Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi tarafından satışın durdurulmasına ilişkin verilen tedbir kararının ardından tedbir kararı kaldırılarak satışın devamına karar verilmiş olsa dahi yeni bir satış günü verilmeksizin satış işlemlerine devam edilmesi sebebiyle ihalelerin feshi gerektiği, ihale konusu taşınmazlar değerinden oldukça düşük bir bedelle satıldığı, kıymet takdir raporu da tüm ilgililere tebliğ edilmediği, satış ilanında kdv oranı %18 olarak gösterildiği taşınmazlar 2 yıldan daha uzun süre şirket aktifinde bulunduğundan kdv'den muaf olacağı, İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün 2021/232 talimat sayılı dosyasından 419 adet taşınmaza ait 174 adet satışın ihaleye hazırlık işlemlerindeki noksanlıklar ve usulsüzlükler nedeniyle tarafça Küçükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2022/294 E....

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, satış ilanının iptali ile satışın durdurulması istemine ilişkindir. Her ne kadar davacı vekilince ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de; İ.İ.K 363.maddesinin 1.fıkrasında istinaf yoluna başvurma ve istinaf yoluna başvurulamayacak kararlar düzenlenmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesi tarafından satışın durdurulmasına ilişkin verilen tedbir kararının ardından tedbir kararı kaldırılarak satışın devamına karar verilmiş olsa dahi yeni bir satış günü verilmeksizin satış işlemlerine devam edilmesi sebebiyle ihalelerin feshi gerektiği, ihale konusu taşınmazlar değerinden oldukça düşük bir bedelle satıldığı, kıymet takdir raporu da tüm ilgililere tebliğ edilmediği, satış ilanında kdv oranı %18 olarak gösterildiği taşınmazlar 2 yıldan daha uzun süre şirket aktifinde bulunduğundan kdv'den muaf olacağı, İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün 2021/232 talimat sayılı dosyasından 419 adet taşınmaza ait 174 adet satışın ihaleye hazırlık işlemlerindeki noksanlıklar ve usulsüzlükler nedeniyle tarafça Küçükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2022/294 E....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece 04/04/2022 tarihli ara karar ile; davacı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldıktan sonra açılan davada İİK'nın 72/3. maddesine aykırı bir biçimde icra takibinin ve satışın durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün bulunmayıp ancak anılan maddede açıkça düzenlendiği üzere %15 teminat karşılığında icra veznesine yatan paranın alacaklı bankaya ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, çoğun içinde azın da talep edilmiş olduğu hususu dikkate alındığında İİK 72. maddesi gereği 500.000,00 TL miktarın % 15'i teminat karşılığında (75.000 TL) dava sonuçlanıncaya kadar icra dosyasına ait veznedeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı yanın dava konusu taşınmazlar üzerinde satışın durdurulması talebinin reddine, İİK 72. maddesi gereği 500.000 TL üzerinden %15 teminatın mahkememiz veznesine yatırılması halinde (75.000 TL) icra...

Buna göre, icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları kesin olup, istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....

Ancak bunun, hukuken kabul edilemez olduğunu, 4- Tüm bunlarla birlikte Yerel Mahkeme; dosyada takibin ya da satışın durdurulması yönünde alınmış bir karar bulunmadığı halde davacı şirket aleyhinde %20 tazminata hükmetmiştir. Oysa ki dosyada takibin ya da satışın durdurulması yönünde alınmış bir karar bulunmamaktadır. Dosya kapsamında alınan 14.01.2019 tarihli karar(1) teminat karşılığında yediemin değişikliğine ilişkin olup; takibin ya da satışın durdurulmasına yönelik bir karar değildir. Bu nedenle Yerel Mahkemenin, dosyada takibin ya da satışın durdurulması yönünde alınmış bir karar bulunmadığı halde davacı şirket aleyhinde %20 tazminata hükmetmesi de hukuken kabul edilemez olmuştur. Nitekim Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin, dosyamıza emsal mahiyetteki, 2014/9758 Esas 2014/12296 Karar ve 2013/22801 Esas 2014/501 Karar sayılı emsal içtihatları(2)nda; "İİK’nun 97/13....

İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/759 esas sayılı satışın durdurulması ve takibin iptali nedeniyle açtığı dava nedeniyle 30.000,00 TL teminat karşılığında takibin durdurulmasına karar verildiği, teminat olarak yatan bu paranın Genel İcra Müdürlüğünün 2019/63188 sayılı dosyasında borçlunun bir başka alacaklısı tarafından haciz konulduğu, Kayseri Genel İcra Dairesinin 14/07/2020 tarihli alacaklı vekilinin teminatın iadesine ilişkin talebinin reddine karar verildiği, borçlu tarafından yatırılan teminat ile borçlu yargılama sonucunda doğabilecek zararları karşılamak amacıyla alacaklı lehine ödeme tahahhüdü altına girmektedir. Teminat hangi iş için verilmişse ancak onun için haczedilebilir, başka bir amaçla teminatın haczi mümkün değildir....

E.sayılı yeni numarası 2019/3447 E.sayılı olan satış dosyasındaki satışın durdurulmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: "... Somut olayda sunulan belgelerden anlaşıldığı üzere ihtiyati tedbir talebi öncesi itibariyle, takip yapıldığı, hatta takibin şeklen kesinleştiği ve davacıya ait taşınmazların satış işlemine başlanıldığı tartışmasız olmakla, yukarıda anılan hükümler nedeniyle tedbiren satışın durdurulması talebinin kabulü mümkün değildir. Öte yandan davacının davaya konu bono üzerindeki imzanın kendisine ait olmakla birlikte yazı ve tarihin kendisine ait olmadığı noktasındaki iddiası önemli olmakla beraber iddianın ileri sürülüş şekli ve imzanın davacıya ait olduğunun dahi tartışmasız bulunması nedeniyle, halihazırda davacının dayanmış olduğu hakkın varlığı noktasında ve sebebi noktasında yaklaşık ispat şartı bu aşamada ayrıca oluşmamıştır....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinda ile özetle, duruşma yapılmadan karar verildiğini, satışın encümen tarafından yapıldığını, ancak bu satışın Belediye meclisi tarafından yapılması gerektiğini, dolayısıyla geçersiz olduğunu yerel mahkemenin cüzi bir miktar teminat belirlemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstem tapu iptali ve tescil istemine ilişkin asıl davada, dava konusu taşınmazın tapu kaydına konulan tedbirin kaldırılmasına ilişkinidir....

    İcra Müdürlüğünün eski numarası 2014/4902 E.sayılı yeni numarası 2019/3447 E.sayılı olan satış dosyasındaki satışın durdurulmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: "... Somut olayda sunulan belgelerden anlaşıldığı üzere ihtiyati tedbir talebi öncesi itibariyle, takip yapıldığı, hatta takibin şeklen kesinleştiği ve davacıya ait taşınmazların satış işlemine başlanıldığı tartışmasız olmakla, yukarıda anılan hükümler nedeniyle tedbiren satışın durdurulması talebinin kabulü mümkün değildir. Öte yandan davacının davaya konu bono üzerindeki imzanın kendisine ait olmakla birlikte yazı ve tarihin kendisine ait olmadığı noktasındaki iddiası önemli olmakla beraber iddianın ileri sürülüş şekli ve imzanın davacıya ait olduğunun dahi tartışmasız bulunması nedeniyle, halihazırda davacının dayanmış olduğu hakkın varlığı noktasında ve sebebi noktasında yaklaşık ispat şartı bu aşamada ayrıca oluşmamıştır....

    UYAP Entegrasyonu