Hukuk Dairesinin 2017/7996 Esas 2018/18504 Karar) Açılan soy bağının reddi davasında davacı babanın çocuk ile aralarında soy bağının bulunmadığına dair 07/06/2021 tarihli ATK raporuna ve tüm dosya kapsamında göre davanın kabulüne dair karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; işbu dava, babalık değil soybağının reddine ilişkin olduğundan davanın Hazineye ihbar edilmesine gerek bulunmamaktadır. Her ne kadar mahkemece 17/12/2019 tarihli tensip tutanağının 14 nolu bendi uyarınca dava Hazineye ihbar edilmiş ise de; Hazineye ihbar keyfiyeti sadece babalık davası için öngörülmüştür. Yasal olarak gerekmediği halde soybağının reddine ilişkin davanın Hazineye ihbar edilmesi ona taraf sıfatı vermeyeceğinden, bu durumun sonuca etkili olmadığından ve karar başlığında "davalı" olarak gösterilmediğinden haliyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulmayacağı öngörülmüş olup, bu husus eleştiri konusu yapılmıştır. "Dava, koca tarafından açılan soybağının reddi isteğine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.09.2022 tarih 2022/326 Esas 2022/396 Karar sayılı karar ile; Nüfus kayıtlarının tetkikinde davalılar T3 T5 ve T4 doğum tarihleri itibariyle T8 ve davacının anneannesi Ümmügülsüm Aktaş'ın evli oldukları anlaşılmaktadır. Anne ile soy bağı doğum yoluyla kurulmuş, aynı doğrultuda ve olması gerekli gibi baba ile soy bağı kurulması ana ile evlilik yoluyla sağlanmıştır. Davacının iddiası doğrultusunda anne yönünden herhangi bir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmaktadır, baba yönünden ilgili kayıtların düzeltilmesi hususu bir soy bağının reddi davası niteliği kazanacağı, Soybağına dair hükümler 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 282. Maddesi ve devamında düzenlendiğinden buna dair davalar da 4787 Sayılı Aile Mahkemeleri’nin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. Maddesi uyarınca görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu, dosyanın görevli ve yetkili Adana Nöbetçi Aile Mahkemesine gönderilmesine dair karar verildiği görülmüştür. Adana 9....
Anayasa Mahkemesi'nin 25.06.2009 tarih, 2008/30 E. ve 2009/96 K. sayılı kararında belirtildiği üzere, kişinin genetik-biyolojik kökeni kendisine ait olmayan çocuğu reddetme hakkı en temel haklarından birisidir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 286. maddesinde, kocanın, çocuk ve anne aleyhine açacağı soybağının reddi davası ile babalık karinesini çürütebileceği; 289. maddesinde ise kocanın soybağının reddi davasını doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıllık süre içinde açması gerektiği, gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa bir yıllık sürenin bu sebebin ortadan kalkmasından sonra başlayacağı hükme bağlanmıştır. Soy bağının reddi davasında, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı hususunda ve davanın temellendirilmesinde belirleyici olan “öğrenmenin”, ne zaman gerçekleştiği noktasında şüphenin öğrenme açısından yeterli olup olmadığı üzerinde durulmalıdır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararından sonra Aile Mahkemesinin ilk celsede konuşmalarına fırsat vermeden davayı reddettiğini, davanın gerekçeli kararda belirtildiği gibi babalık (soybağının reddi) davası olmadığını, davanın nüfus kaydının terkini davası olduğunu, bir kayıt düzeltme davası olup mahkemece yanlış sonuçlara varıldığını, kayıt düzeltme davalarının zaman aşımı ve hak düşürücü süreye tabi olmadığını belirterek hatalı mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa cevap dilekçesiyle, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, görevli mahkemenin Aile Mahkemeleri olduğunu belirterek istinaf talebinin reddi ile kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı, nüfusta kardeşi olarak gözüken T3'ın kardeşi olmadığını iddia ederek soy bağının reddi davası açmıştır....
Ramazan Kurnaz ve Fadime Kurnaz arasındaki soy bağına ilişkin nüfus kayıtlarının tümü ile hatalı olarak resmi sicil olan nüfus siciline kaydedildiğini, bu kapsamda; nüfus kütüğünde Murat Kurnaz ile Ramazan Kurnaz ve Fadime Kurnaz arasındaki yanlış tutulan soy bağına ilişkin nüfus kaydın düzeltilmesi için dava açma zorunluluğunun doğduğu, tüm bu nedenlerle nüfus kütüğüne başından itibaren yanlış kaydedilen Murat Kurnaz ile Ramazan Kurnaz ve Fadime Kurnaz arasındaki analık- babalık kaydının kaldırılarak hatalı olan nüfus kaydının düzeltilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2022 NUMARASI : 2021/354 ESAS 2022/222 KARAR DAVA KONUSU : Babalık (Soybağının Reddi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin Konya Ereğli Aile Mahkemesinin 2018/480 esas sayılı dosyasında boşandıklarını, boşanma kararına esas olan Adli Tıp incelemesinde çocuk Melek'in müvekkilinin çocuğu olmadığının anlaşıldığını, bu nedenle müvekkilinin nüfus kaydından babalık bağının düşürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi; Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26.05.2021 NUMARASI : 2021/211 ESAS - 2021/235 KARAR DAVA KONUSU : Babalık (Soybağının Reddi) KARAR : Taraflar arasındaki davada Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Aksaray 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davalı T3, çocuklar T5 T4 ve T6 babası olmadığının tespiti ile aralarındaki soy bağının reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; çocukların kendinden olduğuna dair bir iddiasının olmadığını, davaya dahil olmak ve kan vermek de istemediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava soy bağının reddi davasıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davalı T3, çocuklar T5 T4 ve T6 babası olmadığının tespiti ile aralarındaki soy bağının reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; çocukların kendinden olduğuna dair bir iddiasının olmadığını, davaya dahil olmak ve kan vermek de istemediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava soy bağının reddi davasıdır....
verdiğini, bu nedenle küçük adına soy bağının reddi davası açılması gerektiğini, davalarının kabulü ile küçük ile davalı T2 arasında soy bağının reddi kararı verilmesini, yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....