Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sendika Merkez Yönetim Kurulu tarafından temsil edildiğini, -Sendika tüzel kişiliği Sendika Merkez Yönetim Kurulunca temsil edildiğinden "grev" kararının ancak Merkez Yönetim Kurulu tarafından alınabildiğini, bu durumun Sendika Ana Tüzüğün "Sendika Merkez Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri" başlıklı 23. maddesinin 3 fırkasında "Grev kararı almak, uygulamak ve kaldırmak" olarak düzenlendiğini, -Sendika şubelerinin ve sendika üyelerinin tüzel kişiliği temsil etme yetkisi bulunmadığı gibi, grev kararı alma konusunda yetkilerinin bulunmadığını, sendika şubelerinin herhangi bir tüzel kişiliğinin bulunmadığını, -Dosya kapsamında dinlenen davacı tanıklarının müvekkili sendika tüzel kişiliği tarafından herhangi bir karar alınmadığını, -İlk Derece Mahkemesinin dosya kapsamında dinlenen tanıkların anlatımlarına, davacı işveren vekili tarafından sunulduğu ve müvekkili sendikanın Facebook, sms paylaşımı olduğu ileri sürülen paylaşımlara, imzalanan protokole dayanarak müvekkili sendika aleyhine hüküm...

Maddesindeki düzenlemeye göre, Sendika Disiplin Kurulu, sendika tüzüğüne, amaç ve ilkelerine aykırı hareket ettiği ileri sürülen sendika ve sendika şubesi yöneticileri hakkında, soruşturma yaparak, uyarı, kınama ve geçici olarak işten el çektirme cezalarından birini verebileceğini, müvekkili hakkındaki iddialar asılsız olmakla birlikte, Disiplin Kurulu’nun uyarı ya da kınama yerine, ölçüsüz bir cezayı tercih etmesinin de gerekçesi bulunmadığını, müvekkilinin 1991 yılında, davalı Sendikanın işyeri temsilcisi olarak görev almış ve o tarihten bu yana, 30 yılı aşkın süredir, sendikal örgütlenme faaliyetlerini, sendikanın amaç ve çıkarları doğrultusunda yürütmüştür....

Maddesi gereğince üyeliklerinin genel kurula kadar askıya alınmasına ve sendika organlarında görevli olmaları halinde ise görevlerinden el çektirilmelerine oy çokluğu ile karar verilmiştir." denildiğini, bu kararın MYK'nın acil talebi üzerine acilen suç isnadı yapılmadan ve tüzük gereği suçlamalarla ilgili savunma alınmadan oy çokluğu ile alınarak, disiplin kurulunun hakkaniyetliği, tarafsızlığı ve meşruluğu zedelenerek alınmış bir karar olduğunu, disiplin kurulunun sendika tüzüğüne göre görevden el çektirme gibi bir yetkisinin olmadığını, kendisine atfedilen hiçbir suç isnadını kabul etmediğini, ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevk edilmelerinin kabul edilebilir bir durum olmadığını, halihazırda davalı sendika Samsun Şube Başkam olması sebebiyle, merkez disiplin kurulunun genel kurula kadar üyeliği askıya alınması ve sendika üyeliğine bağlı olarak sendikal tüm yetki ve görevlerinin askıya alınmasına ilişkin kararın iptali gerektiğini belirterek, davalı sendika merkez disiplin kurulu'nun...

Profesyonel sendika yöneticiliği kadrosunun açık olması, sendika yöneticisinin kendiliğinden o kadroya atanmış sayılacağı sonucunu doğurmaz. Sendika yöneticisinin de profesyonel sendika yöneticiliğini talep etmesi gerekir. Bir başka ifadeyle profesyonel sendika yöneticiliği, sendika yöneticisinin tercihine bağlı bir pozisyondur. 6. Yöneticinin, özellikle sendikanın sağlayacağı maddi menfaatlerle, çalışması durumunda elde edeceği menfaatleri ve profesyonel yöneticilik nedeniyle üzerine aldığı risk gibi hususları birlikte değerlendirmesi neticesinde amatör sendika yöneticiliğini tercih etmesi mümkündür. Bunun sonucu olarak sendika yöneticisinin talebi yoksa profesyonel sendika yöneticiliği kadrosu açık olsa bile sendikanın yöneticinin profesyonel sendika yöneticisi olarak değerlendirme yükümlülüğünden söz edilemez. 7....

    3-Dava konusu sendika yönetim kurulu karar tarihi olan 29/09/2020 tarihini kapsayan dönemde geçerli olan ve sendika genel kurulu tarafından karara bağlanmış olan dönem bütçesinin tam metninin sendika genel merkezinden” temini için Bölge Adliye Mahkemesine yazı yazılmış, 31.05.2022 tarihinde yazı tekit edilmiş ancak eksiklik giderilmemiştir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : Davacının Sendika Üyeliğini Reddeden İşleminin İptali Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı üyelik başvurusunun reddine ilişkin sendika işleminin iptali ile üyeliğe kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı sendika davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile; davalı sendikanın, davacının sendika üyelik başvurusunun reddine ilşikin işleminin iptaline, davacının davalı sendika üyeliğinin tespitine karar verilmiştir....

        Söz konusu fıkraya göre; "...çekilme, göreve son verilmesi veya sair nedenlerle kamu görevinden ayrılanların üyelikleri, sendika şubesi, sendika veya konfederasyon organlarındaki görevleri, farklı bir hizmet koluna giren kuruma atananlardan sendika üyesi olanların ise üyelikleri, varsa sendika şubesi ve sendika organlarındaki görevleri sona erer, ancak varsa konfederasyon organlarındaki görevleri devam eder. Emekliye ayrılanların sendika şubesi, sendika ve konfederasyon organlarındaki görevleri seçildikleri dönemin sonuna kadar devam eder..." şeklindedir....

        Dönem 01.07.2013-30.06.2015 yürürlük tarihli Toplu İş Sözleşmesi imzalandığını, davalının her dönemde toplu iş sözleşmesi hükümlerinden sendika üyesi olmayan işçilerini de yararlandırdığı hâlde müvekkili sendikaya dayanışma aidatı ödemediğini, toplu iş sözleşmesi imzalandığında sendika üye listelerinin, aidat miktarının ve ödeme yapılacak banka hesabının davalıya bildirildiğini, davalı tarafın sendika üyelik aidatlarını ödemesine rağmen üye olmasa da toplu iş sözleşmesinin tüm hükümlerinden yararlandırdığı işçilerine ilişkin sendika dayanışma aidatlarını ödemediğini, sendika dayanışma aidatının Mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu (2821 sayılı Kanun) ve Mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu (2822 sayılı Kanun) dönemindeki üyelik aidatının 2/3’ü ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu (6356 sayılı Kanun) dönemindeki üyelik aidatı tutarında hesaplanması gerektiğini ileri sürerek sendika dayanışma aidatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ) Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı işçinin davalı işveren yanında çalışmış olduğu 01.01.2005-31.12.2005 dönemine ait Toplu İş Sözleşmesinin ve davacının toplu iş sözleşmelerinin yürürlükte olduğu her bir dönem sendika üyesi olduğuna dair belgelerin dosya içerisinde olmadığı anlaşılmıştır. Dosyanın bu eksikliklerini gidermek üzere, Yerel mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiş olup, karar gereğinin tamamı yerine getirlmemiştir. Davacının toplu iş sözleşmelerinin yürürlükte olduğu her bir dönem sendika üyesi olduğuna dair belgelerin dosya içerisinde olmadığı ve taraflar arasında dava konusu yapılmayan 2012 ve 2013 yıllarına ait sendika üye kayıt fişlerinin gönderildiği görülmüştür. Davacının dava konusu dönemlerin tamamında sendika üyesi olup olmadığı anlaşılamamaktadır....

            Mahkemesi DAVA :Davacı, sendikaya üye işçilerin üyeliklerini silme işleminin geçersizliğine, üyeliği silinen 3124 sendika üyesi işçinin sendika üyeliklerinin devamına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir....

              UYAP Entegrasyonu