WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda; Vakıflar Genel Müdürlüğünden şahsiyet kayıt örneklerinin celp edildiği, nüfus müdürlüğünden soy bağına dayanılan ... nin kayıtlarının araştırıldığı, akabinde dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, alınan bilirkişi raporunda davalı vakfa ait mütevelli listesinde davacıların murislerine ait herhangi bir kayıt yer almadığından soy bağının kurulamadığına dair ek rapor hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 11/02/2019 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;ilk derece mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olmadığını,mahkeme gerekçesine göre soybağının reddi davası açmak üzere kendisine süre verilmesi gerektiğini verilen süre içerisinde açılan dava ile bu davanın birleştirilmesi ile sonuca gidilmesi gerektiğini ,soybağı davalarının kamu düzenine ilişkin davalardan olup ilk derece mahkemesince re'sen araştırma ilkesi gereğince DNA testi yaptırmak ve diğer delilleri toplayarak sonuca gitmesi gerektiğinden kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; babalığın tespiti ve nesebin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

    HD 2015/1360- 3281, 2015/1591- 4537) Somut olayda; davacı kızı olarak gözüken T3 aslında abisi olan Mehmet Gelgeç'in kızı olduğunu bu nedenle abisinin Hatice'nin babası olduğunun tespitini talep etmekte olup, T3 14/03/1974 d.lu olarak, Ayşe ve Fettah kızı olarak nüfusa kayıtlı olduğu, annesi olarak görünen Ayşe ile babası olarak görünen Fettah’in evli oldukları, gerçek babanın Mehmet Gelgeç olduğuna yönelik istem ve soyadı bilinmeyen Nazlı isimli kadından doğma olduğu iddia edilmiş olup, Nazlı ve Mehmet'in Medeni Kanuna göre evli olmadıkları anlaşıldığından, anne Nazlı yönünden nüfusta tashih davası olsa bile baba açısından davanın soy bağının tespiti davası olup aile mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. Tüm bu sebeplerle; eldeki dava niteliği itibariyle 4787 sayılı Kanunun 4. maddesine ilişkin davalar Aile Mahkemelerinin görev alanına giren davalardan olduğundan, Osmaniye 1. Aile Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir....

    Aile Mahkemesi tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hem Türkiye vatandaşı hem de Suriye vatandaşı olup çocuklarının da Türk vatandaşlığına alınması amacıyla başvuru yapmak istediğini, her ne kadar Suriye makamlarından gerekli bilgi ve belgeler temin edilmiş ise de müvekkilinin Türk vatandaşlığını kazandığı dönemde kayıtlara sehven bekar olarak işlenmesi nedeniyle kayıtlarda müvekkilinin davalı çocukların babası olarak görülmediğini belirterek müvekkili T1 ile çocukları davalılar arasındaki soy bağının tespiti ile müvekkilinin davalıların babaları olduğunun tespitine karar verilmesi talebi ile Mersin Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine dava açtığı görülmüştür. Mersin 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/07/2020 tarih ve 2020/116 E, 2020/76 K, sayılı kararı ile; Açılan davanın babalığın tespitine ilişkin olup, Türk Medeni Kanunu'nun 301....

    yönünden Türk Medeni Kanununun 286.maddesi uyarınca soybağının reddi davası, davalı ... yönünden ise Türk Medeni Kanununun 301. maddesi uyarınca babalığın tespiti niteliğindedir. Soybağının reddi davalarında davanın Hazineye ihbarına gerek bulunmamaktadır. Mahkemece davanın Hazine'ye ihbar edilmesi, Hazine vekilinin de davaya müdahale dilekçesi vermiş olması onu "davanın tarafı" haline getirmez. (HMK.md.66) Bu nedenle soybağının reddi davası yönünden davada taraf sıfatı bulunmayan Hazine vekilinin hükmü temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. Babalık davası yönünden ise, Türk Medeni Kanunu'nun 301/son maddesi uyarınca davanın Hazineye ihbarı gerekir ise de ihbar tek başına Hazineye taraf sıfatını kazandırmaz. Hazine'nin ihbar üzerine davaya usulüne uygun olarak müdahale talebinde bulunması gerekir....

      Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 301. maddesi kapsamında anne tarafından açılan babalığın tespiti ile 304. maddede düzenlenen mali haklar ve çocuk için nafaka istemine ilişkindir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2- Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti davası ile birlikte babalığın fer’i niteliğinde olan Türk Medeni Kanunu'nun 304. maddesinde yazılı ananın mali haklarına ilişkin talep ve Türk Medeni Kanunu'nun 182. maddesinde yazılı çocuk için nafaka istekleri ayrıca harca tabi olmadığı gibi, kabul veya reddi de vekalet ücretini gerektirmeyeceğinden; temyiz edenin sıfatına göre hükümde, davacı anne yararına her bir istem yönünden vekalet ücreti verilmesi...

        Hasan ile Tarfa arasında evlilik bulunmadığından ve davacı evlilik dışı çocuk olduğundan Hasan hakkındaki dava ise babalığın tespiti niteliğinde olup Türk Medeni Kanunu'nun 301 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Halaf ve Hadice hakkındaki davanın ve ayrıca Tarfa hakkındaki davanın mahkemece kabul edilip Hasan hakkındaki davanın reddedilmesi halinde Hasan ile Tarfa arasında evlilik bulunmadığından davacı evlilik dışı çocuk olarak anası Tarfa'nın kızlık hanesine tescil edilmelidir. Hasan hakkındaki babalığın tespiti davasının kabul edilmesi halinde ise davacının, Hasan'ın nüfus kütüğüne tesciline karar verilmelidir. Görüldüğü üzere dava; hem nüfus kaydının düzeltilmesi, hem de babalığın tespiti taleplerini içermektedir....

          Her ne kadar Mahkemece dava tefrik edilerek mütevveffa Ramazan Kurnaz yönünden davanın soy bağının reddi davası olarak nitelendirilmiş ise de mahkeme hukuki nitelendirmede hataya düşmüştür. Gerek davacının iddiası gerekse davalı vekilinin cevap dilekçesindeki beyanı dikkate alındığında; Murat Kurnaz'ın gayri resmi olarak evlat edinildiği ve resmi evlatlık sözleşmesi olmaksızın nüfusa kaydedildiği, baştan beri tutulan nüfus kayıtlarının hatalı olduğu, bu hali ile davanın soy bağının reddi değil, baştan beri hatalı tutulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olup, tefrik kararı verilmesi hatalıdır. Yukarıda gösterilen açıklamalar dikkate alındığında; davacının istemi bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olarak oluşturulan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....

          Mahkemece, davacı ile vakfeden arasında soybağı kurulamadığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce davacı ... ile vakfeden arasında da kesinleşen bu ilam gereği soy bağının mevcut olduğu, vakfiyedeki galle fazlası şartlarını davacının taşıdığı, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekçesi ile bozulması sonrası Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı ... Genel Müdürlüğü vekilince temyiz edilmiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanma amacına yönelik galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki soy bağının düzeltilmesine ilişkin davada Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk ile Şanlıurfa 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, soybağının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Şanlıurfa 1. Aile Mahkemesi, uyuşmazlığın nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soybağına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemeleri, TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davacı, oğlu ...'ın nüfus kaydında anne ve babası olarak ... ve ......

              UYAP Entegrasyonu