Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Kural olarak davacı, davalılardan taşınmaz üzerinde yaptığı muhtesat ve faydalı giderler nedeniyle taşınmazın satış bedelinde bir artış olmuş ise, bu artan değerin davalıların paylarına isabet eden miktarını sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca isteyebilir. Somut olayda; davacının taşınmaza masraf yaptıkları, davacının yaptıkları imalat bedeli kadar da davalıların sebepsiz zenginleştiği tartışmasızdır. Davaya konu uyuşmazlık yapılan imalatların türü ve niteliğinde olmayıp, bu imalat bedelinin dava tarihi mi yoksa imalat tarihi mi esas alınarak hesaplanacağı hususunda toplanmaktadır. Giderlerin (imalatın) yapıldığı tarih itibariyle sebepsiz zenginleşme miktarının belirlenmesi gerekir....
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu tadilatların yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülmez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın taşınmaz malikine herhangi bir katkısı bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme iddiasından kaynaklanmasına ve davalının da sebepsiz zenginleşme ile ilgili savunmalar yapmasına göre, kararın temyiz incelemesi Yüksek 3. Hukuk Dairesi'nin görevi dahilindedir. Ancak belirtilen dairece de görevsizlik kararı verildiğinden uyuşmazlığın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'nca çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1.Başkanlığa sunulmasına, 27.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"KARAR Davacı ile davalılar arasında akdi ilişki bulunmayıp, davacı davalıların sebepsiz zenginleşmelerine dayanmış olduğundan ve benzer nitelikteki davada da temyiz incelenmesinin 3. Hukuk Dairesince yapılarak uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığının tesbit edilmiş bulunmasına göre kararın temyizen incelenmesi görevi 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın temyiz incelenmesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.1.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Görev uyuşmazlığı Hakimin nitelemesine göre belirlenir. Mahkeme davayı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davası olarak nitelemiştir. Bu davaların temyiz inceleme görevi dairemize ait olmayıp Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. Dosyanın incelenmek üzere Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 09.02.2012 günlü kararı ile arada sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın BK.nun 61-67. maddelerine temas eden sebepsiz zenginleşmelerden kaynaklanan davalar sonucunda verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'ne verilmiştir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanması ve Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun anılan kararına göre dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 11.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılmış ve mahkemece de aynı şekilde nitelenerek verilmiş BK 61-67.maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 11.4.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğüne ait 2017/29112 esas sayılı dosyada sebepsiz zenginleşme olduğu ileri sürülmüştür....
Davalı vekili, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak bu davayı açtığını, ancak sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılacak davanın senedin zaman aşımına uğramasından sonra bir yıllık zaman aşımına tabi olduğunu, bu sürenin de geçirildiğini savunarak zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre; TTK 644 maddesine göre açılan ve davacının keşideciye karşı sebepsiz zenginleşmeye dayanan alacak talebini BK 66 maddesi uyarınca 1 yıl içerisinde ileri sürmesi gerektiği, dava konusu bononun zaman aşımına uğradığı 12.11.2007 tarihinden itibaren 1 yıllık sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava açma süresinin 12.11.2008 tarihinde dolduğu, eldeki davanın da 20.08.2010 tarihinde açıldığı, belirtilen nedenlerle davalının zamanaşımı def’inin yerinde olduğu gerekçesiyle zaman aşımı nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili; kararı temyiz etmiştir....
Temel ilişki bulunmaması halinde hamil keşideciye karşı TTK’nun 644.maddesi hükmü çerçevesinde sebepsiz zenginleşme nedeniyle talepte bulunabilir. Bu takdirde keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlaması gerekmektedir. Somut olayda davacı vekili 27.10.2010 tarihli replik dilekçesinde davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı itirazın iptali davası olduğunu ileri sürmüş ise de, dava ve icra takibine konu çekte davalı çekin keşidecisi olup davacı ise lehdarı olduğuna göre taraflar arasında temel ilişki vardır. O halde bu husus gözetilerek yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda tarafların delilleri toplandıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ispat yükünün davalıya ait olduğu gerekçesiyle davanın kabul edilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....