Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, 4077 sayılı Kanun çerçevesinde, satın alınan maldaki ayıp iddiasına dayalı bedel indirimi istemine ilişkindir. Davacı, teslim anında tespit ve ihbar olunan bir kısım imalat hatalarını 10.830,00TL lik fatura karşılığında kendisinin tamir ettirdiğini ve bir kısım ayıpların ise halen mevcut bulunduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece, taşınmaz üzerinde keşif incelemesi yapılmış, ve keşif anında üretim hatası olduğu tespit edilen ayıpların taşınmazın değerini azalttığı ve giderilmesi için 9.060,00TL nin gerektiği tespit olunmuş, bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2021 NUMARASI : 2021/107 ESAS - 2021/398 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MAL SATIŞI KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; 07/09/2019 tarihinde davalıdan Orion koltuk takımı, Avrupa yemek ve yatak odası takımını 13.990,00 TLve 450,00 tl nakliye bedeli karşılığında satın aldığını, fakat ürünlerin ayıplı çıktığını, davalı taraf ile yapmış olduğu görüşmelerinde bir sonuç alamadığını iddia ederek, sözleşmenin iptali ile ödemiş olduğu bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüketici Mahkemesi'nin 2018/228 Esas, 2020/33 Karar sayılı ve 29/01/2020 tarihli kararı ile; " Davacının tüketici olduğu, davalı Ttnet A.Ş.den 11/04/2016 tarihinde GSM faturasına ek olarak Cep Telefonu Portföyü Kampanyası kapsamında İphone 6S plus 64 GB özelliklerine sahip cep telefonu satın aldığı, 26/10/2017 tarihinde davacının cep telefonuna Yasal Uyarı başlıklı mesaj geldiği ve satın alınan telefonun kayıt dışı olduğu, 120 gün içinde kapanacağının bildirildiği ve satın alınan yere başvurulup cihazı kaydetmesinin istenildiği ve 2018 Şubat sonunda telefonun kullanıma kapatıldığı, davacının telefonunun kapatılması nedeniyle 3.000,00 TL bedelle başka bir cihaz satın aldığı, davacının davalı şirkete satın almış olduğu ikinci telefon bedelinin tarafına iadesine yönelik yapmış olduğu ihtarın sonuçsuz kaldığı gerekçesi ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, cihaz hakkında herhangi bir servis sunumunun olmadığı, cihazın yapılan incelemesinde açılmadığı, cihazda tüketici kaynaklı...
Noterliğinin 15498 yevmiye numaralı satış sözleşmesi ile 22/07/2020 tarihinde dava konusu aracın satın alındığı, satın alındıktan bir süre sonra aracın arıza verdiği, davacının Ankara'da bulunan yetkili servise giderek aracın motorunda oluşan ayıpları giderdiği sabit olup bu konuda taraflar arasında ihtilaf da mevcut değildir. Taraflar arasındaki ihtilaf davacının aracı satın alırken ayıpları bilip bilmediği noktasında toplanmaktadır. Şüphesiz ki satıcı satış anında bilinen ayıplardan sorumlu değildir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacının sunduğu faturalar değerlendirilerek aracın ayıplı olduğu ve ayıplı hali ile ayıpsız hali arasındaki farkın bedel indirimine esas olacağı belirtilerek bu şekilde hesaplama yapılması sonucu bulunan rakam üzerinden kabul kararı verilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ekspertiz raporu değerlendirilmediği gibi bedel indirimine esas miktar da nisbi metod kullanılarak yapılmamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN KARAR ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının davalıdan satın almış olduğu mobilyaların ayıplı olup olmadığı ve süresinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı hususunda olduğu, TTK'nin 23/1-c maddesine malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcının iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmesi gerektiği, ayıp açıkça belli değilse alıcının malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğu, davalının ürünleri 19/06/2018 tarihinde teslim aldığı, malların ayıplı olduğuna dair ihtarnameyi 11/03/2019 tarihinde keşide ettiği, mahallinde yapılan keşif sonucu mobilyacı bilirkişi ......
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; araçtaki arızanın üretim hatasından kaynaklandığı ve gizli ayıplı olduğu, söz konusu arızanın tamirle dahi giderilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, ayıplı malın davacı tarafından davalılara iadesine, davacı tarafça her ne kadar aracın yenisi ile değiştirilmesi terditli talep olarak ileri sürülmüş ise de, aynı aracın temini aradan geçen yıllar itibarıyla mümkün olmadığından davacının ayıplı mala ödediği 68.640,00 TL'nin aracın iade tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava satılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak misliyle değiştirilmesi ya da bu mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin ticari faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkindir. Davacı, davalılardan ... Oto Servis Tic. Ltd. Şti.'...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/174 Esas, 2021/355 Karar Sayılı 02/06/2021 tarihli kararı aleyhine davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıdan satın alınan 34 XX 510 plakalı aracı satın alırken 220.000 km'de olduğunu ve kilometre gösterge ekranının bozuk olduğu bu yüzden kilometrenin görülmediğinin söylendiğini, yine airbag ve aküsünün iyi durumda olduğunu, amortisörlerinde sıkıntı olmadığı bilgisinin tarafına verilmesi ile aracın satın alındığını, taraflarından yaptırılan bakımlar sonucunda kilometre ekranı açılınca gerçek kilometrenin belirtildiği gibi 220.000 değil 321.500 kilometre çıktığını, airbaglerinin boş olduğunu, amortisörlerinde ciddi sıkıntı olduğunu, baskı balatanın bitik olduğu ve değişmesi gerektiğini, aracın aküsünün ekonomik ömrünün bitmiş olduğunu, aracı kullanırken sağa çekme yaptığını, motor blokunun 2 ayrı yerinde...
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hangi bilimsel ve teknik gerekçelerle araçta gizli ayıp olduğu teknik tespit ve izahlardan yoksun olduğu gibi bu konularda bir açıklık içermediğinden, rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Yetersiz araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Aralarında kimya ve makine mühendisi bulunan ve üniversitelerden seçilecek bilirkişi heyetinden rapor alınarak, boya hatasının imalat hatası olup olmadığı ve aracın bu nedenle gizli ayıplı olup olmadığı incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken; davalıların itirazları karşılanmadan eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
mümkün olmadığı gerçeği karşısında taşınmazın ayıplı olduğu ve davacı tarafından dava konusu taşınmazın satın alındığı tarihte bu ayıbın mevcut olduğu, davacının mevcut hukuki ayıbı bilerek taşınmazı satın almadıkları ve tüketici davacıların satın alma amaçlarına uygun taşınmazı kullanamayacakları hususları tartışmasızdır....
. - K A R A R - Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayanan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafından satın alınan ipliklerin gerekli kontrollerinin yapıldığı, iplikte belirlenen aşırı tüylülüğün örme sırasında herhangi bir soruna ... açmadığı veya ... açtı ise de, bu durumun davalıya bildirilmediği iplikler kumaş haline getirildikten sonra boyama aşamasında sorunların ortaya çıktığı, bu durumun davacı tarafından kabul edilebilir nitelikte olduğu, TTK.’nun 25/3. maddesi gereğince süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 07.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....