Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında düzeltim istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davarnın kabulüne dair verilen 16.09.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan baba adı,soyadı ve doğum tarihinin düzeltilmesi istemlerine ilişkindir....

    Bu durumda mahkemece, 2215 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ... kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteminin reddine karar vermek gerekirken dava konusu payın sahibinin... T.C. kimlik numaralı... ve... kızı, 1853 doğumlu ...olduğunun tespitine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. 2- 2429 ada 4 ve 2430 ada 4 parsel sayılı taşınmazlara gelince; davacılar, 1/24 pay sahibi "... kızı ..."in kendi murisleri... ve... kızı ...olarak T.C. kimlik numarası eklenmek suretiyle düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Kayıt maliki... kızı ...19.12.1931 yılında vefat etmiştir. Kimlik bilgileri ancak nüfus kaydına göre düzeltilebileceğinden o kişinin öncelikle soyadı almış olması gerekir. Dosya içerisindeki belge ve bilgilere göre davacıların murisinin soyadı almadan vefat ettiği sabittir....

      Şöyle ki; Tapu Sicil Tüzüğünün 87. maddesinde kadastro çalışmaları sırasında meydana gelen yazım hatalarıyla ad, soyadı ve baba adındaki yanlışlık veya eksikliklerin ilgilisinin başvurusu üzerine dayanak kayıt ve belgeler incelenerek, talebin gerçek hak sahibinden geldiğine kanaat getirilmesi şartıyla düzeltilebileceği belirtilmektedir. Buradaki düzeltme işlemi, tapu memurlarının insiyatifine bırakılabilecek sadece yazım hatalarıyla ilgili konulara ilişkin olup mülkiyet ihtilafının hallinin, dolayısıyla yargılamanın gerekmediği hallere ilişkindir. Muris nüfusa kayıtlı ise ve sağlığında soyadı almış ise zaten murisin tapu kaydındaki kimlik bilgileri nüfus kaydına göre düzeltilmektedir. Ancak murisin nüfus kaydı yoksa veya muris soyadı almadan ölmüş ise veya Türk soylu yabancı ülke vatandaşı ise ne yapılacaktır?...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı Nüfus Müdürlüğü Temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; dosyada soyadı değisikliği ile yaş değişikliği talebinin olduğunu, kararda ıse kismen kabul edilerek sadece soyadı değişikliği olduğunu, yaş tashihinin red olduğunu, nüfusta 1959 olarak kaydedildiğini oysa doğrusunun 1694 olduğunu, yanlışın nufus müdürlügünün hatasından kaynaklandığını, bu karara itiraz ve istinaf ettiğini, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli)|Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : AD VE SOYADI DÜZELTİLMESİ İSTEMLİ YRG.GELİŞ TARİHİ:04.06.2012 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, tapuda soyadı düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,21.6.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi hükmüne göre çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde 20.06.1988 olan doğum tarihinin 25.04.1988 ve "..." olan soyadının da yeni bir soyadı ile değiştirilmesini istemiş, mahkemece doğum tarihinin düzeltilmesi yönünden davanın kabulüne, soyadı değişikliği isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde soyadın düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davacı ... boşandığı eşinin "..." soyadını mahkemenin izni ile kullandığını, bu durumda kendisinin boşanmamış gibi algılandığını ileri sürerek "..." soyadının kızlık soyadı olan "Nalçacı" olarak düzeltilmesini istemiştir. Davacının yukarıda özetlenen istemi gözönünde tutulduğunda davanın soyadı değişikliği olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre davaya 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesi hükmünce bakılarak, toplanacak kanıtlarla oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken yerinde görülmeyen gerekçe ile görevsizlik kararı verilmiş olması doğru görülmemiştir....

                Ancak; Soyadı değiştirilmesi istemi hakkında asliye hukuk mahkemesinin görevli olması ve mahkemeler arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığına ilişkin kararın temyiz edilmesi nedeniyle henüz kesinleşmeyen dosyanın merci tayini amacıyla Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının üç nolu bendinin tamamen metinden çıkartılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 26.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğündeki hatalı kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine dair davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir. TMK'nın 27. maddesine göre adın ve soyadının değiştirilmesi haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir....

                  UYAP Entegrasyonu