Kompozit İzolatör Temini Sözleşmesi kapsamında, davacı satıcının sözleşme koşullarına uygun olarak ve zamanında edimini ifa edip etmediği, davalının gecikmeden kaynaklı kesmiş olduğu ceza faturaları ile kur farkı açıklamalı diğer faturadan kaynaklı davacı alacağından mahsubu gereken alacağının bulunup bulunmadığı, buna dayalı olarak takip tarihi itibari ile davacının varsa alacaklı olduğu miktarın belirlenmesine ilişkindir....
Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi,---- tarihli ve-------maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır." hükmü düzenlenmiştir.Öte yandan------ tarihli ----- yayımlanan -------33. maddesi hükmünde; “(1) Taraflar uzlaştırma sonunda belli bir edimin yerine getirilmesi hususunda anlaşmaya vardıkları takdirde aşağıdaki edimlerden bir ya da birkaçını veya bunların dışında belirlenen hukuka ve ahlaka uygun başka bir edimi kararlaştırabilirler: a) Fiilden kaynaklanan maddî veya manevî zararın tamamen ya da kısmen tazmin edilmesi veya eski hâle getirilmesi, b) Mağdurun veya suçtan zarar görenin haklarına halef olan üçüncü kişi ya da kişilerin maddî veya manevî zararlarının tamamen ya da kısmen tazmin edilmesi veya eski hâle getirilmesi, c) Bir kamu kurumu veya kamu yararına hizmet veren özel bir kuruluş ile yardıma muhtaç kişi ya da kişilere bağış yapmak gibi edimlerde bulunulması, ç) Mağdur, suçtan zarar gören, bunların gösterecekleri üçüncü...
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanma ilamı ile hak kazandığı evlilik soyadını kullanmasına izin kararının kaldırılmasını gerektirir haklı sebeplerden olmadığını, kötü niyetli olarak ödenmeyen nafaka ve tazminat alacaklarının tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatmasının yasal hakkı olduğunu, protokolün yerine getirilmesi için yapılan bu işlemlerin dava için gerekçe oluşturmayacağını, davacının anlaşmalı boşanmayı sağlayıp yükümlülük altına girdikten sonra kendi imkan ve yaşam standartlarını değiştirmeyip kendisinin sebep olduğu icra takibi nedeniyle dava açmasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, Amerika'da öğrenci olan müşterek kızlarının davalı ile yaşadığı konutun aboneliklerini dahi davacının kapattırdığını, davacının protokolden kaynaklanan edimlerini yerine getirebilecek mal varlığı ve ödeme gücü olmasına rağmen edimlerini yerine getirmediğini, protokol kapsamında olan alacakların tahsilini önlemek için muvazaalı devirler yaptığını, davalının evlilik...
Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 2. maddesine göre bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için bir veya daha fazla işveren nezdinde eylemli biçimde hizmet akdine dayalı çalıştığının saptanması zorunludur.Hizmet akdinin unsurları; 1-Hizmetin belirli veya belirli olmayan bir zaman içinde görülmesi, 2-Hizmet akdinin konusu olan edimin işverene ait işyerinde yerine getirilmesi 3-Edimin ifası sırasında işverenin denetim ve gözetimi altında bulunması 4-Edimin ücret karşılığında yapılması ve ücretin zaman esası üzerinden saptanmasıdır. Ücret zaman itibariyle olmayıp yapılan işe göre verildiği takdirde dahi belirli ya da belirli olmayan bir zaman için alınmış veya çalışılmış oldukça hizmet akdi yine mevcuttur. Öte yandan hizmet tesbitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılıkla yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve Dairemizin içtihatları gereğidir....
Hizmet aktinin unsurları, hizmetin belirli veya belirli olmayan bir zaman içerisinde görülmesi, hizmet aktinin konusu olan edimin işverene ait işyerinde yerine getirilmesi , edimin ifasında işverenin denetimi ve gözetimi altında bulunması, edimin ücret karşılığında yapılması ve ücretin zaman esası üzerinden saptanmasıdır.Yani hizmet akdi, ücret, bağımlılık ve zaman unsurlarını taşımalıdır. Sigortalılığın oluşumu yönünden gerekli olan zaman unsuru, iş görecek kişinin belli bir zaman dilimi içerisinde, hizmetini işverenin emrine hasretmesidir. Bu zaman dilimi günün tüm süresini kapsayabileceği gibi, günün veya haftanın belli saatlerine de hasredilebilir. Haftanın veya ayın belli gün ve saatlerinde dahi çalışma söz konusu olabilir. Sigortalı sayılabilme yönünden gerek ücretin kendisi, gerekse ödenme biçim ve yöntemi zorunlu bulunmamaktadır....
getirmesi hâlinde, davanın düşmesine karar verir. (2) Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi hâlinde; sanık hakkında, Kanunun 231 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir....