Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; Sanık ile katılan arasındaki uzlaşmanın edime bağlı olarak gerçekleştiği ve edimin ifa tarihinin de karar tarihinden önce olan 25/10/2018 ile 25/11/2018 arası olarak belirlendiği ancak hüküm tarihinde edimin yerine getirilmediği ve uzlaşmanın sağlanamadığının kabulü gerekirken mahkemece uzlaşma sağlanmış gibi düşme kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz talebi bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Şti. hakkında edimin ifasına fesat karıştırma suçundan açılan kamu davasında güvenlik tedbiri uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi yerine yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat kararları verilmesi, Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, tüzel kişi sanıkların atılı suçtan beraatine ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkartılması ve yerine “... İnş. Tur. Teks. San. Tic. Ltd. Şti. ile .... Tic. ve Sanayi Ltd....

      in beyanlarının edimin ifasına fesat karıştırma suçundan kurtulmaya yönelik olması ve ...'in arkadaşı olan tanıkların beyanlarının da görgüye dayalı olmaması ile sanık ...'...

        Ancak kat mülkiyetinden kaynaklı mimari projeye aykırılığın eski hale getirilmesi ve el atmanın önlenmesi davalarında maktu harç alınması gerekirken nisbi harca hükmedilmesi doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı vekilinin karar ve ilam harcına yönelik karar düzeltme isteğinin kabulüyle 19.10.2015 gün 2015/12528E-2015/14704K sayılı düzeltilerek onama kararının son bendinin onuncu ve onbirinci cümlesinde yer alan “sözlerinin karar dan çıkarılmak suretiyle ” ibaresinden sonra “ayrıca kat mülkiyetinden kaynaklı mimari projeye aykırılığın eski hale getirilmesi ve el atmanın önlenmesi davalarında maktu harç alınması gerektiğinden hükmün 4 ve 5 rakamlı bentlerinin tamamen çıkarılarak bunların yerine (4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken maktu 27,70 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına, 5-Davacı tarafından ödenen 161,20 TL harcın istek halinde davacıya iadesine...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/646 Esas KARAR NO : 2022/191 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 13/10/2021 KARAR TARİHİ : 09/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı ...A.Ş.’nin, Samsun ilinde uzun yıllar bayisi olarak birden fazla istasyonda faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin davalı şirketin bayisi olarak faaliyet gösterdiği dönemde, üzerine düşen edimleri ziyadesiyle yerine getirmiş olduğunu, davalı şirketin ise bayilik sözleşmesinin cari olduğu dönemde gerek sözleşme akdettiği bayilikler ve gerekse de kurmayı taahhüt ettiği yeni istasyonlara ilişkin edimlerini yerine getirmediğini, müvekkili ile davalı şirket arasında, Samsun ilinde iki adet akaryakıt istasyonu bayiliğinin aktif olduğu dönemde, " Samsun İli, ......

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/646 Esas KARAR NO : 2022/191 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 13/10/2021 KARAR TARİHİ : 09/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı ...A.Ş.’nin, Samsun ilinde uzun yıllar bayisi olarak birden fazla istasyonda faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin davalı şirketin bayisi olarak faaliyet gösterdiği dönemde, üzerine düşen edimleri ziyadesiyle yerine getirmiş olduğunu, davalı şirketin ise bayilik sözleşmesinin cari olduğu dönemde gerek sözleşme akdettiği bayilikler ve gerekse de kurmayı taahhüt ettiği yeni istasyonlara ilişkin edimlerini yerine getirmediğini, müvekkili ile davalı şirket arasında, Samsun ilinde iki adet akaryakıt istasyonu bayiliğinin aktif olduğu dönemde, " Samsun İli, ......

              Davalı, davacının protokolden önce taşınmazı dava dışı şahsa sattığını, talepte bulunamayacağını, ayrıca yıkımı yapanın Büyükşehir Belediyesi olması sebebi ile husumetin ona yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,davacının protokolden önce taşınmazı 3. şahsa sattığına aktif husumetin olmadığına ve tesisleri yıkanın BSüyükşehir Belediyesi olduğuna dayanılarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile Belediye arasında 26.10.2004 tarihli protokolün düzenlendiği, davacıya bu protokole uygun olarak verilmiş inşaat izninin olduğu ve davacının kendisine düşen edimleri yerine getirdiği tüm dosya içeriği ile sabittir.Davalı ... 26.10.2004 tarihli protokole ve davacı tarafça protokol gereğinin yerine getirilmiş olmasına rağmen; protokol gereği kendisine yüklenmiş olan edimleri yerine getirmemiş, Büyükşehir belediyesi tarafından davacının yaptığı saha ve tesislerin yıkılmasına mani olmamıştır....

                Noterliğinin 31/01/2012 tarihli yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesin’de hüküm altına alınan tüm maddeleri tek tek yerine getirdiğini, bilirkişinin raporunda belirtilen eksiklikleri kabul etmediklerini, ifaya ekli cezanın sözleşme ile üstlenilen edimin belirlenen zamanda tamamlanıp teslim edilmemesini veya sözleşmede kararlaştırılan koşullarla edimin yapılmamış olması halinde ödenmesi kabul edilen bir ceza olduğunu, edimin yüklenici tarafından sözleşme süresinden sonra gecikmeli olarak yapılması üzerine ifaya ekli cezai şartın istenebilmesi için Yasa'nın hükmünde açıkça belirtildiğini, teslim sırasında iş sahibinin cezai şart hakkını saklı tuttuğunu bildirmesi ve sözleşmeden dönülmemiş olması gerektiğini, İhtirazi kayıt beyan edilmeden edimin alınması, teslimi, ceza hakkından vazgeçilmesi niteliğinde olduğunu, tehiri icra istemlerinin kabulüne karar verilmesini, istinaf başvurularının kabulünü, yerel mahkemenin 2021/94 Esas, 2022/65 Karar sayılı...

                Hizmet akdinin unsurları, hizmetin belirli veya belirli olmayan bir zaman içinde görülmesi, hizmet akdinin konusu olan edimin işverene ait işyerinde yerine getirilmesi, edimin ifasında işveren denetimi ve gözetimi altında bulunulması, edimin ücret karşılığında yapılması ve ücretin zaman esası üzerinden saptanmasıdır. Baskın olan bilimsel ve yargısal görüşlere göre, iş sözleşmesinin ayırt edici ve belirleyici özelliği, “zaman” ile “bağımlılık” unsurlarıdır. Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü belirli veya belirsiz bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir. Bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır....

                Borçlar Yasası’nın 106/II. maddesi uyarınca “ifa yerine olumlu zararının” istenmesi durumunda, yanlar arasındaki sözleşme yürürlükte kalır; ancak vazgeçilen asıl borcun yerini “olumlu zarar” tazmini alır. Kusuru ile temerrüde düşen borçlu, Borçlar Kanunu’nun 96 ve izleyen maddeleri çerçevesinde alacaklının olumlu zararını tazminle sorumlu tutulur. Alacaklının isteyebileceği olumlu zarar tazminatının konusu “ifadaki çıkarıdır” yani sözleşmede yüklenilen edimin tümüyle yerine getirilmesi durumunda alacaklının elde edecek olduğu çıkarıdır. Somut olayda da, ek sözleşmenin (3, 4, 5,) maddeleri gereğince; davalının, (964) parselin %50 payının değeri kadar bedelle davacıların otellerine tefriş işinin yapılmasını ve artan bedelin iadesini yüklenmiş olduğuna göre, davacıların ifadaki çıkarları, (964) parselin sadece arsa olarak, dava tarihindeki serbest piyasa rayiçleri itibariyle %50 payının değeridir....

                  UYAP Entegrasyonu