Mahkemece istem kabul edilmiştir. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikalar Kanunu'nun onuncu maddesine göre "Olağanüstü genel kurul, yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü durumlarda ya da genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine en geç altmış gün içinde toplanır." T... Eğitim-Sen Tüzüğü'nün 66. maddesinin dördüncü fıkrasına göre ise, "Merkez veya şube yönetim veya denetleme kurulu üyesi olup, genel kurullarda tabi delege olanların; yönetim ve denetleme kurullarına yeniden seçilememesi halinde, daha sonra yapılacak olağan veya olağanüstü genel kurullara delege sıfatı ile katılamazlar." Söz konusu Tüzüğün 35. maddesinde; "Şube genel kurulu, şube yönetim veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü hallerde veya şube genel kurulu delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine en geç altmış gün içinde olağanüstü toplanır." ifadesi bulunmaktadır. Dava, sendika şubesi aleyhine açılmıştır. Sendika şubelerinin tüzel kişiliği yoktur....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıya verilen "kesin olarak yöneticilikten uzaklaştırma cezası"nın hukuki düzenlemeye uygun olup olmadığı konusundadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun sendika üyeliğinin sona ermesini düzenleyen 19. maddenin 4. fıkrasına göre, üyelikten çıkarılma kararı genel kurulca verilebilir. Sendika genel merkez yönetim kurulu kararında süre belirtilmemiştir. Sendika şubesi yöneticileri ile sendika üyeleri hakkında soruşturma yapılarak geçici olarak görevden el çektirme cezası verebilecek ise de, “geçici” kavramı anlamına uygun düşecek kısa bir süreyi ifade eder. Kararda süre belirtilmemesi geçici kavramına uygun olmadığı gibi, davacının görev süresini bitirecek kadar uzun süreli, görevden uzaklaştırma sonucu doğuracak şekilde, disiplin cezası verilmesi üyelikten çıkarma niteliğinde olacağından, Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu kararı bu nedenle yerinde değildir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıya verilen "kesin olarak yöneticilikten uzaklaştırma cezası"nın hukuki düzenlemeye uygun olup olmadığı konusundadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun sendika üyeliğinin sona ermesini düzenleyen 19. maddenin 4. fıkrasına göre, üyelikten çıkarılma kararı genel kurulca verilebilir. Sendika genel merkez yönetim kurulu kararında süre belirtilmemiştir. Sendika şubesi yöneticileri ile sendika üyeleri hakkında soruşturma yapılarak geçici olarak görevden el çektirme cezası verebilecek ise de, “geçici” kavramı anlamına uygun düşecek kısa bir süreyi ifade eder. Kararda süre belirtilmemesi geçici kavramına uygun olmadığı gibi, davacının görev süresini bitirecek kadar uzun süreli, görevden uzaklaştırma sonucu doğuracak şekilde, disiplin cezası verilmesi üyelikten çıkarma niteliğinde olacağından, Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu kararı bu nedenle yerinde değildir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıya verilen "kesin olarak yöneticilikten uzaklaştırma cezası"nın hukuki düzenlemeye uygun olup olmadığı konusundadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun sendika üyeliğinin sona ermesini düzenleyen 19. maddenin 4. fıkrasına göre, üyelikten çıkarılma kararı genel kurulca verilebilir. Sendika genel merkez yönetim kurulu kararında süre belirtilmemiştir. Sendika şubesi yöneticileri ile sendika üyeleri hakkında soruşturma yapılarak geçici olarak görevden el çektirme cezası verebilecek ise de, “geçici” kavramı anlamına uygun düşecek kısa bir süreyi ifade eder. Kararda süre belirtilmemesi geçici kavramına uygun olmadığı gibi, davacının görev süresini bitirecek kadar uzun süreli, görevden uzaklaştırma sonucu doğuracak şekilde, disiplin cezası verilmesi üyelikten çıkarma niteliğinde olacağından, Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu kararı bu nedenle yerinde değildir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıya verilen "kesin olarak yöneticilikten uzaklaştırma cezası"nın hukuki düzenlemeye uygun olup olmadığı konusundadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun sendika üyeliğinin sona ermesini düzenleyen 19. maddenin 4. fıkrasına göre, üyelikten çıkarılma kararı genel kurulca verilebilir. Sendika genel merkez yönetim kurulu kararında süre belirtilmemiştir. Sendika şubesi yöneticileri ile sendika üyeleri hakkında soruşturma yapılarak geçici olarak görevden el çektirme cezası verebilecek ise de, “geçici” kavramı anlamına uygun düşecek kısa bir süreyi ifade eder. Kararda süre belirtilmemesi geçici kavramına uygun olmadığı gibi, davacının görev süresini bitirecek kadar uzun süreli, görevden uzaklaştırma sonucu doğuracak şekilde, disiplin cezası verilmesi üyelikten çıkarma niteliğinde olacağından, Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu kararı bu nedenle yerinde değildir....
İş Mahkemesi'nin 2019/62 Esas, 2021/183 Karar sayılı dava dosyasında verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine dosyanın incelemesi sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Hizmet-İş Tüm Genel Belediye ve Genel Hizmet İşçileri Sendikası'na üye olan davacının, davalıya ait işyerinde 22/08/2007 ile 03/01/2020 tarihleri arasında çalıştığını, 01.05.2018- 30.04.2021 tarihleri arası geçerli TİS düzenlendiğini, 31.03.2019 yerel seçimler sonrası Belediye yönetimi değişince davalı şirketin yönetim kadrosunun da değiştiğini, işçilere sendika değiştirmeleri için baskı yapıldığını, birçok işçinin işini kaybetmemek için sendika değiştirdiğini, sendika üyesi çalışanların yerleri değiştirilerek kötü çalışma koşulları olan bölgelere gönderildiğini, davacının sendika üyesi olması nedeni ile 19.08.2019 tarihinde işten çıkarıldığını belirterek iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespitine, davacının işe iadesine...
Davalı işveren, sadece Lastik iş Sendikası'nın toplu iş sözleşmesi yapma yetkisine itiraz etmekle kalmamış, bir yandan da Lastik İş Sendikası'nın toplu sözleşme yapma yetkisini ortadan kaldırmak amacıyla, Lastik İş Sendikası'na üye olan müvekkili ve diğer işçileri işten çıkarmıştır. Müvekkil ile birlikte 4 sendika üyesi işçi işten çıkarıldığında, Lastik İş Sendikası, davalı işyerinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi için gerekli yasal çoğunluğu kaybetmekte olup, zaten gerçek amaç tam da budur. Sendika üyesi olan 8 işçiden 4'ünün halen davalı işyerinde çalışıyor oluşu, sendika üyesi olan diğer 4 işçisinin iş akdinin feshinin sendikal nedene dayanmadığını göstermez....
Sendika tüzüğünün 36. maddesinde de, şube genel kurulunun dört yılda bir, şube yönetim kurulu kararı ve genel yönetim kurulunun onayı ile toplanacağı belirtilmiştir. Bu genel açıklamalardan sonra belirtmek gerekir ki, mahkemece “... Sen Sendikası... Şubesinin 5.Olağan Genel Kuruluna dair kararın tüm prosedür ve sonuçları ile iptaline” dair kurulan hüküm yönetim kurulu kararının iptali sonucu itibariyle isabetli değildir. Somut uyuşmazlıkta, davalı sendika... şubesi yönetim kurulunun 15.07.2014 tarihli kararı ile şube 5. olağan genel kurulunun 20.09.2014 tarihinde gerçekleştirilmesine karar verilmiş, bilahare alınan karar doğrultusunda delege seçimleri icra edilerek 20.09.2014 tarihi itibariyle de şube genel kurulu gerçekleştirilmiştir. Şube yönetim kurulu tarafından, olağan genel kurul yapılmasına dair alınan kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, 4688 sayılı Kanun'un 10. maddesi hükmü gereğince söz konusu kararın alınması zaruridir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, sendika yönetim kurulunun 12.06.2013 tarihli 103 sayılı kararının tedbiren durdurulmasını ve iptaline, birleşen dava ile de sendika yönetim kurulunun 05.06.2013 tarihli 95 sayılı kararının tedbiren durdurulmasını ve iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ihtiyati tedbir talebin reddine karar vermiştir....
Sendika ana tüzüğünün 32.maddesine göre şube yönetim kurulunun ilk toplantısında üyeleri arasından bir sekreter ve bir sayman seçeceği yönündeki düzenleme gözönüne alındığında iki üyenin istifası sonucunda yeni oluşan yönetimin başkanın isteği üzerine ve davacı dışındaki 4 üyenin de ortak oyu ile yeni görev dağılımı yapılarak sekreter ve sayman seçimine engel bir hüküm sendika tüzüğünde bulunmamaktadır. Davacı taraf her ne kadar sendika ana tüzüğünün 29.maddesinde belirtilen ünvanlı üyelikler ibaresine sekreterlik görevini de dahil ederek istinaf itirazında bulunmuş ise de, sendika şube yönetiminde ünvanlı olan tek kişi ilçe seçim kurulu tarafından yapılan seçimle göreve getirilen şube başkanı olup onun dışındaki kişiler yönetim kurulu üyesi sıfatını taşımakta ve yönetim kurulunun kendi arasında yaptığı seçimle görev dağılımı yapıldığından bu görev dağılımı nedeniyle verilen sekreterlik görevinin ünvanlı bir görev olduğu düşünülemez....