İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/992 esas sayılı dosyasında şikayet başvurusunda bulunduğunu mahkemece takibin iptaline karar verildiğini, bu nedenle sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı olarak eldeki davanın açıldığını, davalı tarafça çekteki keşideci imzasına itiraz edilmediğini, keşide tarihindeki tahrifat nedeniyle çekin kambiyo senedi vasfında olmaması halinde dahi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre müvekkilinin TTK'nın 732.maddesine göre talepte bulunma hakkının olduğunu ileri sürerek, çek bedeli olan 56.000,00-TL'nin sebepsiz zenginleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı vekili, davalının keşidecisi olduğu 25.04.2010 ve 15.05.2010 vade tarihli her biri 4.000,00TL bedelli bonoların ciro yoluyla müvekkiline geçtiğini, müvekkilinin alacağını tahsil edemediğini, bonoların vadesinden itibaren üç yıllık sürenin dolduğunu ve zamanaşımına uğradığını, davalının sebepsiz zenginleştiğini, sebepsiz zenginleşen davalı hakkında icra takibi yapıldığını ancak icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu bonoların zamanaşımına uğradığını, davacının varsa temel ilişkiye dayanabileceğini, yanlar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığını, davacının alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiğini, sebepsiz zenginleşme iddiasının itirazın iptali davasına konu edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
Bu düzenlemeye göre; borç olmayan şeyin ödenmesi hâlinde, sebepsiz zenginleşmeye dayanılarak talepte bulunabilmesi için; borcun ifası amacıyla ödeme yapılması, gerçekte ödenmesi gereken bir borcun bulunmaması, ödemeyi yapan kimsenin yanılmak suretiyle kendisini borçlu sanarak ödemede bulunması gerekir. Kural olarak sözleşme ilişkisi devam ettiği sürece sebepsiz zenginleşme söz konusu olmayacaktır. Ancak bazen bir sözleşme ilişkisi dolayısıyla kurulan temaslar sırasında sebepsiz zenginleşme ortaya çıkabilir ve bu tür kazandırmalar sebepsiz zenginleşmeye konu olur. Zira, yapılan kazandırma sözleşme çerçevesi dışındadır ve bunların sözleşmeden doğan bir hak veya borçla ilgisi yoktur ....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2021/348 ESAS - 2022/77 KARAR DAVA KONUSU : Yersiz Ödeme (Sebepsiz Zenginleme) İddiasına Dayalı Alacak KARAR : Mersin 5....
Bu düzenlemeye göre; borç olmayan şeyin ödenmesi hâlinde, sebepsiz zenginleşmeye dayanılarak talepte bulunabilmesi için; borcun ifası amacıyla ödeme yapılması, gerçekte ödenmesi gereken bir borcun bulunmaması, ödemeyi yapan kimsenin yanılmak suretiyle kendisini borçlu sanarak ödemede bulunması gerekir. Kural olarak sözleşme ilişkisi devam ettiği sürece sebepsiz zenginleşme söz konusu olmayacaktır. Ancak bazen bir sözleşme ilişkisi dolayısıyla kurulan temaslar sırasında sebepsiz zenginleşme ortaya çıkabilir ve bu tür kazandırmalar sebepsiz zenginleşmeye konu olur. Zira, yapılan kazandırma sözleşme çerçevesi dışındadır ve bunların sözleşmeden doğan bir hak veya borçla ilgisi yoktur ....
Malvarlığı henüz zenginleşene verilmeden, davalının sebepsiz iktisabından ve bunun doğal sonucu olarak geri almaya ilişkin dava hakkından bahsedilemez. Dava hakkının doğmadığı hallerde ise BK.nun 66. maddesinde öngörülen zamanaşımının uygulanması düşünülemez.Bu bağlamda sebepsiz zenginleşme olgusunun ve zamanaşımı def’i yönünden de iade borcunun muaccel olduğu anın (BK.mad.126) dolayısıyla sebepsiz zenginleşme anının tespiti önemli olup, dava konusu yerin kimin kullanımında olduğu, öncelikle saptanmalıdır. Dava tarihinden çok önce yapılan ihale tarihinde davalının ekonomik açıdan zenginleştiği, davacının ise o anda fakirleştiği kabul edilemez. Borçlar Kanunu'nun 128.maddesi ; '' Müruru zaman alacağın muaccel olduğu zamandan başlar, alacağın muacceliyeti bir ihbar vukuuna tabi ise müruru zaman bu haberin verilebileceği günden itibaren cereyan eder.'' şeklindedir. Buna göre borç muaccel olmadan zamanaşımı başlamaz....
Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) malvarlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Bilirkişi raporuna göre davacının yaptırdığı faydalı ve zorunlu masraf bedeli 14.646,11 TL olarak açıklanmıştır. Dava konusu aracın davacı tarafından bakım, tamir ve onarım yapıldıktan sonra davalı ...'ün borcundan dolayı haczedilerek davacının elinden alındığına göre davada masraf bedeli kadar sebepsiz zenginleşen kişinin davalı ......, olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece; 07.10.2005 tarihli prim borcu tahsilat makbuzu aslının davacının elinde olması ve köy karar defterinde dava konusu prim borcunun ödendiğine dair kaydın bulunmaması nedeniyle prim borcunun davacı tarafından yatırıldığı ve davalının bu oranda sebepsiz zenginleştiği kanaatine varılarak davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme davasının konusu, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen kimsenin, bu zenginleşmeyi hak sahibine geri vermesidir. Müspet zenginleşme, kendi içinde aktifin artması ve pasifin azalması şeklinde gerçekleşir. Borcu ortadan kaldıran her işlemde zenginleşenin malvarlığının pasif kısmı azaltılmış ve bu oranda da davalı zenginleşmiş olur. Sebepsiz zenginleşme davası kişisel nitelikte bir davadır....
ın %100 kusurlu olduğunun tespiti ile red kararı ile davanın sonuçlanıp kesinleştiğini, mahkeme kararına göre davalıya yapılmış ödemenin sebepsiz yere ödendiğinin ortaya çıktığını beyanla; sebepsiz yere ödenen 30.000,00 TL'nin tazmin tarihi olan 03.02.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat Tespiti ve Sebepsiz Zenginleşme Tazminatı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili; davalı adına kayıtlı bulunan 317 parsel üzerindeki ağaçların vekil edeni tarafından dikilip yetiştirildiğinin, büyütüldüğünün ve bakım giderlerinin tespiti ile tespit edilecek ağaç değerlerinin ve bakım giderlerinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği tazminini talep etmiştir....