Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, görev ve yetki itirazında bulununarak, davanın usulden, ve ayrıca dava konusu sözleşmenin alacağın temlik sözleşmesi değil borcun nakdi sözleşmesi olduğunu bu nedenle borcu devralan şirketin sahip olduğu itiraz ve defiileri ileri sürebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2017/... sayılı icra takip dosyası, 24/12/2010 tarihli alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ: Dava; Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi gereğince sözleşme bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 1.İcra Müdürlüğünün 2017/......

    un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl davada davacılar, murisleri ...’in maliki olduğu 14 parsel sayılı taşınmazını mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak davalıya satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, tapu kaydının miras payları oranında iptali ile adlarına tescile olmadığı taktirde tenkise, 30/03/2009 tarihli ıslah dilekçesiyle, dava konusu taşınmazın dava tarihinden sonra 3. kişiye devri nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 30.000-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişler, birleştirilen davada davacı ... ise, dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri üzerinden 70.000-TL alacağın miras payı oranında davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, aşamalardaki beyanında ise asıl ve birleştirilen davadaki isteğinin muris muvazaasına dayalı tereke alacağının miras payı oranında tahsili olduğunu beyan etmiş, davacı ..., 17/12/2009 tarihli dilekçesiyle...

      Noterliği'nin 05.12.2008 tarihli ihtarnamesi ile sözleşmenin feshi ihbarında bulunduğunu, fesih ihbarı üzerine davalı işyerinde görev yapmak üzere istihdam edilen personelin kıdem tazminatının müvekkil tarafından ödenerek sözleşmenin 4. maddesine göre davalıya fatura edildiğini, davalının faturayı ödememesi üzerine alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu, sözleşmenin 6. maddesi uyarınca ... mahkemeleri ve icra müdürlüklerinin yetkili kılındığını belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ......

        İmar durumu, konut yapılamya müsait olmayan bir arsa ile ilgili olarak yapılan sözleşme başından itibaren geçersiz olduğundan mahkemece sözleşmenin geçersizliğinin tespitine kararı verilmesi gerekirken sözleşmenin feshine karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1 nolu bendine yer alan "Feshine" kelimesinin hükümden çıkarılarak, yerine "geçersizliğinin tespitine" kelimelerinin yazılması sureti ile HUMK'un 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir. ../.. S.2....

          Tüm bu nedenlerden ve davaya konu ihtilaf hukuki değerlendirme yapmak dışında başka bir inceleme yapılmasını gerektirmediğinden taraflar arasında düzenlenmiş olan 25/01/2019 tarihli sözleşmenin 5 ve 6. maddelerinin 6098 sayılı TBK m.237 kapsamında şekil şartına aykırı olması nedeniyle geçersizliğinin tespitine karar vermek gerekmiştir....

            Dairemizin 09.07.2021 tarih ve 2020/1297 Esas, 2021/929 Karar sayılı kararında özetle; "...Her ne kadar ilk derece mahkemesi belirtilen gerekçe ile hüküm kurmuş ise de, gerek kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçmişe etkili feshi, gerekse sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin terkini davaları nispi harca tabi davalardır. Davacı, dava açarken toplam değerini 80.000,00 TL olarak göstermiş, bunun 70.000,00 TL'sinin tazminat davası olduğu, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti veya geçmişe etkili feshi ile şerhin terkini istemine ilişkin dava değerinin 10.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır....

              Eldeki davada da yüklenici sözleşmenin geçersiz olduğunu da savunmaktadır. Kural yukarıda açıklandığı gibi olmakla beraber, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 30.09.1988 tarih, 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı ilamı gereğince tapu devrinin gerçekleştirilmesi veya yapılan imalatın seviyesinin önemli oranda olması halinde sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmesi iyiniyetli kabul edilemeyecektir. Somut olayda sözleşmenin kooperatif genel kurulunda benimsenmiş olması onun geçerli olduğunun kabulü için yeterli değildir. Dosyada yer alan tapu kayıtlarına göre yükleniciye tapu devri yapılmadığı anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında inşaatın seviyesinin tespiti için alınan bilirkişi raporu ise hatalı olup, denetime elverişli bulunmamaktadır....

                ye yetkili müdürü olduğunu, yetkili müdür olmasına rağmen şirketin tek malvarlığı olan markanın devrine dair müdüre özel bir yetki verilmediğini, yetkisini aşarak ve kötü niyetle yapılan marka devrinden 2008 tarihinde haberdar olunduğunu, haberdar olunana kadarda markayı fiilen kullanmaya devam ettiklerini ileri sürerek "...." konulu sözleşmenin yoklukla malul olduğunun tespiti ile bu markanın halihazırda davalılardan ..... adına olan tescilinin terkinine, mümkün olmadığı takdirde söz konusu sözleşmenin muvazaalı marka devri nedeniyle iptali ile tescilli markanın terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Somut olayda, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ve istirdat davası, kredi kartını kullanan davacı tüketici tarafından açılmış olduğundan, uyuşmazlığın, Tüketici Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nın 25. ve 26.) maddeleri gereğince İstanbul 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 31.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    . - K A R A R - Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin tespiti istemine ilişkin olup, yerel mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm davalı vekilince istinaf edilmiş, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi'nce, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespitine dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında Kadıköy ..... Noterliği’nin 26.07.2013 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme tarihi üzerinden 3 yıl geçmesine karşın dava konusu taşınmazlarda cins tashihi yapılamadığından bir değişiklik olmadığını, davalıya gönderilen 09.04.2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini ve yüklenicinin sözleşme gereği verilen vekâletnamelerden azledildiğini belirterek, sözleşmenin feshedildiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu