Dava, davalıdan satın alınan koltuk takımlarının ayıplı olduğu iddiası ile bedelinin davalıdan tahsili isteminden ibarettir. Mahkemece, sözleşmenin tarafının dava dışı davacının eşi olan Emin Taşgetiren olduğu, davalının husumet itirazında bulunduğu, husumetin dava şartı mahiyetinde olduğu ve resen gözetilmesi gerektiği, davacının HMK'nun 124.maddesi kapsamında herhangi bir taraf değişikliği talebi bulunmadığı, Emin Taşgetiren tarafından dava konusunun davacıya temlik edildiğine dair herhangi bir belge sunulmadığı da gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, davacı, davalıdan satın aldığı mobilyaların ayıplı olduğundan bahisle satış bedelinin iadesini istemiş, davalı ise davacının isminin faturada yazmadığını, sözleşmeyi ve ödemeyi Emin Taşgetirenin yaptığını bu nedenle davanın husumet yönünden reddini dilemişir....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davalıya yemek odası ve yatak odası satışı yapamayacaklarını, çünkü sadece koltuk takımı ürettiklerini, davacının bildirdiği tarihlerde herhangi bir ödeme yapmadığını, davacının ürünleri 1.5 seneden fazla kullandığını, ürünlerdeki deformenin tüketiciden kaynaklandığını, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir. Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "Davanın KISMEN KABULÜ ile, 11/01/2019 tarih 221603 sıra numaralı faturaya konu Özel Üretim Bade Köşe Koltuk Takımının davalıya iadesi ile birlikte davacı tarafından ödenen 12.500,00 TL'nin sözleşmeye konu ürünlerin davalıya teslim edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine, Davacının diğer mobilyaların iadesi talebinin REDDİNE," karar verilmiştir....
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler ışığında gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde, Davacı vekilince, davaya konu ürünün ayıplı olduğu, dava açılmadan davalı tarafa ihtarname gönderilerek ihbar yükümlülüğünün yerine getirildiği ileri sürülmüş ise de; davacı tarafından davalıya hitaben keşide edilen 13.02.2019 tarihli ihtarname ile dava dilekçesi içeriğinde davaya konu ürünün ayıplı olduğu belirtilmekle birlikte hangi nedenle ayıplı olduğu hususunun belirtilmediği gibi, satışa konu üründen beklenen faydanın ve ürünün sahip olması gerektiği halde sahip olmadığı özelliklerin ne olduğunun da belirtilmemiş olduğu, mahkememizce aldırılan 18/11/2020 tarihli raporunda davaya konu ürünün 0,002' lik işleme ve yüzey kalitesini sağlayacak bir takım olmadığının tespit edildiği belirtilmiş ise de; aynı raporda ifade edildiği üzere, WCGT 020102L TT9030 özelliklerindeki ....marka Kesici Uç'un kullanıcı tarafından işlenecek malzeme cinsine (alaşımına), sertliğine ve kullanılacak tezgah özellikleri...
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, dava dilekçesinde davalı .....ltd.Şti’den 1.340-TL’ye döşemelik kumaş satın aldığını, kumaşların ayıplı çıktığını ileri sürerek eldeki davayı açmış; mahkemece de bu miktar dikkate alınarak hüküm kurulmuştur. Dosya içinde bulunan ve toplamı 1.340-TL eden 3 adet faturanın incelenmesinde, davacının davalı şirketten koltuk kumaşı dışında nevresim takımı vb. başkaca malzemelerde satın aldığı anlaşılmaktadır....
Davacının, davaya konu yaptığı ayıplı malların bedeli olan 2.500.00.TL' nın iadesini talep ettiği buna göre uyuşmazlığın karar tarihi itibariyle miktar yönünden kesinlik sınırının üzerinde olması ve verilen red kararının da kesin olarak verilebilecek kararlardan olmaması nedenleriyle Mahkemece verilen temyiz talebinin reddi kararının kaldırılması gerekmiştir. 2011/9919-17797 2-Davacı,açtığı dava ile 2.500.00 TL'ye satın aldığı yatak odası takımının ayıplı olduğunu,bedel iadesi ile davalı tarafından hakkında başlatılan icra takibi dolayısıyla borçlu olmadığının tespitini istemiştir.Davacının yargılama devam ederken icra dosyasına 2.920.00 TL ödediği de dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki temel ilişki yatak odası takımı satışına ilişkin olup, 4077 Sayılı Yasa gereği davacı tüketici, davalı satıcı mobilya da mal tanımına uygun olduğundan, davaya bakmak tüketici mahkemesinin görevi içinde kalır....
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında; dava konusu edilen iki adet tekli koltuk, bir adet televizyon ve bir adet buzdolabının dosyadaki tanık beyanları ve diğer delillere göre davacının kişisel malı olduğu ve davalı tarafından götürüldüğü kanıtlandığından, bu eşyalar yönünden davanın kabulü gerekirken, reddi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. ..... SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, davacı tarafın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26.09.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi. .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değişim talebine ilişkin olup, davaya konu araca ilişkin tescil ve trafik belgeleri ile ruhsat bilgilerinden kullanım aracının ticari olduğu anlaşılmaktadır. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 19. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ş avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan satın aldığı koltuk takımında imalat kaynaklı ayıplar bulunduğunu, davalı ... A.Ş.nin bu durumu kabul edip değişim yaptığını, ancak verilen takımlarda da aynı sorunların devam ettiğini ileri sürerek ödediği 1800 TL'nin tahsilini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 1800 Tl.nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ...Ş....
Davacı, davalıdan satın aldığı ürünlerin ayıplı olduğunu, aleyhinde haksız icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, davalıya borçlu olmadığının tespitini istemiş; davalı, ayıp nedeniyle ihbarın süresinde yapılmadığını, davacının kötüniyetli olduğunu savunmuş; mahkeme ise, bilirkişiler marifetiyle ürünler üzerinde yaptırılan incelemede, ürünlerin ayıplı olduğu, söz konusu ayıpların maldan yararlanmayı engellediği ve davacının ürünlerden beklediği faydayı sağlayamadığı hususlarının tespit edildiğini, ayrıca taraflar arasındaki sözleşmelerin davalı tarafından tek taraflı olarak hazırlandığını, davacının aleyhine, satıcının lehine hükümler içerdiğini ve matbu sözleşme olduğunu, sözleşmelerin de bu haliyle geçersiz kabul edilmesi gerektiğini, bu sebeple davacının davasında haklı olduğunu benimseyerek, davanın kabulüne karar vermiştir....
O halde toplanan delillerden yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olayda, taraflar arasında koltuk alım satımına ilişkin kurulan ticari ilişkide 4 adet koltuktan 2 adedin teslim edilmemesi 2 adetin ise ayıplı olmasına dayalı verilen çekin koltuk alım satım karşılığında verilip verilmediği avans olup olmadığı, avans olarak verilmiş ise malların teslim edilmemesi ve ayıplı olması sebebiyle çeki bedelsiz kalıp kalmadığının uyuşmazlık noktası olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu çeki davalı ile aralarında bulunan sözlü anlaşma kapsamında koltuk alım satımı karşılığında çekin avans verildiğinin yukarıda açıklandığı üzere davacının yazılı ve kesin delillerle ispat yükü altında olup davacı tarafından dava konusu çekin miktarı itibariyle HMK' nın 200....