"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dosya içerisinde bulunan 21.04.2015 havale tarihli Kadastro Müdürlüğünce Mahkemeye hitaben verilen cevaptan çekişmeli 82 parsel sayılı taşınmaz hakkında sayısallaştırma ve ölçüm yapıldığından bahsedilmiş olmakla bu işler sonucunda 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi gereğince düzeltim işlemi yapılıp yapılmadığı Kadastro Müdürlüğünden sorularak, yapılmış ise düzeltme kararı ve kararının taraflara tebliğini de açıklar şekilde düzeltme kararına esas ilgili tüm evrakların getirtilerek dosya içine konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Uygulama kadastrosu sırasında, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde çalışma alanındaki eski 1952 parsel numaralı, 740,00m² yüzölçümlü taşınmaz, yeni 256 ada 15 parsel numaralı ve 872,40 m² yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. 2. Davacı ... vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde yer alan 256 ada 15 (eski 1952) parselin Hazineye ait olduğunu; sahada yapılan güncelleme kadastrosu neticesinde 740 m2 olan alanının 726,66 m2 ye inerek azaldığını belirterek, güncelleme kadastrosunda yapılan hatanın düzeltilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalı ... vekili cevap dilekçesiyle, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. III....
Kadastro Müdürlüğünce, çekişmeli taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a. maddesi gereğince uygulama kadastrosu yapılırken pafta ve sayısallaştırma sonucu elde edilen sınırın esas alındığı kabul edilmek suretiyle hatalı değerlendirilen sınırların zemin durumuna göre 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmiştir. Davacı bu düzeltme işlemine karşı dava açmıştır....
Maddesine göre taşınmaz malikleriyle uzlaşma sağlandığı, ödemelerin yapıldığı ve taşınmazların T4 adına tescil edildiği, yörede yapılan Kadastro sayısallaştırma çalışmaları sonucu 236 parsel sayılı taşınmazın 124 ada 1 parsel olarak 7.231,93 m2, 406 parsel sayılı taşınmazın 122 ada 1 parsel olarak 22.854,37 m2 olarak 18/01/2019 tarihinde DSİ adına tam hisse ile tescil edildiği, teknik hataları düzeltme formunda “ Siirt ili, Merkez ilçesi, Yerlibahçe köyü kadastrosunun 1983 yılında 766 sayılı Tapulama Kanununa istinaden yapıldığı, söz konusu 122 ada 1, ve 124 ada 1 nolu parselde sınırlandırma, tersimat hatası ve hesap tekniğinden kaynaklanan yüzölçümü hatası bulunduğu ve söz konusu parsellerin takeometrik ölçü karnesi ve ölçü krokisinden elde edilen koordinatları ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-1 inci maddesi gereğince yapılan sayısallaştırma çalışmaları sırasında, ITRF96 datumunda 2005.00 referans epoğunda sayısal olarak elde edileni koordinatlarından hesaplanan yüzölçümü arasındaki...
Davacı Hazine temsilcisi dava dilekçesinde; uygulama kadastrosu sırasında Hazine adına kayıtlı taşınmazların yüzölçümlerinin azaldığını, eksikliğin davalılara ait taşınmazlardan kaynaklandığını ileri sürerek, dava açmıştır. Dava dosyaları birleştirilerek İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunda, tesis kadastrosu paftası ile uygulama kadastrosu paftasının çakıştırıldığı, davacı Hazine adına kayıtlı 107 ada 5 parsel sayılı taşınmazın uygulama kadastrosu sonucunda yüzölçümündeki azalmanın davalı 107 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklanmadığı, davacı Hazine adına kayıtlı 107 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise rapora ekli krokide gösterilen sınırın esas alınması gerektiği" gerekçesiyle davalılar ..., ... ve ... ......
Ne var ki somut olayda Mahkemece, dava konusu 500 parsel sayılı taşınmaz üzerinde keşif icra edilmediği halde parsel hakkında teknik rapor düzenlenmiş, tesis kadastrosu 1974 ve 1975 tarihlerinde, düzeltme işlemi ise 2016 tarihinde yapıldığı halde 2014 tarihli hava fotoğrafı üzerinde teknik bilirkişi incelemesi yapıldığı gibi bu fotoğraf üzerinden taşınmazların sabit sınırlarının bulunup bulunmadığı, düzeltme işleminin isabetli olup olmadığı hususları değil; taşınmazların imar ihya edilip edilmediği incelenmiş, yapılan sayısallaştırma işlemi sonrasında taşınmazların sınırlarında değişiklik olmasının sebebini açıklamayan, düzeltme işlemi öncesi tesis kadastrosu sınırlarının ve düzeltme işlemi sonrasındaki sınırların çakıştırıldığı harita düzenlenmeden, denetime olanak vermeyen bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle karar verilmiş olmasında isabet bulunmamaktadır. Bu tür eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz....
İli Mut İlçesi Burunköy Mahallesi çalışma alanında 3402 sayılı Kanun'un Ek-1. maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma çalışmaları sırasında, 101 ada 339 parsel sayılı taşınmaz 8.132,71 m² yüz ölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ... ... ve arkadaşları vekili, davacıların paylı maliki bulundukları 101 ada 339 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün sayısallaştırma işlemleri sırasında azalırken 101 ada 338 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün arttığını belirterek, sayısallaştırma işleminin iptali ile taşınmazının eski yüzölçümü ile tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....
Tapu yüzölçümünün eksik olduğunun tespiti 2018 yılında yapılan sayısallaştırma esnasında ortaya çıkmıştır. Bu durumda zararın ortaya çıktığı tarih sayısallaştırma işlemlerinin kesinleştiği tarihtir. Sayısallaştırma işlemi 04/12/2018 tarihinde kesinleşmekle arazi vasfındaki taşınmazın değeri 2018 yılı ilçe tarım verileri dikkate alınarak münavebeli ürün deseni oluşturularak zirai gelir metoduna göre belirlenmelidir. Karara esas alınan şekilde, herhangi bir yönteme dayalı olmayan, afaki bir biçimde taşınmazın değerinin belirlenmesi kabul edilemez. Ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporunu düzenleyen bilirkişi kurulu da çoğunluğun oluşturulması açısından tek sayıda kişilerden oluşmalıdır. Bu husus 6100 sayılı HMK'nun 267 maddesinin emredici hükmüdür. Ayrıca mahkeme gerekçesinde; mahkemece yapılan yargılama faaliyeti, alınan bilirkişi raporlarının karara esas alınma neden ve hükümde varılan sonuca nasıl ulaşıldığı konusunda doyurucu olması gerekir. Bu husus Anayasamızın 141....
Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, gerekçenin değiştirilerek davanın reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı ... ve arkadaşları vekili ile davalı ... ve müşterekleri vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kullanım Kadastrosu sonucu ... İli ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1685 parsel sayılı 288,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1657 parsel sayılı 3.721,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ve 1656 parsel sayılı 3.758,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1685 parselin ...'nun 1988 yılından beri kullanımında olduğu ve içerisindeki kagir ev kendisine ait olduğu şerhi verilerek, 1657 parselin ...'...
tarafından temyiz edilmiştir. ...nce düzenlenen 26.12.2011 tarihli “teknik hatalar düzeltme formu”nda ... 181 parsel ile ... 191 parsel sayılı taşınmazın sınırları arasında krokide (E) harfi ile gösterilen bölümde mükerrer kadastro bulunduğu, ... 191 parsel sayılı taşınmazın 32500,00 metrekare olarak tescil edildiği, ancak sayısallaştırma ve mükerrerliğin giderilmesi sonucu 31378,00 metrekare olması gerektiği belirtilmiş ve ...’nce 191 parsel sayılı taşınmazın 31378,00 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. İkinci kadastro yasağını düzenleyen 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi “Evvelce tespit, tescil veya sınırlandırma suretiyle kadastro veya tapulaması yapılmış olan yerlerin yeniden kadastrosu yapılamaz. Bu gibi yerler ikinci defa kadastroya tabi tutulmuşsa, ikinci kadastro bütün sonuçlarıyla hükümsüz sayılır ve Türk Medeni Kanunu'nun 1026. maddesine göre işlem yapılır....