Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Haciz yolu ile takiplerde kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/.... maddesi uyarınca, sıra cetveline itiraz davalarında sıra cetvelinin iptaline veya davalının sıra cetvelinden çıkarılmasına değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri de dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının karşılanmasına, artan kısım bulunması halinde davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip eda hükmü kurulmalıdır. Mahkemece eda hükmü kurulması mahkemece öncelikle davacının alacağının ... masrafları ve vekalet ücretiyle beraber davacıya ödenmesine artan para kalması halinde davalı alacaklıya ödenmesi şeklinde hüküm kurulması gerekirken, ......

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 2.7.2009 Nosu : 406-545 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı yargılama sırasında davayı kabul etmiştir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 27.07.2009 No : 57/249 Taraflar arasındaki birleşen sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davaya birleşen davalar muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı-birleşen dosyalar davalısı vekili davanın reddini istemiştir....

        Mahkemece, iddia, savunma, ve tüm dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün kural olarak davalı alacaklıda olduğu, davalının alacağının varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği, her zaman düzenlenmesi mümkün olan bono, çek, vs. gibi belgelerin alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadıkları, davalının borçludan olan alacağının varlığını ispata yönelik yeterli delil ibraz edemediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile sıra ve derece cetvelinde davalıya ayrılan paydan, davacı bankanın alacaklı olduğu miktar kadarının davacı dosyasına ödenmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 07.05.2014 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığında, 09.05.2014 olarak yazılmış olması, HMK'nın 301. maddesi uyarınca, tarafların başvurusu üzerine veya re'sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir....

          Kararı, davacılar vekili ile davalı vekili temyiz etmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2)Asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz istemine gelince; Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Sıra cetveline itiraz davaları kural olarak kendilerine para isabet eden üst sıradaki alacaklılara ya da aynı derecede hacze iştirak edilen diğer alacaklılara karşı açılabilir. Bunlar dışındaki alacaklılara karşı dava açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Hukuki yarar, dava şartıdır. Somut olayda dava dışı borçluya ait araçların satış bedelinden rehinli alacak ödendikten sonra artan satış bedelinin tamamı 1. sıra alacaklısı davalı ...’nin alacaklı olduğu ... 4....

            Çikolata A.Ş. yönünden yapılan şikayetin reddine, davalı ...Ş. bakımından ise muvazaanın varlığı kanaatine varılarak, davanın kabulü ile davalı alacaklının sıra cetvelinden çıkarılmasına, çıkarılan bu alacaklıya ayrılan payın öncelikle davacıya ödenip kalan paranın davalıya bırakılmasına karar verilmiştir. Kararı, davalı ...Ş. vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir....

              Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın, kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olması, diğer anlatımla kural olarak muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Daha önce doğan alacak, daha sonra doğan alacak için muvazaa oluşturamaz. Takip işlemlerinin hızlandırılması, İİK’nın 20. maddesi uyarınca sürelerden feragat ve haczin borçlunun beyanı üzerine konulması, tek başına muvazaayı gösteren vakıalar değildir. Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, davalı alacaklıdadır....

              İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı T4 vekili dilekçesinde özetle; sırasına itiraz edilen icra takibinde asıl alacak tutarı 65.893,00 TL olup mahkemece verilen kararın istinafa tabi olduğunu, mahkemece kesin karar verilmesi başlı başına hukuka aykırı olduğunu, usule ilişkin beyanları: davacı dava dilekçesinde maaş haciz sırasına itiraz ettiğini belirterek sıra cetveline itiraz davası açtığını, ön inceleme aşamasında da davacı, açmış olduğu davanın muvazaa sebebiyle sıra cetveline itiraz davası olduğunu belirtmiş ve ön inceleme zaptı imzalanmış, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında davacı tarafça, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı ile hareket ettikleri ileri sürülmekte olup, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, kural olarak, davalı alacaklıda olduğu açıkça ortada olduğunu, istisnai durumlarda ispat yükü yer değiştirir...

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı cevabında bedeli paylaşıma konu aracın borçlu tarafından kendisine satıldığını, bir müddet sonra geri alındığını ve arada düzenlenen sözleşme gereği satış bedelinin bir kısmının nakit olarak ödenip, kalanı için icra takibi yapılarak araç üzerine teminat maksatlı haciz konulduğunu; muvazaalı bir durum bulunmadığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili davacının alacağının da muvazaalı olduğunu; müvekkili ile borçlunun, borcun verildiği tarihte ortak olmayıp, sonradan ortak olduklarını, takibin daha sonra yapıldığını; borçlunun alacaklı vekili hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, meskeniyet iddiası ileri sürdüğünü, menfi tesbit davası açtığını, bedelsiz kalmış senedi takibe koymaktan suç duyurusunda bulunduğunu ancak bu konuda takipsizlik kararı verildiğini; davalı ile borçlu arasındaki bu işlemlerden de alacağın gerçek olduğunun anlaşıldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu