WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı ile davalı ... arasında arsa payı karşılığı kat yapım ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin akdedildiği, davalının üzerine düşen edimleri yerine getirmeden, davacıya ait taşınmazdaki hissesini diğer davalılara sattığı, bu nedenle sözleşmenin feshi, vekaletnamenin geçersizliğinin tespiti, tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı takdirde, tazminat istemiyle dava açıldığı anlaşıldığına göre, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/06/2016 gününde oy birliği ile karar verildi....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince sözleşmenin geçersizliğinin tespiti talebinin kabulüne, alacak talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

      nin ortağı olmamasına göre, davacı .... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Ancak, davacı vekili, davalı şirketlerin emredici hükümlere tabi olan ruhsat alma ve devir işlemlerinden kurtulmak amacıyla kira sözleşmesi akdettiklerini, kira sözleşmesinin muvazaalı olarak yapılan göstermelik, paravan bir devir işlemi olduğunu iddia etmiş olup mahkemece, davacının, davalı şirketler arasındaki kira akdinin tarafı olmadığı, şirket ortağı olarak ancak yöneticiler hakkında sorumluluk davası açabileceği ancak akdin geçersizliğini isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar mahkemece davacının bu davayı açamayacağından bahisle yazılı şekilde karar tesis edilmiş ise de; taraflar muvazaalı sözleşmenin geçersizliğini ileri sürebilecekleri gibi, üçüncü kişiler de muvazaanın varlığını ve sözleşmenin geçersizliğinin tespitini ileri sürüp dava açabilirler....

        Ancak herhangi bir arsa maliki sözleşmenin geçersizliğinin tespitini talep edebilir. Sözleşme yapıldığı tarihte tüm arsa maliklerinin katılımı olmasa da arsa maliklerinin sonradan sözleşme imzalamaları halinde sözleşme geçerli hale gelebilir. Eğer sözleşme tüm arsa sahipleri tarafından imzalanmış geçerli bir sözleşme ise sözleşmenin feshi sözleşmede imzası bulunan tüm malikler tarafından talep edilebilir. Dava birlikte açılmazsa davaya muvafakatları sağlanmalı ya da davalı safında yer almaları gerekir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin olarak yapılan incelemede; Dava; alacağın temliki sözleşmesi gereğince alacağın tahsili talebi, karşı dava ise; alacağın temliki sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ve iptali talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan delillere göre; sigorta şirketi tarafından davalı/karşı davacıya bir ödeme yapılmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, temliknamenin hukuken geçerli olduğu, temlik sözleşmesinin vekalet ücreti için düzenlendiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle karşı davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davalı/karşı davacı vekili tarafından karşı dava yönünden istinaf edilmiştir....

          KARAR Asıl davada, arsa sahipleri ... ve ..., davalı yükleniciler ... ve ...’a karşı sözleşmelerin iptali ve kira tazminatının tahsili, birleşen 2008/213 Esas sayılı dosyada yüklenici ..., davalı yüklenici ... ve arsa sahiplerine karşı imalat bedelinin ve seviyesinin tespiti ve imalat bedelinin tahsili, birleşen 2019/354 Esas sayılı dosyada eser sözleşmesinin yüklenicisi, A blok yöneticileri ve bir kısım kat maliklerine karşı eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili, birleşen 2019/336 Esas sayılı dosyada yüklenici ... Tatat, arsa sahibine karşı tapu iptal tescil olmadığı taktirde dairelerin bedellerinin tazmini, 2016/433 Esas sayılı dosyada, 2019/336 Esas sayılı dosyada yüklenici ... tarafından talep edilmeyen tazminatın bakiye kısmının tahsili, birleşen 2011/361 esas sayılı dosyada ise arsa sahiplerinden ..., ..., ... ve ... tarafından yükleniciler, ..., ..., ... ile ...’a karşı sözleşmelerin feshi talebini içerir dava açılmıştır....

            Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, asıl davada, davalının davacı tarafından sunulan sözleşme eklenerek çıkarılan meşruhatlı isticvap davetiyesinin tebliğine rağmen duruşmada hazır olmadığı, böylelikle sözleşme içeriği ve altındaki imzanın davalı tarafça kabul edilmiş sayıldığı, yine davalının meşruhatlı tebligata rağmen ticari kayıt ve belgelerini sunmadığı, taraflar arasındaki güvenlik hizmeti sözleşmesi gereği davacının davalıya sağladığı hizmetin bedeli olan ve davalının yapmış olduğu ödemenin mahsubundan sonra kalan 36.335.77 TL'nin davalı tarafça ödenmediği, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın haksız olduğu, alacağın likit olduğu, birleşen davada ise, davalının temerrüdü nedeniyle sözleşmenin feshedildiği, sözleşmenin 6.01. maddesince davalının 22.782.96 TL cezai şart bedelinden sorumlu olduğu, icra takibinde hataen istenmeyen 773.10 TL hizmet bedelinin de davacıya ödenmesi gerektiği belirtilerek, asıl davanın kabulü...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, mülkiyeti kendisine ait binanın teras katının baz istasyonu olarak 1.12.1998 başlangıç tarihli, 5 yıl süreli, yıllık 1750 USDlik kira sözleşmesi ile davalıya kiraya verildiğini,30. 11. 2003 tarihinde sözleşmenin sona erdiğini,28.8.2003 tarihi itibarı ile yeni dönem kirasının tespiti için ihtarname çekildiğini, ancak anlaşamadıklarını, dengenin değişen koşullar nedeniyle kendileri aleyhine bozulduğunu ileri sürerek yeni dönem kirasının1.12.2003 tarihli dönem, olmadığı taktirde 1.12.2004 tarihli dönem için 8 000 000 000 Tl (6060 USD)olarak tespitini dilemiştir....

                GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında yapılan YLV591 sözleşme numaralı devremülk pay vaadi sözleşmesinin geçerlilik şekline aykırı olduğunu, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile bedelsiz kalan 38 adet bononun iptali ve müvekkili tarafından ödenen 300 TL peşinat ile 3.200,00 TL tutarında 22 adet ödenen senet olmak üzere toplam 3.500,00 TL'nin davalıdan alınarak müvekkiline iadesini, 11.600 TL tutarlı 38 adet senedin geçersizliğinin tespitini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Şifatur vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından sözleşme kapsamında toplam 3.495,00 TL ödeme yapıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı Kuşadası vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesi geçersizliğinin tespiti ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, dava dışı Orman İdaresi ile 19.3.1991 tarihli ve 49 yıl süreli 13 ve 33 nolu bölmelerde ağaçlandırma ve bu bölgenin imar ve ihyası için sözleşme yapıldığını, buna göre bu hakkın 3. kişiye devredilemeyeceğini, ancak eski muhtarın bu yeri 99 yıllığına davalıya devrettiğini , devrin Orman işletmesi ile yapılan sözleşmeye aykırı olduğunu, davalı ile yapılan sözleşmenin hukuki sonuç doğurmadığını belirterek davali ile yapılan 9.4.1992 tarihli sözleşme geçersizliğinin tesbiti ile, müdahalenin men'ine karar verilmesini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu