WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nedeni ile mahrum kalınan karın tespiti ve davalıdan tahsili için işbu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu beyanla taraflar arasında imzalı sözleşmeler ile ön protokol ve eklerinin feshine, müvekkili tarafından davalı tarafa yapılan ödemeler ile sözleşmenin icrası kapsamında diğer kişi ve kuruluşlara yapılan Ödemelerden dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik toplamda 773.004 TL nin temerrüt tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve müvekkiline ödenmesine, sözleşmenin davalının kusurlu eylemleri nedeniyle yerine getirilememesi nedeni ile davacının uğradığı kar kaybının belirsiz alacak davası olarak kabulü ile, bilirkişi raporu ile tespit edildiği anda arttırılmak şartı ile şimdilik 100 TL nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir....

    Davacı, davalı ile aralarında yazılı olmayan sözleşmesel ilişki bulunduğunu, bu kapsamda davalının sahip olduğu yazılım uygulaması içerisinde taşıma hizmeti verdiğini, müşterilerinin taşımasını aracı ile yaptığını, bu taşıma nedeni ile davalının tahsil ettiği taşıma ücretinden komisyon aldığını, bu hizmet nedeni ile yatırım yaptığını, davalının sözleşmeyi haksız feshettiğini, bu nedenle müspet ve menfi zarara uğradığını, bu zararının tespit ve tahsilini istemiş; davalı, davacı ile ticari ilişkide bulunan ... olduğunu, ...Ltd Şti nin davacı ile bir ilişkisi olmadığını, davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı tarafın belirsiz alacak davası açılamayacağı yönündeki itirazlarının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. Mahkememizce dosyanın Muhasebeci Bilirkişi ..., Yazılım Mühendisi Bilirkişi ..., Taşıma Sektör Bilirkişisi ...Ve Makine Mühendisi Bilirkişi ...'...

      Birleşen davada istek kalemleri; maddi zarar olarak çekilen kredilerden kaynaklı finansal zararlar, yoksun kalınan kar olarak sözleşme devam etseydi elde edilecek kar, denkleştirme tazminatı ve manevi zarara ilişkindir. Davacı taraf; taraflar arasındaki sözleşmeyi 27/07/2015 tarihli fesih yazısı ile sona erdirmiştir. Davacı taraf maddi zarar olarak çekilen kredilerden kaynaklı finansal zarar, yoksun kalınan kar, denkleştirme tazminatı ve ayrıca manevi tazminat talebinde bulunulmuş olup, sözleşmenin haklı sebeple feshedildiği iddiasına dayanılarak talepte bulunulduğu, taraflar arasındaki sözlü sözleşmenin haklı olarak feshedilip feshedilmediği hususunun belirlenmesi gerektiği, davacı, davalının ... A.Ş. ile direkt iletişime geçmiş olması nedeniyle sözleşmeyi haklı olarak feshettiğini iddia etmiş olup, ... A.Ş.'ne direkt satış yapıldığı iddia edilen tarih ile davacının haklı fesih iddiasıyla akdi feshettiği tarih arasında davalının davacıyı devre dışı bıraktığı, doğrudan ... A.Ş.'...

        Geçersiz sözleşmenin ifası istenemeyeceği gibi, feshi de dava edilemez. Bunun gibi, geçersiz sözleşmede öngörülen ceza koşulunun istenmesi buna dayanılarak kar mahrumiyeti talebinde de bulunulması da olanaksızdır. Hal böyle olunca mahkemenin davacının cezai şart, kar payı ve yoksun kalınan kar adı altındaki taleplerinin reddi yerinde olmuştur. Ne var ki, taraflar geçersiz sözleşmenin ifası aşamasında birbirlerinin mal varlıklarına artı değer kazandırmışsa bunlar sebepsiz zenginleşmeye neden olacağından karşılıklı olarak istenebilir. Davacı yüklenici davalıya ait iki ayrı parselde toplam 43.401.000.000 TL imalat yaptığını ayrıca bir kısım ihrazatın ve şantiye binasının davalının mal varlığında kaldığını iddia ettiğinden, az yukarıda vurgulanan kural uyarınca bu taleplerinin incelenerek değerlendirilmesi gerekir. Bu değerlendirmede daha önce yapılan tesbitte ortaya konan olgu ve bulguların da HUMK.nun 374. maddesince gözetileceği kuşkusuzdur....

          Geçersiz sözleşmenin ifası istenemeyeceği gibi, feshi de dava edilemez. Bunun gibi, geçersiz sözleşmede öngörülen ceza koşulunun istenmesi buna dayanılarak kar mahrumiyeti talebinde de bulunulması da olanaksızdır. Hal böyle olunca mahkemenin davacının cezai şart, kar payı ve yoksun kalınan kar adı altındaki taleplerinin reddi yerinde olmuştur. Ne var ki, taraflar geçersiz sözleşmenin ifası aşamasında birbirlerinin mal varlıklarına artı değer kazandırmışsa bunlar sebepsiz zenginleşmeye neden olacağından karşılıklı olarak istenebilir. Davacı yüklenici davalıya ait iki ayrı parselde toplam 43.401.000.000 TL imalat yaptığını ayrıca bir kısım ihrazatın ve şantiye binasının davalının mal varlığında kaldığını iddia ettiğinden, az yukarıda vurgulanan kural uyarınca bu taleplerinin incelenerek değerlendirilmesi gerekir. Bu değerlendirmede daha önce yapılan tesbitte ortaya konan olgu ve bulguların da HUMK.nun 374. maddesince gözetileceği kuşkusuzdur....

            Hal böyle olunca mahkemenin de kabulünde olduğu gibi davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğinin kabulü gerekir. Fiyat farkı ve kar kaybı alacağının tahsiline hükmedilmesinde bir isabetsizlik yok ise de davacı, sözleşmenin feshi nedeniyle ifa edilmeyen kısma ilişkin olarak kar kaybı talebinde bulunduğuna ve mahkemece bu kalem isteğin kabulüne karar verildiğine göre artık sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine karar verilemez. Davacı ifa edilmeyen bölümle ilgili olarak kar kaybı talebinde bulunmuş olmakla sözleşmeden dönme iradesini açıklamış olup mahkemece yalnızca taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekirken sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

              Sözleşmemizde feshin sonuçları ile ilgili maddelere uygun olarak gereğini yapmanızı fazlaya ilişkin her türlü haklarımızı saklı tutarak ihtar ederiz.” denilerek, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında akdedilen mezkur tek satıcılık niteliğindeki bayilik sözleşmesinin hiçbir haklı neden gösterilmeksizin davalı şirket tarafından Anayasa, TTK, TBK. ve ilgili Yargıtay İçtihatları ve Doktrindeki tüm görüşlere tamamen aykırı olarak haksız olarak feshedildiğini, sözleşmenin feshinden önce müvekkili şirkete davalı Nanoksia'nın teslim ettiği ürünlerin büyük bir kısmının ayıplı mal olduğunu, ürünler teslim edildikten sonra teslim edilen dezenfektanların mantarlaşmış olduğunun tespit edildiğini, bu hususta davalı şirket ile görüşüldüğünü ve durum ifade edilmişse de bir sonuç alınamadığını, müvekkilinin haksız fesihten dolayı zarara uğradığını, ayıplı ifa ve sözleşmeyi tek taraflı ve haksız feshinden doğan nedenlerle müvekkili şirketin uğramış olduğu menfi ve müspet zararlar, yoksun kalınan kar...

                nun 61,63 ve 6098 sayılı TBK'nun 77,79 maddeleri gereğince geçersiz sözleşme gereğince iadenin kapsamının tarafların sözleşme kapsamında aldıklarını iade ile sınırlı olduğu ayrıca yoksun kalınan karın istenemeyeceği, sözleşmenin geçersizliği nedeniyle sözlemeye bağlı fer'i koşul olan cezai şart koşulunun da geçersiz olduğu, bu nedenle istenemeyeceği, gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise, sözleşmenin iptali konusunda asıl dosyada karar verilmiş olduğundan davacıların mısır tablasının teslimi, yoksun kalınan kar ve cezai şart bedeline ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı- davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Sözleşmenin ikinci ihtarın gönderildiği 11.02.2016 tarihi itibarı ile haksız olarak fesh edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6.01 maddesine göre sözleşmenin 15 gün sonra fesh edilmiş sayılması gerektiği, bu süre içinde davacının kar mahrumiyetini isteyebileceği, bilirkişi tarafından hesaplanan kar mahrumiyetinin 12.038,00- TL olduğu anlaşılmakla, bu tutar için kabulüne karar verilmesinde bir usulsüzlük yoktur....

                  Sözleşmenin ikinci ihtarın gönderildiği 11.02.2016 tarihi itibarı ile haksız olarak fesh edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6.01 maddesine göre sözleşmenin 15 gün sonra fesh edilmiş sayılması gerektiği, bu süre içinde davacının kar mahrumiyetini isteyebileceği, bilirkişi tarafından hesaplanan kar mahrumiyetinin 12.038,00-TL olduğu anlaşılmakla, bu tutar için kabulüne karar verilmesinde bir usulsüzlük yoktur....

                    UYAP Entegrasyonu