WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi ananın velisi bulunduğu küçük ...'nın soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 25.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, tapuda soyadı düzeltilmesi istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 14. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 09.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Belirtilmelidir ki; 2525 sayılı Soyadı Kanununa dayalı olarak Bakanlar Kurulunun 24.12.1934 Tarihli ve 2/1759 Numaralı Kararı ile düzenlenen 27.12.1934 tarih ve 2891sayılı Resmi Gazetede Yayımlanarak 02.01.1935 tarihinde yürürlüğe giren ve halen yürürlükte bulunan Soyadı Nizamnamesinin, "Soyadı" başlığı altında düzenlenen bölümün 6. Maddesinde "Soyadı ya yalnız olarak veyahut (oğlu) ile birlikte kullanılır." hükmünü içermektedir. O halde, 2525 sayılı Soyadı Kanununa bağlı olarak düzenlenen Soyadı Nizamnamesinin 6. maddesinde "Soyadı ya yalnız olarak veyahut (oğlu) ile birlikte kullanılır" hükmü yer aldığı halde, davacının nüfus kaydında soy ismi "TINMAZ" olarak kayıtlı olup, soyadı tek kelimeden oluşacağından Soyadı Nizamnamesinin 6. maddesinde hükmüne rağmen davacının soyadının iki kelimeden oluşacak şekilde "TINMAZ ÖZDEMİR" olarak değiştirilmesine karar verilmesi hukuka uygun görülmemiştir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların soyadı nüfusta "... ..." olarak kayıtlı ise de, soyadlarının iki sözcükten oluşmasından dolayı ve ayrıca aile çevresinde çeşitli sorunlarla karşılaşması nedeni ile soyadlarının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece, İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.05.2005 tarih 2005/170 sayılı kararı ile davacıların soyadlarının değiştirildiği, ikinci kez soyadı değişikliği yapılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, davacı ...'ın soyadı "..." iken İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.05.2005 gün 2005/170 sayılı kararı ile "... ..." olarak değiştirildiği, davacı ...'ün ise ... ile evlilik nedeni ile bu soyadı taşıdığı anlaşılmaktadır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/603 ESAS 2020/384 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Aliağa 2....

        Sonuç olarak; Soyadı Kanununun yürürlüğe girmesinden önce ölmüş olup soy ismi almayan veya herhangi bir nedenle nüfus kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de; bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilebileceği nazara alındığında, “tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi” şeklinde bir hüküm kurulması gerekir. Bu şekilde bir tespit hükmü kurulması usul ekonomisine de uygun düşecektir.Davaya konu olayda mahkemece davacının talebi doğrultusunda bir tespit hükmü kurulması gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirken onanması isabetli değildir....

          Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, geçici koruma kimlik belgesindeki ad ve soyadı kaydının tashihi istemine ilişkindir. Nüfus kütükleri resmi sicillerdir. Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar T3 dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

          Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dilekçesinde Bulgaristan'dan geldiğini, eşinden boşandığını, soyadı hanesinin boş kalması nedeniyle idari yoldan soyadı verildiğini belirtip gerçek soyadına göre kayıtların düzeltilmesini talep etmiştir. Dava, nüfus kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 35 ve devamı maddeleri uyarınca nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin olan ve T.M.Y. 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasına ilişkin olmayan davanın genel hükümlerine göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/10/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            nun tapu kaydında soyadı “ çatal, atıl” olduğu ve baba ismi “...“ iken"...” olarak kaydedildiğinden, soyadı yazılı olmayan taşınmazlar bakımından soyadının eklenmesi ve soyadının “...” olarak, baba isminin "...” olarak düzeltilmesi talep edilmiştir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ile soyadı, baba adındaki yanlışlıkların düzeltilmesi istenebilir....

              olarak düzeltilmiştir. ... , soyadı yasası yürürlüğe girmeden 1914 yılında ölmüş olup "Mülkiyet Hakkının Tescili" başlıklı Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler arasında babanın soyadı yer almamıştır. Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeksizin kayıt malikinin babasının soyadının da kayda işlenmesine karar verilmiş olması yanlış ise de yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK.nun 438/VII. maddesi gereğince hükmün düzeltilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, (2). bent gereği hüküm fıkrasının 3 nolu bendindeki "... ..." ismindeki "İçinsel" soyadının çıkarılmasına, kararın DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu biçiminin ONANMASINA, 02.06.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu