Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmişse de miktar itibarıyla bu isteğin reddi ile, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında düzenlenen 07.10.2011 tarihli protokole istinaden başlatılan 3 adet ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    .- TL kaparo ödediğini, ancak davalının protokolün gereklerini yerine getirmediğini, protokolü ihlal edene de 10.000.- TL cezai şart ödemesi yüklendiğini, bu kapsamda davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile davalı aleyhine alacağın %20'si oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, protokolün 3 ve 4. maddelerinin gereklerini yerine getirmesi halinde davacıya hisse devri yapılacağını, asıl protokolü ihlal edenin davacı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki protokole göre hisselerin davacı tarafın protokolün 3. ve 4. maddelerindeki edimlerini ifa etmesinden sonra davacıya devredileceği, davacının edimini ifa etmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

      Merkezi protokolü imzalanarak 68 dükkandan ibaret alışveriş merkezinin iş bu 16.04.2010 tarihli protokolün V-4 maddesi uyarınca 30.09.2010 tarihinde davacıya teslim edilmesinin kararlaştırıldığını, alışveriş merkezinin kararlaştırılan tarihte teslim edilmemesi halinde protokolün 7. maddesi uyarınca davalının yoksun kalınan kira bedeli karşılık aylık net 125.000 USD ödeyeceğinin cezai şart olarak düzenlendiğini, ancak davalının taşınmazı 30.09.2010 tarihinde teslim etmediğini ve kararlaştırılan cezai şart bedelini de ödemediğini, sonuç olarak 30.09.2010 tarihinde teslim edilmesi gerekirken 2 yıla yakın bir süredir teslim edilmeyen taşınmazdan kaynaklanan 2011 Yılı Kasım ayına ait ödenmeyen 125.000 USD yoksun kalınan kira bedelinin davalıdan tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %100 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davacı itirazın iptalini istemiş, mahkemece itirazın iptali ile takibin devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir. Davacı 25.09.2013 tarihinde, protokolün 5. maddesine de dayanarak iştirak nafakası davası açmış, dava... Aile Mahkemesi' nin 2013/760 esas, 2014/509 karar sayılı ilamı ile kabul edilerek müşterek çocuk İnci lehine 650 TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2014/17939 esas, 2015/4192 karar sayılı ve 16.03.2015 tarihli kararı ile "... Boşanma davasında taraflar arasında düzenlenen protokolün 5.maddesinde İnci'nin öğrencilik sürecinde tüm eğitim masraflarının davalı baba tarafından karşılanacağının belirtildiği anlaşılmıştır. Aslolan sözleşmeye bağlılık ilkesidir. ...'nin 8. sınıf öğrencisi olup, kollejde öğrenim gördüğü, okulun yıllık ücretinin 10.557,00 TL olduğu, ayrıca 1.800,00 TL dersane giderinin olduğu anlaşılmıştır....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2021 NUMARASI : 2019/277 ESAS - 2021/275 KARAR DAVA KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ KARAR : Antalya 1....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; asıl davada, taraflar arasındaki protokole dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali, birleşen davalarda ise; protokolün uyarlanarak menfi tespit ve alacak istemlerine ilişkindir. 2....

            Aynı protokolün 6.12 maddesi; "Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczacının bu işleme karşı dava açmış olması ve açılan davanın Protokolün yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için bu Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. Ancak Kurumca tahsil edilmiş olan cezai şart ve yersiz ödeme tutarları geri ödenmez, mahsup edilmez. Bu protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şart gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz....

              Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; aciz vesikası düzenlenmediğinden dava şartı yokluğundan davanın reddine, taraflar arasında yapılan protokolün gerçek olduğunu, davacıya zarar verme kastıyla hareket edilmediğini, davalı Dekart İnşaatın Yunus Gösteri Merkezinin inşaatı kapsamındaki alacağı nedeniyle yaptığı icra takibine itirazın iptali davasında kendi şirketlerinin alacağı nedeniyle Dekart'a karşı açılan davanın birleştirildiğini, kısmi kabul ve retlerle oluşan hüküm, temyiz aşamasında kararın onanıp onanmayacağı belirsiz iken iki tarafın risk değerlendirmesi yaparak karşılıklı feragatle dayalı edimlerin yerine getirilmesine yönelik protokol olduğunu, davalı şirketler arasında yapılan usulüne uygun olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 06.12.2014 tarihli protokol ile bir kısım mal varlıklarının mülkiyetinin devrine ilişkin karma tipli bir protokol keşide edildiğini, davacının ilgili protokol gereği üzerine düşen tüm edimleri ifa ettiğini ancak davalılarca protokolün davacı lehine olan hükümlerinin ifa edilmediğini, protokolün 4. maddesi gereği Konya İli Karatay İlçesi Büyüksinan Mah. 1495 ada 22 parselde kayıtlı bağımsız bölümün mülkiyetinin davacı üzerine geçirilmesinin kararlaştırıldığını ancak bu taşınmazın kaydının halen davacı üzerine geçirilmediğini, protokolün 7. maddesinde kararlaştırılan ödemenin de yerine getirilmediğini, protokolün 8. maddesi gereğince T1 tarafından davacıya her ay 20.000,00 TL olmak üzere toplamda 100.000,00 TL ödenmesinin kararlaştırıldığını ancak protokolün bu hükmünün de uygulanmadığını...

                İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davacı banka ve davalı asıl borçlu arasında akdedilen 11/01/2022 tarihli protokol ile asıl borçlu şirketin genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borçlarının yapılandırıldığı ve borç için yeni vadeler belirlendiği, dava ve takip konusu borçların vadelerinin temerrütün ve muacceliyetin hangi halde gerçekleşeceğinin protokolün 4. maddesinde belirlendiği, yargılama sırasında protokolün ihlal edildiği hususunun iddia edilmediği, TBK. 90 ve 173. maddeleri kapsamında bozucu şart gerçekleşmediğinden kredi borçlarına ilişkin protokolün geçerliliğini koruduğu, davalı kefilin de TBK 173. maddesi kapsamında devam eden protokol hükümleri kapsamında muacceliyetin oluşmadığına dair defi ve itirazları ileri sürebileceği, sulh protokolü gereği davalı kefil yönünden de davanın konusuz kaldığı kanaatiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu