Şu halde; ... yönünden davaya konu talebin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu 2. maddesi gereği idari yargı yerinde dava vaçılması gerekmektedir. Bu nedenle, yargı yolu bakımından davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeksizin hukuki yarar yokluğundan reddi usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulmasını gerektirmiştir. 2-Davacının, davalı Adalet Bakanlığına yönelik temyiz itirazlarına gelince; 6100 sayılı HMK'nın 33. maddesi gereğince bir davada olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme görevi hakime aittir. Dava dilekçesindeki anlatımlara ve dosya kapsamına göre davacının talebi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 5. maddesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup, madde de İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davalarının, ancak idare aleyhine açılabileceği düzenlenmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan aracın müvekkilince sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, talep edilen ticari faiz taleplerinin haksız olduğunu, aleyhlerine açılan haksız ve mesnetsiz davanın usulden reddine, davacı yanın destek talebinin haksız olması nedeniyle sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedenleriyle davanın reddine, davaya konu kazanın iş kazası olması--------- tarafından bağlanan aylık gelirin peşin sermaye değerinin hazırlanacak olan tazminat hesabından düşürülmesine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Deliller Davacının ----- dosya arasına alınmıştır. Davalı sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır. ----yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE: Dava; TBK'nın 49.maddesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat (bakiye hasar bedeli) talebine ilişkindir.Kural olarak haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir.Zarar bir eksilmeyi ifade eder. Haksız fiilin borç doğurmasının sebebi doğan zararı giderme yükümlülüğünden kaynaklanır. Haksız fiil faili bu fiili ile yaratmış olduğu eksilmeyi gidermek, zarar gören kişiyi fiilden önceki durumuna getirme borcu altına girmiştir. Haksız fiil failinin borcu doğan bu zararı tazmin etmeye dayanır. Buna göre haksız fiilden doğan tazminat borcunun üst sınırını doğan zarar oluşturur. (-----) Zarar belirlenirken, uğranılan gerçek zararın dışına taşılamaz....
Dava konusu olayda, davacı tercih hakkını öncelikle bedel iadesi, olmadığı takdirde aracın yenisi ile değiştirilmesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 19.09.2006 tarihli ıslah dilekçesi ile aracın geçirmiş olduğu trafik kazası ve pertotal işlemi nedeniyle aracı iade etmesinin mümkün olmadığını bildirerek, satış bedelinden sigorta şirketinden almış olduğu tazminat miktarını mahsup ederek kalan 5.075,00 YTL'nin ödetilmesini istemiştir....
Bahse konu Bakanlık raporuna binaen İdarece yapılan hesaplamada 18 baş dişi sığıra "21.01.2019 tarihinde ödenen 89.991,00 TL'ye 02.04.2021 tarihine kadar işlemiş yasal faiziyle birlikte toplam 107.787,03 TL tutarındaki meblağ mezkûr firmadan talep edildiğini, Davalı şirketin İdarenin zarar ziyan bedeli taleplerini dikkate almadığını....
Terk hukuki sebebine dayalı davanın kabulü ile davalı kadının evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemek üzere ortak konutu terk ettiği ve geri dönmemekte haklı olduğunu ispatlayamadığının kabulü gerekir. Bu halde boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı kadın tam kusurlu olup, davacı erkeğin kusurlu kabul edilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı kadın usulüne uygun tebliğe rağmen süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Bu durumda kadının tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl ve birleşen davada, davacıların davası, davaya konu taşınmazın "belediye hizmet alanı" olarak ayrılan kısmına kamulaştırmasız olarak el atılmasından kaynaklanan tazminat davasıdır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kesinleşmeyen ilamın icra takibine konu edilmesi nedeniyle şikayet istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 03/04/2019 NUMARASI : 2016/869 ESAS 2019/286 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI ARACIN İADESİ KARAR : İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/869 Esas ve 2019/286 Karar sayılı dava dosyasından yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya, Dairemize gönderilmiş olmakla HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....