Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın İİK'nun 72/6 ve 7. fıkralarında düzenlenen istirdat davası olup (1) yıllık hak düşürücü sürede açılması gerektiği, icra müdürlüğünce verilen cevapta takip konusu borcun bittiği ve en son ödemenin 25.12.2007 tarihinde yapıldığı, son ödeme tarihi ile davanın açıldığı 11.05.2009 tarihi arasında İİK'nun 75/7 maddesinde öngörülen (1) yıllık hak düşürücü süresinin geçmiş olduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan Ltd. Şti vekilince temyiz edilmiştir. Dava, icra takibinde taraf olmayan davacının hakedişleri üzerine haciz konularak tahsil edilen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak faizi ile tahsili istemine ilişkindir....

    edildiği, alınan raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla Mahkememizce dikkate alındığı, Yapılan yargılama ile davacı tarafından 26/06/2018 günü meydana gelen kaza nedeniyle karşı araçta meydana gelen hasarın davacı kusuru nispetinde tahsili konu icra takiplerine yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme teşkil ettiği iddiasına dayalı olarak davalıdan tahsili istemiyle huzurdaki davanın açıldığı, aynı kazaya ilişkin -------- yapılan yargılama ile kazada davacının kusursuz buna karşın karşı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun tespit edilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği, anılan dava dosyasında sunulu --------- raporunda yapılan kusur değerlendirmesinin somut olaya uygun olduğunun anlaşıldığı, kazada kusursuz olduğu anlaşılan davacı tarafından davalı sigorta şirketine -------- sayılı dosyalarına toplam 2.699,95-TL tutarında yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme teşkil ettiği ve huzurdaki davanın süresi içinde açıldığının anlaşıldığı, davacı tarafından...

      Bilindiği üzere, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme, bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Somut olayda ise; davalı alacaklı, takip borçlusu şirketin adresine haciz için gitmiş, bir kısım malları haczetmiş; davacı haciz mahalline gelerek kendisinin şirket yetkilisi olduğunu beyanla haciz tutanağını imza etmiştir....

        Maddesi'ne göre akdin kurulduğuna delil olmak üzere davalıya verildiğini ve paranın sebepsiz zenginleşme hükümlerince müvekkiline iade edilmesi gerektiğini belirtmişlerdir. CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir. Davalı vekilinin yasal cevap süresi dolduktan sonra dosyaya sunduğu 12/10/2021 tarihli beyan dilekçesi kapsamında davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, taraflar arasında müzakere edilen ve taslağı oluşturan sözleşmenin 11.maddesi uyarınca kapora tutarının geri talep edilemeyeceğinin kararlaştırıldığını, bu paranın cayma parası olup, sebepsiz zenginleşme yoluyla talep edilemeyeceğini savunarak hisse satış sözleşmesi taslağı sunduğu anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı açılan alacak isteminden ibarettir....

          Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanan alacak davasıdır. Sebepsiz zenginleşmeye dayanan davalarda, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın mal varlığı aleyhine çoğalması gerekir. Yani zenginleşme fakirleşmenin karşılığı olmalıdır. Başka bir anlatımla aralarında illiyet bağı olmalıdır. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının belirlenmesi gerekir. Somut olayda dosyada bulunan bilgi ve belgeler ile davaya konu taşınmazın davanın açıldığı tarih itibariyle davacının tasarrufunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Diğer bir anlatımla bu aşamada sebepsiz zenginleşme henüz oluşmamıştır....

            bulunmadığından bu konuya ilişkin ilkelerin uygulama yeri bulmayacağı ve hiçbir hukukî dayanağı olmayan hatalı ödemelerin sebepsiz zenginleşme kuralları gereği iadesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararını oy çokluğuyla bozmuştur....

              Temel ilişki bulunmaması halinde ise sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak keşideci hakkında alacak talebinde bulunması mümkündür. YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 19.01.2021 tarih ve 2020/3570 E-2021/125 K sayılı ilamında "Dava, kıymetli evrak niteliğinde bulunan ve ibraz süresi içerisinde bankaya ibraz edilmeyen çek nedeniyle alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesi uyarınca, süresinde ibraz edilmeyen çekler yönünden taraflar arasında temel ilişki bulunmaması halinde yetkili hamil sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre keşideciden alacağın tahsilini isteyebilir. Sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince sebepsiz zenginleşmediğini ispat yükümlülüğü keşidecide olup, keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamalıdır....

                Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu’nun konuya ilişkin 61 ve devamı maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

                  DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davalı sigorta şirketi, trafik kazası nedeniyle davacının murisinin sebebiyet verdiği tazminatı halefiyet ilkesi gereğince icra marifetiyle davacıdan tahsili cihetine gitmiş, davacının hesabında bulunan 23.334,79 TL haczedilmiş, davacı hasımlı olarak mirasın reddi davası ikame etmiş, davanın kabulüne karar verilmiş ve karar kesinleşmiş, bu kez davacı ödenen paranın istirdadı talebinde bulunmuştur. Sebepsiz zenginleşme, haklı bir neden olmaksızın bir kimsenin malvarlığının başka bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalmasıdır.. Sebepsiz zenginleşme, haksız olarak başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen kimsenin, bu zenginleşmeyi geri vermesi amacını taşır. Bu şekilde, hukuki değerler arasında bozulmuş olan denge yeniden tesis edilmiş olur. Sebepsiz zenginleşme TBK 77- 82. maddeleri arasında düzenlenmiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye HukukMahkemesi Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirketin elektrik abonesinin sanayi elektriği tarifesi iken 2005 yılı Nisan, Ekim, Kasım, Aralık ve Ocak 2006 aylarında gelen faturaların şantiye elektriği tarifesinden düzenlendiğini, böylece müvekkilinin 64.237.58.-YTL. fazla para ödediğini, müvekkilince yapılan itirazın süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle reddedildiğini belirterek fazladan ödenen bu miktarın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre reeskont faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu