Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi E bendi uyarınca müvekkil payına düşen ve kalan %13’lik kısmın kat irtifakı şartına bağlanmış olduğunu, tüm sözleşme kapsamında müvekkilin talebi olan arsa devrinin %20 ve devam eden talebi %20’lik kısmının zorunluluk şartının irtifak tesisi olmadığı, kaldı ki sözleşme konusu hissenin sözleşme gereğince devri ile kat irtifakı kurulmak suretiyle kat irtifakı devrinin mali olarak müvekkile önemli ölçekte mali yükünün oluşacağından sözleşmenin bu şekilde tanzim edildiği, işin %85 ve üzeri kısmının tamamlandığı, bu süreçte davalı-karşı davacıların tutumunun müvekkilin işlerini bitirmesini engellediği, davalı- karşı davacıların sorumluluklarını yerine getirmeme yönünde tutumda bulundukları, davalı-karşı davacının bu sebep ve tutumuyla iş bu dava tarihi itibariyle işleri en az 6- 8 ay geciktirdiği, gecikmeye süreye davalı-karşı davacıların sebep olması nedeniyle sözleşmenin ilgili maddesi gereğince her bir daire için 600 TL aylık kira tazminatı talep haklarını saklı tuttukları, sözleşmenin...

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafları arasındaki inşaat sözleşmesi devrine dair sözleşmenin geçersizliği ve alacak istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 15.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.2.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    DAVA : Alacak (Hisse Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/12/2021 KARAR TARİHİ : 20/12/2021 GEREKÇELİ KARAR YAZIMI TARİHİ : 21/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 31/01/2020 tarihinde ... İnş. Yatırım Ltd.Şti' nin paylarının devri hususunda imzalanan protokol gereği şirketin % 70 oranındaki payının davalıya devrenin kararlaştırıldığını ve devir bedeli olarak sözleşmenin 4. Maddesi ile toplam 2.270.000 TL bedel öngörüldüğünü, Beyoğlu ......

      Ancak davacının defter sunmaması nedeniyle rapor hazırlanamamıştır. Bu nedenle de davacının hak edişleri için sözleşmenin 14'üncü maddesine göre ne kadar fatura kestiği tespit edilememiştir. Aynı konuların araştırılması için davalı taraf defterlerinde tekrar inceleme yapılmasına karar verilmiştir....

        Gerçekten de temlik sözleşmesinin konusu bir borç ilişkisinden doğmuş olan alacak ne ise odur. Az yukarda da sözü edildiği üzere davacıların istemlerinin dayanağı, alacağın temlikine ilişkin Borçlar Kanununun 162 ve devamı maddeleridir. Temlik işlemi nedeniyle alacak ve ona bağlı olan bütün yan ve öncelikli haklar devralana geçer. Yine, temlik işleminin yapıldığı ana kadar temlik sözleşmesinin dışında kalan ve işlemin tarafı olmayan (somut olayda arsa sahibi) arsa sahibi işlemin yapıldığı andan itibaren temlik işleminin tarafı olur ve arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan haklarını ona karşı (üçüncü kişiye) ileri sürer hale gelir. Şayet, temlik edilen alacağın dayanağı olan davalılar arasındaki borç ilişkisi (arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi) yüklenici bakımından bütünüyle ifa edilmemişse, üçüncü kişi yüklenicinin ifa etmediği borç miktarı kadar arsa sahibine karşı sorumludur....

          Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, sözleşmenin 35-2-c maddesinde bayiliğin devri halinde sözleşmenin kendiliğinden sona ereceğinin düzenlendiği, davacının bayiliği yürüttüğü işyerini 30/12/2008 tarihinde fiilen 3. kişiye devrettiğini, bu tarihte taraflar arasındaki sözleşmenin kendiliğinden sonra erdiğini, davalının 16/01/2009 tarihinde çektiği ihtarnamenin hüküm ve etkisinin kalmadığını, sözleşmenin ileriye etkili olarak sona erdiği ve davacının sözleşmenin sona erdiği tarih itibariyle hak kazandığı alacakları davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle asıl dava yönünden davacının hak kazandığı 2009 model ticari araç bedeli olan 30.022,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline, birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin kendiliğinden sona erdiği, davalının sözleşmenin 29. maddesine göre davacının hak kazandığı prim alacaklarını ödemekten imtina edemeyeceği ve davacının toplam 255.034,06...

            Alacak haklarının devrinin alacağın devri hükümlerine tabi kılındığı düşünülecek olursa, taahhüt edilen payın karşılığını ödeme borcunun yanında, ortaklık haklarını da içeren bedeli tam ödenmemiş payın devri işleminin de yazılı şekilde yapılması zorunluluğu söz konusudur. Dolayısıyla bedeli tam olarak ödenmemiş çıplak payın devri yazılı bir devir beyanı ile birlikte anonim ortaklığın onayının alınması ile gerçekleşir. Anonim ortaklık adına devir işlemine onay vermeye eğer ana sözleşmede farklı bir düzenleme bulunmuyorsa yönetim kurulu yetkilidir. (Sevi, Ali Murat, Anonim Ortaklıkta Payın Devri , Ankara 2012, 294 vd.)(Yargıtay 11. HD'nin 12/11/2019 tarih ve 2018/1486- 2019/7096 E-K). 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nun 499. Maddesindeki düzenlemelere göre, şirket, senede bağlanmamış pay sahiplerini pay defterine kaydeder. Ancak bunun için payın usulüne uygun olarak devredildiği ispat edilmesi gerekir....

            Çıplak payın devri genel hükümler doğrultusunda yapılır. Uygulanacak hükümler payın bedelinin tamamen ödenmiş olup olmadığı hususuna göre değişir. Bedelinin tamamı ödenmiş çıplak payın devri genel hüküm niteliğindeki alacağın temliki hükümlerine göre gerçekleşir. Alacağın temliki tasarrufi bir işlem olduğu için, bununla çıplak pay devralana geçer. Şekil olarak bedeli tam ödenmiş çıplak payın devri, payın devredildiğini içeren yazılı bir temlik beyanının devralana verilmesi ile söz konusu olur. Anonim ortaklık payı bünyesinde çeşitli alacak hakları bulundurmaktadır. İşbu alacak haklarının devredilmesi eğer pay senede bağlanmamışsa, ancak BK'da düzenlenen alacağın temliki vasıtasıyla gerçekleşebilir. Alacağın temliki de yazılı şekilde yapılır. Bedeli hiç ödenmemiş veya kısmen ödenmiş çıplak payın devrinin hukuki niteliği bedelinin tamamı ödenmiş çıplak payın devrinden faklıdır....

              İpotek senedinde teminatın konusu, ...ile ... arasındaki imzalanan sözleşme ile devri vaadedilen taşınmazın devri olup, asıl davada davalı ..., kendi taşınmazını ipotek olarak göstermiştir. Teminat konusu taşınmazın devrinin sağlanmadığı, uyuşmazlık dışıdır. Ne var ki, sözleşme gereği ödenen paraları ve yapılan masrafları, sözleşmenin tarafı olmayan ipotek borçlusunun bilmesi mümkün olmayıp, asıl davada davalı ... yönünden alacak likid olmayıp, mahkemenin bu yönde verdiği karar doğru olduğundan Dairemizce hükmün onanmasına karar verilmesi gerekirken, bozulmasına karar verilmesi doğru olmamış, Dairemizin anılan ilamı kaldırılarak, mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                Miras payının devri açılmış miras payının devri şeklinde gerçekleşebileceği gibi açılmamış miras payının devri şeklinde de gerçekleşebilir. Açılmamış miras payını devralan mirasçının sadece kendisine devredilen haklara yönelik bir alacak hakkı söz konusudur. Açılmamış miras payının devri sözleşmesi mirasçılar arasında yapılmış ise adi yazılı şekilde yapılması yeterlidir. Resmi şekil koşulu aranmaz. Mirasın açılmasından önce yapılan sözleşmelere mirasbırakanın katılması yahut izni yoksa geçerli değildir. Somut olayda taraflar arasında imzalanan 16.12.2011 tarihli sözleşme açılmış miras payının devri sözleşmesi niteliğinde olup geçerli olduğundan ve davacı tarafından sözleşmenin imzalandığı sırada iradesini sakatlayan herhangi bir durumun varlığı kanıtlanamadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu