Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Perdeşen Tekstil firmasının davacı Banka ile imzaladığı Finansal Kiralama Sözleşmesinden kaynaklanan borcunu kendisine tanınan 60 günlük süreye rağmen ödememiş ve bu nedenle sözleşmenin feshedileceğine dair, Gebze 15. Noterliği’nin 29.05.2020 tarihli 09111 yevmiye no.lu ihtarnamesi ile ihtar edilmiş olmasına karşın, kiralanan makinenin dava tarihi itibariyle iade edilmediği anlaşılmakta olduğu, bu nedenle davacı bankanın “Sözleşmenin Feshinin Tespiti” ve “Finansal Kiralama konusu makinenin iadesine karar verilmesi” nin bildirildiği anlaşılmıştır....

    Mahkemece, genel yetki kuralı sözleşmenin tanzim ve ifa yeri İzmir mahkemeleri yetkili olduğundan yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak HUMK 9.maddesi gereği her dava açıldığı tarihteki davalının ikametgahı mahkemesinde açılmalıdır. Ancak HUMK 10. maddesince sözleşmeden doğan davalarda akdin ifa edileceği yer mahkemesinde açılacak davada yetkilidir. Davacının ... ilinde eczacılık faailyetini sürdürdüğü ve sözleşmenin icra edileceği yerinde ... ili olduğu dosya içerisindeki belge ve bilgilerden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca HUMK 10 maddesine göre sözleşmenin icra edileceği ... Asliye hukuk mahkemesinde dava açılabilir. Dairemizin istikrarlı uygulaması da bu yöndedir. Mahkemece işin esasına girilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı Bağ-Kur il Müdürlüğü avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, eczane sahibi olduğunu, davalı ile olan 16.05.2006 başlangıç tarihli sözleşmenin 16.01.2007 günlü yazı ile, sözleşmenin V. Bölüm 1/l maddesi uyarınca ( 3) yıl süre ile feshedildiğini, feshe dayanak 17.01.2007 günlü tutanağın sözleşmede belirlendiği şekilde usulüne uygun olarak tutulmadığını iddia ederek, fesih kararının haksız olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, görev ve yetki itirazında bulunarak davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davan dilekçesinin görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, eczane sahibi olduğunu, davalı ile olan 01.07.2007 başlangıç tarihli sözleşmenin 16.03.2008 günlü yazı ile, sözleşmenin 6.3.24 maddesi uyarınca ( 3) ay süre ile feshedildiğini, feshe dayanak alacak sahte küpürlerin fatura edildiğinin belirtildiği bunun doğru olmadığını iddia ederek, fesih kararının haksız olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ... mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile Mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi ......

          Davalı arsa sahipleri, davacının müstakil bir sözleşme olmadığı halde ek sözleşmenin feshini talep etmekte hukuki yararı bulunmadığını, davacının imara aykırı inşaat yaptığını, halen binaya iskân izni alınamadığı savunarak, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında daha önce görülüp kesinleşen davada davalı arsa sahipleri lehine kira tazminatına hükmolunduğu ve ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 2009/103 E. no'lu dosyasında davalı arsa sahiplerinin gecikme tazminatı sebebiyle açtığı davalarının derdest olduğu, asıl sözleşmenin feshinin talep edilmediği gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin ....06.2012 tarih ve 2012/1919 E., 2012/4456 K. Sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....

            Somut olayda, güvenlik görevlisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesi, davalılar arasındaki özel güvenlik alımı işine dair sözleşmenin davalı asıl işveren ... tarafından feshedilmesi sebebiyle diğer davalı alt işverence feshedilmiştir. Davalılar arasındaki özel güvenlik alımı işine dair sözleşmenin sona erdirilmesine yönelik işveren kararı işletmesel karar niteliğinde olup yukarıdaki açıklamalarda da belirtildiği üzere yerindelik denetimine tabi değildir. Dosya içeriğine göre davalılar arasındaki özel güvenlik alımı işine dair sözleşmenin sona ermesinden sonra aynı işyerinde ihaleyi kazanan firma ile davalı alt işveren arasında herhangi bir organik bağın varlığı iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda davalılar arasındaki özel güvenlik alımı işine dair sözleşmenin sona erdirilmesi nedeniyle davalı alt işveren şirketinde istihdam fazlalığının ortaya çıkması kaçınılmaz olup yargısal denetimin sadece feshin son çare olması ilkesi kapsamında yapılması gerekmektedir....

              Davalı vekili, cezai şart talebinin sözleşmenin feshi şartına bağlandığını, kendilerine ulaşmış herhangi bir fesih ihbarı bulunmadığını, sözleşme hükümlerini ihlal etmediklerini, ayrıca sözleşmedeki mümhasıran satın alma şartının 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 6/a-d maddeleri ile Rekabet Kurulu Kararına aykırı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre sözleşmeden doğan cezai şartın talep edilebilmesi için sözleşmenin feshinin gerektiği takip tarihi itibariyle karşı tarafa ulaşmış fesih bildirimi bulunmadığından ve cezai şart talep etme hakkı henüz doğmadan icra takibi yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle alacak davası hakkında Adıyaman 2.Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi sıfatıyla) ve Adıyaman İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin iptali ve fesih nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Adıyaman 2.Asliye Hukuk Mahkemesi( İş Mahkemesi sıfatıyla), yargılama sırasında ayrı bir iş mahkemesi kurulduğunu, ayrı mahkeme kurulduğu için Asliye hukuk mahkemesince iş mahkemesi sıfatıyla davaya bakılamayacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

                  - K A R A R - Davacılar vekili, davacıların murisi ile davalı yüklenici arasında 16.01.2012 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşme gereği üzerine düşen edimlerini yerine getirmediğini ve inşaatın halen temel seviyesinde olduğunu, davacılar tarafından keşide edilen fesih ihbarnamesine cevap olarak davalı yanca tanzim edilen ihtar ile de fesih beyanının kabul edildiğini ileri sürerek, sözleşmenin feshinin haklı olduğunun tespiti ile sözleşme nedeniyle davacıların uğradıkları zararın tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin yasal şekil şartına uyulmadığından geçersiz olduğunu ve geçersiz sözleşmeye dayalı olarak zarar talebinde bulunulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça 31.08.2006 tarihli fesih bildirimi ile sözleşmenin X maddesinde belirlenen 2 aylık süreye uymadan yapıldığı, bu haliyle sözleşmenin X maddesine aykırı davranıldığı, sözleşmenin II maddesi ise somut olayda uygulanmasının söz konusu olması, haksız fesih nedeniyle davalının sözleşmenin V. maddesinde belirtilen kıdem tazminatları ve yıllık ücretli izin alacaklarını ödemesi gerektiği, sözleşmede ihbar tazminatlarından bahsedilmediği için davacının ihbar tazminatlarına yönelik talebinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile takibin 15.320,85 TL üzerinden, bu bedele takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazla talebin reddine, %40 tazminat talebinin de koşulları bulunmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu