraz ve istinaf ettiğini, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli)|Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) istemine ilişkindir....

              Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi hükmüne göre çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır....

                Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğündeki hatalı kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine dair davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir. TMK'nın 27. maddesine göre adın ve soyadının değiştirilmesi haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde 20.06.1988 olan doğum tarihinin 25.04.1988 ve "..." olan soyadının da yeni bir soyadı ile değiştirilmesini istemiş, mahkemece doğum tarihinin düzeltilmesi yönünden davanın kabulüne, soyadı değişikliği isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                  UYAP Entegrasyonu