Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre yürürlükte bulunan Toplu İş Sözleşmesi'nin süresinin bitiminden önce yetki belgesi alındığı takdirde toplu sözleşmenin süresi sona erse dahi, temsilcilerin bu sıfatları devam eder. İşyerindeki yetkinin düşmesi temsilcilik sıfatını da sona erdirir. Bunun dışında atamaya yetkili makam görevden almaya da yetkili olup, görevden alma kararıyla da temsilcilik sona erer. Öte yandan sendika üyeliğinin düşmesi sonucunu doğuran, istifa, üyelikten çıkarılma, ölüm gibi haller ile temsilci seçilebilme şartlarının yitirilmesi de temsilciliği sona erdirir. Dairemizce benimsenen yerleşik Yargıtay içtihatları da aynı yöndedir. O halde davacının sendika üyeliğinin 14.01.2016 tarihinde düşürülmüş olması karşısında bu hususlar gözardı edilerek fesih tarihi ile Toplu İş Sözleşmesi'nin sona erdiği tarih arası yapılan hesaplamaya dayanılarak hüküm kurulması doğru olmamıştır....

Ancak mahkemece, davacının fesih tarihi itibariyle işyeri sendika temsilciliğinin halen devam edip etmediği araştırılmadan, bu konuda hiçbir inceleme ve değerlendirmede bulunulmadan karar verildiği için, kararın HMK'nun 353/1- a-6 maddesi uyarınca kaldırılması gerekmiştir. İlk Derece Mahkemesi'nce yapılacak iş; davacının, iş akdinin feshi tarihi itibariyle işyeri sendika temsilciliği görevinin halen devam edip etmediği hususunda TOLEYİS Sendikasından ilgili kayıt ve belgeleri getirttikten sonra, davacının, işyeri sendika temsilcisi olduğundan bahisle 6356 Sayılı Yasanın 24/3 maddesi gereğince hüküm kurulması yönündeki talebini gözönünde bulundurarak, bu hususta araştırma ve değerlendirme yaparak dosya kapsamı hakkında karar vermekten ibarettir....

Bölge Birliği Yönetim Kurulu yedek üyeliğine seçildiğini, ancak davalının müvekkilinin sabıka kaydı bulunduğu gerekçesi ile 07.03.2007 tarih, 5 no'lu karar ile yönetim kurulu yedek üyeliği ve kooperatif üst birlik temsilciliği görevini sona erdirdiğini, anılan suçun Tarım Kredi Kooperatifleri Bölge Birliği anasözleşmesinin 27/d kapsamında sayılan suçlardan olmadığını ileri sürerek, davalı tarafından yönetim kurulu yedek üyeliği ve üstbirlik temsilciliğinden çıkarılmasına ilişkin kararların iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının adam öldürme suçundan sabıkalı olduğu hususunda Merkez Birliği ile aynı kanaatte olduklarını, davacının yönetim kurulu yedek üyeliği ve üstbirlik temsilciliği görevinin Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Yönetim Kurulunun 07.03.2007 tarihli talimatı ile sonlandırıldığını, sabıka kaydının sonradan silinmiş olmasının neticeyi değiştirmeyeceği savunarak, davanın reddini talep etmiştir....

    Bu durumda, davacının atama tarihinde yürürlükte bulunan 2821 sayılı Sendikalar Kanunu 29.maddesi ve daha sonra yürürlüğe giren 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu 23.maddesi kapsamında sendika yöneticisi olarak görevlendirildiği, ilgili yasa maddeleri gereği işçi kuruluşunda yönetici olduğu için iş yerinden ayrılan davacının iş sözleşmesinin askıda olduğu ancak davacının sendika yöneticisi olarak görevlendirildikten sonra çalıştığı iş yerinden 10.07.2019 tarihinde emeklilik nedeni ile ayrıldığı, sendikadaki yöneticilik görevinin devam ettiği, sendika ile sendika yöneticileri arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu, sendika yöneticisine emeği karşılığı düzenli olarak dönemsel ödeme yapılması, çalışmasının kuruma bildirilmesi ve ücret bordrosu düzenlenmesi iş ilişkisinin varlığını göstermediği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır....

    Maddedeki sendika yöneticiliği görevinin sona ermesi ile ilgili hükmün , sadece mahalli idareler ve milletvekili seçiminde söz konusu olduğunu , Sendikanın Ana Tüzüğünde de bir siyasi partinin merkez yürütme kurulu üyesi olunması durumunda sendika yöneticiliğinin kendiliğinden son bulacağına ilişkin hiçbir hüküm bulunmadığını belirterek; Sendikanın Görevin Son Bulması Konulu Kararının İptaline, Hizmet Teşvik Primi ve Odanın Boşaltılması Konulu Kararının İptaline, davacının Görevli Bulunduğu Türkiye Enerji Sanayi ve Madencilik Hizmetkolu Kamu Çalışanları Sendikası Yönetim Kurulu ve Genel Eğitim Sekreterliği Görevine Tedbiren Başlatılmasına Karar Verilmesini , davacının Göreve Başlatılmaması Durumunda Mali Ve Sosyal Haklarının İadesine Karar Verilmesi talebi ile dava açmıştır....

      vergiler gibi yasal yükümlülükler kesildikten sonraki toplam net tutar olan 413.005,61- TL'nin ödendiğini, davacının temsilcilik sıfatının kararın kesinleşme tarihinden önce sona eren davacıya işe başlatılmayacağı ve başkaca hak ve alacağının bulunmadığına ilişkin ihtarnamenin tebliğ edildiğini, sendika yetkisinin 31.12.2020 tarihinde sona erdiğini, davacının işe başlatılmamasının yeni bir fesih gibi değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, davacının sendikal tazminat talep etme hakkının olmadığını, sendika temsilciliği güvencesi talep etme hakkının olmadığını, davacının daha önce işe iade davası açtığını ve işyeri sendika temsilciliği kapsamında ödeme yapıldığını, iş sözleşmesinin sendikal nedenlerle feshediliği yönündeki iddianın doğru olmadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, ... .. nolu şube ......ve Yenimahalle ilçe temsilciliği ve şube delege seçimlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır....

        çalıştıkları işyerinin girdiği hizmet kolunda kurulu bir sendikaya üye olabilirler." ve aynı Kanun'un 16. maddesinde "...Çekilme, göreve son verilmesi veya sair nedenlerle kamu görevinden ayrılanların üyelikleri, sendika şubesi, sendika veya konfederasyon organlarındaki görevleri, farklı bir hizmet koluna giren kuruma atananlardan sendika üyesi olanların ise üyelikleri, varsa sendika şubesi ve sendika organlarındaki görevleri sona erer....

        Dairemizin 10.03.2022 tarihli ve 2022/2023 Esas, 2022/3123 Karar sayılı kararı ile; “...Bölge Adliye Mahkemesince davacının sendika üyeliğinin 02.08.2019 tarihinde emeklilik nedeniyle son bulduğu ve işyeri sendika temsilciliği görevinin de kendiliğinden sona erdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Somut uyuşmazlıkta, davacının 17.03.2017 tarihinde işyeri sendika temsilcisi olarak atandığı, 02.08.2018 tarihinde “Muhtarlık işleri müdürlüğü”nde görevlendirildiği, 02.08.2019 tarihinde ... akdinin feshedildiği, feshin geçersizliğine ilişkin açılan dava neticesinde davacının işe iadesine karar verildiği, bu kararın 05.11.2020 tarihli Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile kesinleştiği, daha sonra davacının 24.11.2020 tarihinde işe başlatıldığı, ....01.2021 tarihi itibariyle temizlik işleri müdürlüğünde görevlendirildiği ve davacının bu görevlendirmeyi kabul etmediği anlaşılmaktadır....

          Şubesinin kapatılmasına, şubenin kapatılması nedeniyle şube başkanlığı görevini yürütmekte olan davacının profesyonel şube başkanlığı görevinin sona erdirilmesine karar verildiğini, 09.01.2020 tarihinde görevinin sona erdiğini, 2020 yılı Ocak ayının 9 günlük ücretinin ödendiğini, profesyonel yönetici olarak hizmet akdiyle çalışmadığını, vekalet akdiyle hizmet gördüğünü, görev süresinin olağan şekilde biteceği 02.10.2020 tarihine kadar olan ücret alacaklarını talep etmesinin vekalet akdi hükümleri gereğince mümkün olmadığını, şube başkanlığı görevini sona ermesini haklı gerekçelere dayandığını, hakettiği izinlerini kullandığını, izin süresi için ödenen izin harçlıklarını talep ettiğini ve ödendiğini, görevin sona ermesinin Sendika Tüzüğünün 46/f maddesinde sayılan sebeplerden olmadığını, Sendika Tüzüğünün 46/f maddesinde sayılan hizmet tazminatlarının ödendiğini, önceki dönemlere ilişkin tüm hizmet tazminatlarının ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu