Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, dava; projeye aykırı yapıldığı bildirilen tadilat ve eklentilerin eski hale getirilmesi, verilen zararın tazmini istemine ilişkin olup, mahkemece projeye aykırılıklar neden olunan zarar bilirkişi raporu ile belirlenip, ortak alan olduğu anlaşılan bölüme davalılar tarafından yapılan müdahale tespit edilerek müdahalenin önlenmesine, eski hale getirilmesine ve zararın tazminine karar verildiğine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir, ancak mahkemece, ortak alana yapılan müdahalenin önlenmesine yönelik kurulan hükme dair karar gereğinin yerine getirilmesi için 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi gereğince uygun bir süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinin sonuna "davalıya, karar gereğinin yerine getirilmesi için 30 gün süre verilmesine" ibaresi eklenmek suretiyle hükmün...

    D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın, muris Ali Kapar ile, davacı arasında yapılan 17/10/2010 tarihli ve Zeynep Kapar'a ölünceye kadar bakma akdi nedeniyle bakım borcunun yerine getirilmesi, fakat karşı edimin yerine getirilmemiş olmasına bağlı alacak talebi olduğunu, mahsup nedeni ile bakiye alacak talep edildiğini, kararın tümüyle hukuka aykırı olduğunu, davacı ile davalıların murisi Ali Kapar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı davada Hulusi Kocatürk'ün husumet ehliyeti bulunduğunu, sözleşmede taraf olanın Siba Ltd. Şti olmadığını, bakım borçlusunun Hulusi Kocatürk olduğunu, borcun Zeynep Kapar'ın ölümüne kadar eksiksiz yerine getirildiğini, davacının Siba Ltd....

    D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın, muris Ali Kapar ile, davacı arasında yapılan 17/10/2010 tarihli ve Zeynep Kapar'a ölünceye kadar bakma akdi nedeniyle bakım borcunun yerine getirilmesi, fakat karşı edimin yerine getirilmemiş olmasına bağlı alacak talebi olduğunu, mahsup nedeni ile bakiye alacak talep edildiğini, kararın tümüyle hukuka aykırı olduğunu, davacı ile davalıların murisi Ali Kapar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı davada Hulusi Kocatürk'ün husumet ehliyeti bulunduğunu, sözleşmede taraf olanın Siba Ltd. Şti olmadığını, bakım borçlusunun Hulusi Kocatürk olduğunu, borcun Zeynep Kapar'ın ölümüne kadar eksiksiz yerine getirildiğini, davacının Siba Ltd....

    Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; taraflar arasında, davacı tarafa ait bir kısım ürünlerin Rusya'nın Moskova şehrinde yapılacak fuar alanına taşınması ve fuarın yapılmasından sonra geri Türkiye'ye getirmesi konusunda yazılı taşıma sözleşmesi yapıldığı, davalının bu taşıma sözleşmesi uyarınca ürünleri sadece Rusya gümrüğüne taşıdığı, ürünlerin Rusya gümrüğünden fuar alanına taşınması ve buradan da geri alınarak Türkiye'ye getirilmesi hususundaki edimini yerine getirmediği, davacı tarafın bu eksiklikleri başka firmalarla anlaşarak başka firmalara 8.650,00 Euro ve 2.500,00 USD ödedikleri, mahkememizce alınan bilirkişi ek raporunda her ne kadar davalı firmanın ediminin % 50'sini yerine getirdiği yönünde kanaat bildirilmiş ise de, taşıma sürecinde sadece ürünlerin Rusya gümrüğüne taşınması nedeni ile davalı tarafın ediminin % 30'unu yerine getirdiği takdir ve kanaatine varılarak bilirkişi ek raporunun bu kısmına mahkememizce itibar edilmemiştir...

      Dolayısıyla davacı taraf protokolden kaynaklı tüm yükümlülüklerini dava açıldıktan sonra da olsa yerine getirmiş olup, teminat amaçlı olarak verilen bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine dair karar vermek gerekmiştir. İş bu asıl davanın açılmasına davalı taraf sebebiyet vermediğinden, asıl davada yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. '' şeklinde gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Davacı, sözleşme gereği edimin yerine getirilmediğini ileri sürerek ödediği 10.000,00 YTL nin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı, afiş numunelerinin hazırlandığını, davacının ... vermediğini ilgilenmediğini, ancak kendilerinin sözleşme süresi boyunca bilboardları seçim için istenmesine rağmen vermeyip boş tuttuğunu, kusuru olmadığını bildirmiştir. Mahkemece, afişlerin asılmadığına, taraf tanıklarının bilboardların boş olduğunu söylediğine, afişler verilmese dahi o dönem bilboardların boş tutulması gerektiğine dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de; o dönem içinde davacının ve davalının karşılıklı olarak edimlerin yerine getirilmesi konusunda bir diğerini temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosya içerisinde bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Dolayısı ile bilboardlara davacı afişlerinin asılmamasında kusurun kime ait olduğu anlaşılamamaktadır....

        Bu hukuksal nedenle, mahkemece, uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde keşif ve inceleme yapılmalı; onaylı projesi varsa uygulanmalı bilirkişi raporu belediye başkanlığına gönderilerek inşaatın yasal hale getirilmesinin mümkün olup olmadığı sorulmalı; yasal hale getirilmesi olanaklı ise yüklendiği ediminin kapsamında olduğundan yasal hale getirilmesi için davalı yükleniciye yetki ve uygun süre verilmesi, davalı yanca belirtilen edimin yerine getirilmemesi durumunda ise, davacılara yetki ve yeterli süre verilmesi ve inşaatın yasal hale getirilmesi durumunda davacılara verilmesi gereken dairenin değeri bilirkişi kuruluna hesaplattırılarak 43.761,77 TL’den fazla olmamak üzere davalıdan alınarak davacılara verilmesi; aksi halde ise daire değerine ilişkin davanın reddedilmesi gerekmektedir....

          Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Mahkeme tarafından uzlaştırma" başlıklı 254. maddesinde yer alan; "[1] Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir. [2] Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arz etmesi halinde; sanık hakkında, 231 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez....

            İlk derece mahkemesince; dairenin teslim edilmemiş olması nedeniyle dava konusu taşınmazın eşyalarla birlikte rayiç değerinin tespiti ile tahsili talebinde bulunulmuş ise de, davalının gayrimenkul satış sözleşmesinin tarafı olmaması nedeniyle bu sözleşme gereğince edimin yerine getirilmemesi sebebine dayanarak davalıdan talepte bulunulamayacağı, davanın; vekilin sorumluluğundan doğduğu, dava dışı ... ile davacının daire karşılığında taşınmaz satış sözleşmesi imzaladıkları, dava dışı satıcının edimini yerine getirmediği, bu edimin yerine getirilmesi halinde takası üzerinde uzlaşılan dairenin satıcıya devri için davalıya vekalet verildiği, davalı vekilin sözleşmedeki edimin yerine getirilmemesine rağmen, şirketin sigortalı çalışanına satış tarihindeki gerçek değeri dikkate alındığında çok düşük bir bedelle dava konusu taşınmazı devrettiği, karşılığında kredi kullanıldığı, kredi borcunun davalı tarafından ödendiği, dairenin kiraya verildiği, kiranın davalı tarafından alındığı, davalının vekalet...

              İlk derece mahkemesince; dairenin teslim edilmemiş olması nedeniyle dava konusu taşınmazın eşyalarla birlikte rayiç değerinin tespiti ile tahsili talebinde bulunulmuş ise de, davalının gayrimenkul satış sözleşmesinin tarafı olmaması nedeniyle bu sözleşme gereğince edimin yerine getirilmemesi sebebine dayanarak davalıdan talepte bulunulamayacağı, davanın; vekilin sorumluluğundan doğduğu, dava dışı ... ile davacının daire karşılığında taşınmaz satış sözleşmesi imzaladıkları, dava dışı satıcının edimini yerine getirmediği, bu edimin yerine getirilmesi halinde takası üzerinde uzlaşılan dairenin satıcıya devri için davalıya vekalet verildiği, davalı vekilin sözleşmedeki edimin yerine getirilmemesine rağmen, şirketin sigortalı çalışanına satış tarihindeki gerçek değeri dikkate alındığında çok düşük bir bedelle dava konusu taşınmazı devrettiği, karşılığında kredi kullanıldığı, kredi borcunun davalı tarafından ödendiği, dairenin kiraya verildiği, kiranın davalı tarafından alındığı, davalının vekalet...

                UYAP Entegrasyonu