Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı sendika ... şube başkanlığı ... Olağan Genel Kurulunu oluşturacak delegelerin belirlenmesi için, TCK. 62. Şube Şefliği işyerinde 01.10.2014 günü delege seçimleri gerçekleştirilmiş ve davacı da delege seçilmiştir. Daha sonra, bazı üyeler tarafından genel merkeze yapılan itirazlar üzerine genel merkezce yapılan denetim üzerine genel başkan ile genel teşkilatlanma sekreteri imzalı rapor düzenlenerek delege seçiminde usulsüzlükler olduğu ve seçimin yenilenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bunun üzerine 14.10.2014 tarihli genel yönetim kurulu kararı ile itirazların haklı olduğu gerekçesiyle delege seçimlerinin yenilenmesine karar verilmiş ve bu doğrultuda delege seçimleri 21.10.2014 tarihinde yenilenmiştir. Yönetim kurulu kararının dayanağı, sendika delege seçim yönetmeliğinin 13. maddesidir....

    DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, 1 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın ilk olarak süre yönünden reddinin gerektiğini, davacının profesyonel sendikacı olarak görev yapmakta iken dava konusu sosyal medya paylaşımlarını gerçekleştirdiğini, sosyal medya paylaşımının yapıldığı hesabın Sağlık Sen Rize Şube Başkanı tarafından kullanıldığının diğer kişiler tarafından kolayca anlaşıldığını, disiplin soruşturması sürecinin usulüne uygun yürütüldüğünü, söz konusu disiplin cezasının ölçülü olduğunu, üyelikten çıkarma cezası ile geçici olarak yöneticilikten uzaklaştırma cezası arasında farklar olduğunu, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. İlk derece Mahkemesi tarafından kararda belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur....

    DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, 1 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın ilk olarak süre yönünden reddinin gerektiğini, davacının profesyonel sendikacı olarak görev yapmakta iken dava konusu sosyal medya paylaşımlarını gerçekleştirdiğini, sosyal medya paylaşımının yapıldığı hesabın Sağlık Sen Rize Şube Başkanı tarafından kullanıldığının diğer kişiler tarafından kolayca anlaşıldığını, disiplin soruşturması sürecinin usulüne uygun yürütüldüğünü, söz konusu disiplin cezasının ölçülü olduğunu, üyelikten çıkarma cezası ile geçici olarak yöneticilikten uzaklaştırma cezası arasında farklar olduğunu, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. İlk derece Mahkemesi tarafından kararda belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur....

    Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/218 esas sayılı dosyasına getirtilen pasaport kayıtlarından sabit olduğunu ileri sürerek, 11.11.2010 tarihli yönetim kurulunun kararı ve 29.11.2010 tarihli imza sirkülerinin yok hükmünde olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesi istemli açtığı davada, ihtiyati tedbir yolu ile 11.11.2010 tarihli yönetim kurulu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş; mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin yönetim kurulu kararı ve karar, esas alınan imza sirkülerinin sahte olduğu iddiasına dayanması, sahte imzalar ile alınan kararlarla şirketin mallarının kaçırıldığı ve zarara uğratıldığının ileri sürülmesi karşısında, talebin HMK'nun 389/1 maddesi uyarınca kabulü ile davalı şirketin 11.11.2010 tarihli yönetim kurulu kararının uygulanmasının durdurulmasına, yönetim kurulu kararının yürütülmesinin geri bırakılması talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili ihtiyati tedbir kararına itiraz etmiştir....

      Bu nedenle sendikaların genel hükümlere göre davacı ve davalı olabilme ehliyeti, sendika tüzel kişiliğine aittir. Türk Hukukunda sendika şubelerine tüzel kişilik tanınmamış olduğundan şubelerin aktif ve pasif dava ehliyetleri bulunmadığı sonucuna varılmaktadır (Şahlanan, F.: Karar İncelemesi, Tekstil İşveren Hukuk, sayı 422; Temmuz-Ağustos 2016. s.2-4). Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 19/04/1989 gün ve 1989/9-153 E., 1989/283 K. sayılı kararında da sendika şubelerinin tüzel kişiliklerinin bulunmadığı belirtilmiştir. Öte yandan 6356 ve 4688 sayılı Kanunlarda sendika yönetim kurulu kararlarına karşı dava açılabileceğine ilişkin açık hüküm yoksa da, bu Kanunların atıf yaptığı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun derneklere ilişkin 83'üncü maddesinde genel kurul ve yönetim kurulu kararlarına karşı dava açılabileceği düzenlendiğinden yönetim kurulu kararına karşı dava açılabileceği kabul edilmektedir....

        Diğer taraftan, Sendika Tüzüğünün “Şube Genel Kurulunun Toplantı Esasları” başlıklı 37 nci maddesinin birinci fıkrasına göre “Şube Genel Kurulu olağan toplantısı, ilgili mevzuatında belirtilen azami süreyi aşmamak, Sendika Genel Kurulunun toplantı tarihinden en az iki ay önce tamamlanmak kaydıyla Sendika Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan şube genel kurul toplantıları takviminde belirtilen tarihte yapılır. Ayrıca, salt çoğunlukla karar verilmiş olmak kaydıyla Şube Yönetim Kurulu’nun, Şube Denetleme Kurulu’nun kararıyla veya ilk ve son talep dilekçesi arasında en fazla 7 gün bulunmak ve aynı gerekçeye ya da aynı mahiyete dayalı olmak kaydıyla üyeler ile şube genel kurulu delegelerinin 1/5’inin yazılı isteği üzerine Sendika Yönetim Kurulunun kararıyla en geç 60 gün içinde olağanüstü genel kurul yapılabilir.” Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yasada sadece, üyelikten çıkarma kararına karşı yargı yoluna başvurulabileceğinin düzenlendiğini, davacının görev yaptığı İstanbul 2 Nolu şubesinde usulsüz iş­lemler yapıldığına ilişkin bilgilere ulaşılması üzerine sendika yönetim kurulunun, şube denetleme kurulunu göreve çağırdığını, ancak denetleme kurulu tarafından etkin bir denetim yürütülmediğini gelen sonuç raporundan anlayan sendika yönetim kurulunun, bu kez sendika tüzüğünden aldığı yetkiyi kullanarak, sendika genel denetleme kurulunu göreve çağırdığını ve İstanbul 2 Nolu şubenin tüm işlem ve faaliyetlerinin usul ve esaslara uygunluk noktasında denetlenmesini istediğini, yapı­lan denetim sonrasında düzenlenen 25/02/2016 tarihli raporda usulsüz işlemlerin tespit edilmesi üzerine, şube yönetiminin disiplin kuruluna sevk edildiğini, sürece genel yönetim kurulunun bir dahli veya disiplin kurulu üyelerine bir baskısının söz konusu olmadığını, davacı ve diğer kişiler hak­kında disiplin cezaları...

          İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2019 NUMARASI : 2018/425 ESAS - 2019/344 KARAR DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının kendi el yazısı ile yazmış olduğu istifa dilekçesini kendi istek ve iradesi ile teslim ettiğini, bu irade beyanının tek taraflı olarak geri alınmasının mümkün olmadığını, davacının istifasının kabul edilmeme gibi bir durumun söz konusu olmadığını, yine Sendika Ana Tüzüğüne göre istifa beyanının hüküm doğurabilmesi için Yönetim Kurulu kararına ihtiyaç duyulmadığını, davacının özgür iradesi ile kaleme aldığı istifa dilekçesinde iradesinin fesada uğratılması şeklinde bir iddia bulunmadığını, davacının istifa iradesinin tekemmülünün Yönetim Kurulunca tamamlanmasının ardından görevinin sona erdiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....

          Olağanüstü genel kurul, yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü durumlarda ya da genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine en geç altmış ... içinde toplanır. Genel kurula ... yönetim kurulu tarafından yapılır. Toplantı yeter sayısı üye ya da delege tamsayısının salt çoğunluğudur. İlk toplantıda yeter sayı sağlanamazsa, ikinci toplantı en çok onbeş ... sonraya bırakılabilir. Bu toplantıda salt çoğunluk aranmaz. Karar yeter sayısı toplantıya katılan üye veya delege sayısının salt çoğunluğudur. Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden sendika şubesi, sendika veya konfederasyon yönetim kuruluna; üyelerinden birinin veya durumu tespit eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının başvurusu üzerine, ... davalarına bakmakla görevli mahkeme kararı ile işten el çektirilir....

            Olağan Büyük Kurultayında Partinin Merkez Yürütme Kurulu asil üyeliğine seçilmesi sonrasında görevli bulunduğu Sendika Genel Merkezinden gönderilen yazı ile sendika yönetim kurulu üyeliğinin 12.11.2009 tarihinde kendiliğinden son bulduğunun belirtildiğini , Mevzuatta sendika yönetim kurulu üyeliğinin kendiliğinden sona ereceğine ilişkin hiçbir hüküm bulunmadığını , 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 37. Maddesi ve 4688 sayılı kanunun 20. Maddesindeki hükümlerin benzerlik gösterdiğini , 37....

              UYAP Entegrasyonu