Hamil, zamanaşımına uğramış çek nedeniyle keşideci aleyhine somut olayda uygulanması gereken 6762 sayılı TTK’nun 644. maddesine göre sebepsiz zenginleşme hükmü çerçevesinde talepte bulunabilir ve bu talep yönünden zamanaşımı, çek zamanaşımı süresi olan 6 aylık süreye 1 (bir) yıllık sebepsiz zenginleşme zamanaşımı süresinin eklenmesi sureti ile değerlendirilir. Dava konusu çek 25.12.2007 tarihinde bankaya ibraz edildiğine göre bu tarihten itibaren 6 aylık çek zamanaşımı süresinin sonu 25.06.2008’dir. Bu tarihten itibaren 1 yıl içinde sebepsiz zenginleşmeye dayanılarak keşideci aleyhine takip ve dava açılabilir....
BK'nun 61 vd.maddeleri gereğince, geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut sona ermiş bir nedenle ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak sebepsiz zenginleşme gerçekleşir. Kazandırma yapılırken ortada bir hukuksal neden bulunmamakla birlikte ileride gerçekleşecek bir neden gözönüne alınmışsa, bunun gerçekleşmemesi üzerine "gerçekleşmeyen nedene dayanan zenginleşme" sözkonusu olur. Sebepsiz zenginleşme hangi yolla gerçekleşmiş olursa olsun sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için bir tarafın malvarlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. Bu azalma veya çoğalma dava konusu aracın davacı tarafından davalıya teslim edildiği tarihte gerçekleşir. Bu durumda davalı tarafın, dava konusu aracın halen davacının elinde olduğu iddia edildiğine göre, mahkemece bu hususun araştırılması gerekir....
Mahkemece, zaman aşımına uğrayan ve artık kambiyo senedi vasfını yitiren çek ile ilgili olarak davacı vekilince davalının aleyhlerine sebepsiz zenginleştiğini ve ispat yükünün davalı tarafta olduğu,iddia edilmiş ise de alacağın varlığını ispat etme yükünün davacı üzerinde olduğu, davacı tarafın davayı ispat edemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince süresinde temyiz edilmiştir. Dava zaman aşımına uğramış çeke dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Dava konusu çekte davalı keşideci ,davacı ise son hamil konumundadır. Söz konusu çek icra takibi sırasında 6 aylık takip zaman aşımına uğramış olması nedeniyle davacının, davalı keşideci hakkında 6102 sayılı T.T.K. 732. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde başvuru hakkı bulunmaktadır. Bu durumda davalı keşideci sebepsiz zenginleşmediğini usulüne uygun delillerle kanıtlamakla yükümlüdür....
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır. HGK'nun 05/12/1984 tarih ve 1982/13-387 esas, 1984/997 karar sayılı kararı ile herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin idare tarafından BK'nın sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenebileceği açıklanmıştır....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, kamu görevlisi sayılan davalıya ödendiği fazla ödendiği iddia olunan maaş alacağının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedeni dayalı olması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veye tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....
YHGK'nın yukarıda yer verilen ilamının ilgili bölümü şöyledir; "...Öncelikle sebepsiz zenginleşme kavramı ve hukuki işlemlerden doğan borçlardan farkının açıklanması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır....
Sebepsiz zenginleşme talebi, poliçeden doğan hakkın, bunun korunması ve/veya kullanılması için gereken işlemlerin yapılmaması nedeniyle düştüğü veya zamanaşımına uğradığı hallerde, senet borçlusu nezdinde oluşan sebepsiz zenginleşmeye yönelik olarak, poliçe alacağını elde edemeyen ve bu nedenle malvarlığında hakkaniyete aykırı bir değer kaybı oluşan hamile, yine poliçe hukuku tarafından tanınmış olan bir haktır. Poliçeden kaynaklı olan sebepsiz zenginleşme davası, genel hükümlerdeki sebepsiz zenginleşme hükümlerinden farklı olup; bu dava türünde 3 şart aranmaktadır. Bunlar: 1- Müracaat Hakkının Düşmesi veya Zamanaşımına Uğraması 2- Hamilin Zarara Uğraması 3- Poliçe Borçlularının Sebepsiz Zenginleşmesi Huzurdaki davada, müracaat hakkının düşmesi ile hamil olan davacının zarara uğradığı hususları davacı tarafından ibraz edilen deliller ve İstanbul ...Asliye Ticaret Mahkemesi ... Talimat dosyasından alınan bilirkişi raporu ile ortaya konulmuştur....
Kambiyo senetlerinde sebepsiz zenginleşmeye ilişkin özel düzenleme poliçe hükümleri arasındaki TTK. m.732'de yer almaktadır. Sebepsiz zenginleşme talebi hukuki nitelikçe, poliçeden doğan hakkın, bunun korunması ve/veya kullanılması için gereken işlemlerin yapılmaması nedeniyle düştüğü (TTK. m.730) veya zamanaşımına uğradığı (TTK. m.749) hallerde, senet borçlusu nezdinde oluşan sebepsiz zenginleşmeye yönelik olarak, poliçe alacağını elde edemeyen ve bu nedenle malvarlığında hakkaniyete aykırı bir değer kaybı oluşan hâmile, yine poliçe hukuku tarafından tanınmış olan yeni bir haktır. Sebepsiz zenginleşme talebinde bulunulabilmesi için, hâmilin müracaat hakkının düşmesi veya zamanaşımına uğramasından dolayı bir zararının ortaya çıkmış olması gerekir. Zararın mevcudiyeti, sebepsiz zenginleşme talebinin kabul şartıdır....
Sebepsiz zenginleşme talebi hukuki nitelikçe, poliçeden doğan hakkı, bunun korunması ve/veya kullanılması için gereken işlemlerin yapılmaması nedeniyle düştüğü veya zamanaşımına uğradığı hâllerde, senet borçlusu nezdinde oluşan sebepsiz zenginleşmeye yönelik olarak, poliçe alacağını elde edemeyen ve bu nedenle mal varlığında hakkaniyete aykırı bir değer kaybı oluşan hâmile, yine poliçe hukuku tarafından tanınmış olan yeni bir haktır. Sebepsiz zenginleşme talebinde bulunulabilmesi için, hâmilin müracaat hakkının düşmesi veya zamanaşımına uğramasından dolayı bir zararının ortaya çıkmış olması gerekir. Zararın mevcudiyeti, sebepsiz zenginleşme talebinin kabul şartıdır....
G E R E K Ç E Uyuşmazlık, paylı mülkiyete konu ortak taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların TBK'nun 77.maddesi (BK'nun 61.maddesi) gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; paydaşlığın giderilmesine konu olan taşınmaza, paydaşlar tarafından faydalı ve zaruri masraf yapılmış ise; bu masraf, diğer paydaşlardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istenebilir. Ne var ki, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Zira vücuda getiren paydaş tarafından kullanılan muhdesatın, diğer paydaşlara herhangi bir katkısı bulunmamaktadır....