DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan davanın hem soy bağının reddi hem de babalığın hükmen tespiti istemlerini kapsadığı, babalık davası açma hakkının HMK 301/1 maddesi gereğince ana veya çocuğa tanınmış hak olup baba olduğunu iddia eden kişinin ancak TMK 291.maddesinde sayılan hallerde soy bağının reddi davası açabileceği, İlk Derece Mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, biyolojik baba olduğunu iddia eden davacının TMK 291 maddesi gereğince dava açma hakkının olmadığı, hem soyu bağının reddi hem de babalığın hükmen tespiti yönüyle açılan her iki dava yönünden de biyolojik baba olduğunu iddia eden davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, işbu hususun Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 2018/9295 Esas 2019/6121 Karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Asıl dava babalığın hükmen tespitine, birleşen dava ise soy bağının reddine ilişkidir Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; birleşen soy bağının reddi davası dava yönünden, davaya konu çocuğun, davalı Süleyman'ın çocuğu olmadığı 30/04/2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporu doğrultusunda sabittir. Birleşen davanın tarafları soy bağının reddi yönünde verilen karara karşı yasa yoluna başvurmamış olup esasen birleşen soy bağının reddi davası yönünden karar kesinleşmiştir. Kaldı ki, soy bağının reddi davasının tarafı olmayan davalı Adnan'ın tarafı olmadığı karara ilişkin istinaf başvurusu yersizdir. Babalık davası yönünden ise 30/04/2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporu doğrultusunda davalı Adnan'ın davaya konu küçüğün babası olduğu ispatlanmış olup, çocuğun kayyımına, babalığın tespiti davasında çocuğu temsil etmek üzere Gaziantep 3. Sulh Hukuk Mahkemesi 2016/101 Esas 2016/621 Karar sayılı ilamı ile yetki verilmiş olup verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
Asıl dava babalığın hükmen tespitine, birleşen dava ise soy bağının reddine ilişkidir Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; birleşen soy bağının reddi davası dava yönünden, davaya konu çocuğun, davalı Süleyman'ın çocuğu olmadığı 30/04/2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporu doğrultusunda sabittir. Birleşen davanın tarafları soy bağının reddi yönünde verilen karara karşı yasa yoluna başvurmamış olup esasen birleşen soy bağının reddi davası yönünden karar kesinleşmiştir. Kaldı ki, soy bağının reddi davasının tarafı olmayan davalı Adnan'ın tarafı olmadığı karara ilişkin istinaf başvurusu yersizdir. Babalık davası yönünden ise 30/04/2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporu doğrultusunda davalı Adnan'ın davaya konu küçüğün babası olduğu ispatlanmış olup, çocuğun kayyımına, babalığın tespiti davasında çocuğu temsil etmek üzere Gaziantep 3. Sulh Hukuk Mahkemesi 2016/101 Esas 2016/621 Karar sayılı ilamı ile yetki verilmiş olup verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
ilişkisi olmamalı ya da kurulmuş olan soy bağı ilişkisinin "soy bağının reddi davası" ile sonlandırılması gerekmekte olduğunu, bu şartları sağlamayan "soy bağının tespiti" davasının reddedilmesi gerektiğinin doktrin ve Yargıtay içtihatlarında tartışmasız olarak kabul edildiğini, zamanaşımı süresinin dolduğunu, beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili, davanın "soy bağının reddi" talebini de içerdiğini, bu dava için müstakil soy bağının reddi davası açmaya gerek olmadığını, babalık davası sübut bulduğu taktirde, bunun hukuki sonucu olarak soy bağının da hukuki olarak kendiliğinden çözülmüş olacağını, sonuç olarak bir kişinin iki biyolojik babası olmayacağına göre davacının nüfustan kaydının kendiliğinden düşmüş olacağını, Mahkemece soy bağına itiraz davası adı altında tefrik yapılarak ikinci bir davanın vücuda getirilmesinin hukuken doğru olmadığını, tefrik edilen davanın birleştirilmesi talebinin reddinin yanlış olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
Bu karine uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğan çocuk ile o evlilikte koca arasında soy bağı kurulacaktır. Babalık karinesinin çürütülmesi soy bağının reddi ile mümkündür (TMK m. 286). Bu ise soy bağının reddi davası ile sağlanabilir (TMK m. 286). Bunun dışında çocuk ile baba arasında kurulan soy bağının ortadan kaldırılması imkanı bulunmamaktadır. Bir diğer deyişle Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacak kayıt düzeltme davası ile baba adının düzeltilerek soy bağının reddi imkanı bulunmamaktadır. Ancak burada dikkate edilmesi gereken husus şudur; soy bağının reddi davası, ancak babalık karinesinin kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soy bağının ortadan kaldırılmasını sağlayan bir davadır....
çocuğun biyolojik babası olmadığının tespiti ile soy bağının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
çocuğun biyolojik babası olmadığının tespiti ile soy bağının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı davanın soy bağının reddi değil, babalık davası olarak belirlenmesine ve soy bağının reddi açılması için süre verilip bekletici mesele yapılmasına rağmen zaman aşımı nedeniyle davanın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu, her ne kadar yerel mahkemece, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; davanın konusunun, babalığın hükmen tescili davası olması ve davanın niteliği dikkate alındığında, TMK 303.maddesi gereğince zaman aşımının söz konusu olmadığı, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının tümden kaldırılmasına, davacı tarafça soy bağının reddi davası olarak açılıp Kocaeli 1.Aile Mahkemesinin 2019/573 E. sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı sonucu Kocaeli 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/110 E. sayılı dosyasında devam eden nüfus kayıt...
Bu karine uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğan çocuk ile o evlilikte koca arasında soy bağı kurulacaktır. Babalık karinesinin çürütülmesi soy bağının reddi ile mümkündür (TMK m. 286). Bu ise soy bağının reddi davası ile sağlanabilir (TMK m. 286). Bunun dışında çocuk ile baba arasında kurulan soy bağının ortadan kaldırılması imkanı bulunmamaktadır. Bir diğer deyişle Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacak kayıt düzeltme davası ile baba adının düzeltilerek soy bağının reddi imkanı bulunmamaktadır. Ancak burada dikkate edilmesi gereken husus şudur; soy bağının reddi davası, ancak babalık karinesinin kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soy bağının ortadan kaldırılmasını sağlayan bir davadır....