Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dava, satışı yapılan hayvan karşılığında verildiği ileri sürülen bonoda yazılı bedel ödendikten sonra, senedin davalı tarafından takip alacaklısına ciro edilmesi sonucu yeniden ödenen bedelin, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki temel ilişki hayvan satım sözleşmesi olup, uyuşmazlık bonodan değil, hayvan satım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dosyaya celp edilen ticaret sicil kayıtlarına göre taraflar tacir olmadığı gibi, davada Türk Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan değildir. Sonuç olarak taraflar arasında uyuşmazlık kambiyo senedinden kaynaklanmayıp sebepsiz zenginleşme nedeniyle istirdat talep edildiğinden ve temel ilişki sözleşme ilişkisi olup, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden mahkememizce dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

    Mahkemece verilen 18/11/2020 tarih ve 2020/379 esas, 2020/755 karar sayılı karar ile; davanın verilen çeklerin bedelsiz kalması nedenine dayalı sebepsiz zenginleşme davası olduğu, sebepsiz zenginleşemeye dayanan alacak davasında, dava konusunun bir miktar paranın ödenmesine ilişkin olduğu ve davacı vekilinin dava açmadan önce arabulucuya başvurduğuna ilişkin herhangi bir belge sunmadığı anlaşıldığından davanın 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK'nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesinin birinci fıkrası uyarınca arabuluculuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....

      Mahkemece davacının sebepsiz zenginleşmeye dayanarak talepte bulunduğu kabulüyle ve sebepsiz zenginleşmeye ilişkin 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden bahisle, istirdat talebinin reddine karar verilmiştir. Olayları anlatmak taraflara, uyuşmazlığın tespiti ile uyuşmazlığın çözümünde uygulanacak mevzuat hükümlerini belirlemek hakime aittir. Her ne kadar davacı sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak istirdat talebinde bulunduğunu bildirmişse de taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu, 6098 sayılı TBK'nın 146 vd... maddeler gereğince sözleşmeden kaynaklı alacaklarda zamanaşımı süresinin muacceliyet tarihinden itibaren 10 yıl olduğu anlaşılmakla, mahkemece karardaki gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır. Davalı da taraflar arasında 100 MB kullanım üzerinden 7 TL ücret ödeneceğine ilişkin davacının iddiasına açıkça itiraz etmemiş olup, taraflar arasında bu hususta uyuşmazlık bulunmamaktadır....

      Davacı Hazine vekili dilekçesi ile; 2003-2006 yılları arasında muhasebe biriminde çalışan davalıya, gümrük fazla çalışmaları nedeniyle, fazla mesai ücreti ödenmesine rağmen; genel bütçeden de fazla mesai ücreti ödendiğini iddia ederek, fazladan ödenen 2.789,33 TL’nin 12.06.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, paranın fazla çalışması karşılığında ödendiğini, haksız bir ödemenin yapılmadığını savunup, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; “…sebepsiz zenginleşme nedeniyle istirdat davasının şartları oluşmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyizi üzerine; Dairemizin, 01.02.2012 gün ve 2011/19833 E.-2012/2199 K.sayılı ilamı ile “Borçlar Kanununun 62.maddesi gereğince, borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir....

        Mahkemece, davalılar tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de, davacı tarafından açılan istirdat davası ile zamanaşımının kesildiği, davanın çalınma nedeniyle süresinde bankaya ibraz olunamayan ve istirdat davası ile davacıya iadesine karar verilen çek nedeniyle sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı olarak açılan itirazın iptali davası olduğu, dava konusu çek hamiline yazılı olup, davacının meşru hamil olduğunun ...8. Asliye Ticaret Mahkemesi kararıyla sabit olduğu, çekin keşidecisi konumunda olan davalıların haksız olarak zenginleşmediklerini isbatla yükümlü olup, bu yönde bir delil sunamadıkları çek bedelini ödemekle yükümlü oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne, ......

          Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Sebepsiz zenginleşmeden doğan talep hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak TBK'nun 82.maddesine göre iki yılın (BK'nun 66.maddesine göre bir yılın) ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Zamanaşımı süresi, hak sahibinin, mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni tam olarak öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Ondan önceki noksan bilgiler ve tahminler bu sürenin başlangıcına esas olamaz....

            zenginleşme nedeniyle talep edilebileceğini, davalının yersiz ödeme nedeniyle sebepsiz zenginleştiğini, fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 7.154,50 TL nin her bir ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın husumet yokluğundan reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, İstirdat davası ancak dosya borçlusu tarafından açılabileceğini, İSTANBUL BAM 16.HUKUK DAİRESİ 2020/1707 E - 2020/1564 K. sayılı dosyasından verilen 02.10.2020 Tarihli ilamının da, yine icra takibinde taraf olmayan 3.kişinin alacaklıya karşı açmış olduğu İstirdat Davasının reddine karar veren Yerel Mahkeme kararını onadığını, ayrıca BAM ilamında, 3.kişinin dosya borçlusuna karşı Sebepsiz Zenginleşme Davası açabileceğini, sebepsiz zenginleşme davasının alacaklıya yöneltilemeyeceğini, zira Pasif Husumet Yokluğu söz konusu olacağının vurgulandığını, davayı husumet yokluğundan reddetmesi gerekirken kabulüne karar veren yerel mahkemenin sebepsiz zenginleşmenin mahiyetine dair hukuki yorumu ve dolayısıyla davayı kabul gerekçesinin de yerinde olmadığı ve kararın bu açıdan da usul ve yasaya aykırı olduğunu, uygulanan...

            İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın husumet yokluğundan reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, İstirdat davası ancak dosya borçlusu tarafından açılabileceğini, İSTANBUL BAM 16.HUKUK DAİRESİ 2020/1707 E - 2020/1564 K. sayılı dosyasından verilen 02.10.2020 Tarihli ilamının da, yine icra takibinde taraf olmayan 3.kişinin alacaklıya karşı açmış olduğu İstirdat Davasının reddine karar veren Yerel Mahkeme kararını onadığını, ayrıca BAM ilamında, 3.kişinin dosya borçlusuna karşı Sebepsiz Zenginleşme Davası açabileceğini, sebepsiz zenginleşme davasının alacaklıya yöneltilemeyeceğini, zira Pasif Husumet Yokluğu söz konusu olacağının vurgulandığını, davayı husumet yokluğundan reddetmesi gerekirken kabulüne karar veren yerel mahkemenin sebepsiz zenginleşmenin mahiyetine dair hukuki yorumu ve dolayısıyla davayı kabul gerekçesinin de yerinde olmadığı ve kararın bu açıdan da usul ve yasaya aykırı olduğunu, uygulanan...

              İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın husumet yokluğundan reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, İstirdat davası ancak dosya borçlusu tarafından açılabileceğini, İSTANBUL BAM 16.HUKUK DAİRESİ 2020/1707 E - 2020/1564 K. sayılı dosyasından verilen 02.10.2020 Tarihli ilamının da, yine icra takibinde taraf olmayan 3.kişinin alacaklıya karşı açmış olduğu İstirdat Davasının reddine karar veren Yerel Mahkeme kararını onadığını, ayrıca BAM ilamında, 3.kişinin dosya borçlusuna karşı Sebepsiz Zenginleşme Davası açabileceğini, sebepsiz zenginleşme davasının alacaklıya yöneltilemeyeceğini, zira Pasif Husumet Yokluğu söz konusu olacağının vurgulandığını, davayı husumet yokluğundan reddetmesi gerekirken kabulüne karar veren yerel mahkemenin sebepsiz zenginleşmenin mahiyetine dair hukuki yorumu ve dolayısıyla davayı kabul gerekçesinin de yerinde olmadığı ve kararın bu açıdan da usul ve yasaya aykırı olduğunu, uygulanan...

              UYAP Entegrasyonu