Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanma ilamı ile hak kazandığı evlilik soyadını kullanmasına izin kararının kaldırılmasını gerektirir haklı sebeplerden olmadığını, kötü niyetli olarak ödenmeyen nafaka ve tazminat alacaklarının tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatmasının yasal hakkı olduğunu, protokolün yerine getirilmesi için yapılan bu işlemlerin dava için gerekçe oluşturmayacağını, davacının anlaşmalı boşanmayı sağlayıp yükümlülük altına girdikten sonra kendi imkan ve yaşam standartlarını değiştirmeyip kendisinin sebep olduğu icra takibi nedeniyle dava açmasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, Amerika'da öğrenci olan müşterek kızlarının davalı ile yaşadığı konutun aboneliklerini dahi davacının kapattırdığını, davacının protokolden kaynaklanan edimlerini yerine getirebilecek mal varlığı ve ödeme gücü olmasına rağmen edimlerini yerine getirmediğini, protokol kapsamında olan alacakların tahsilini önlemek için muvazaalı devirler yaptığını, davalının evlilik...

    İfa bu hali ile borçlanılan edimin yerine getirilmesidir. İfanın konusu, borçlanılan edimdir. Sözleşmedeki edim yerine getirilmemişse borçlu alacaklının uğradığı zararları gidermekle yükümlüdür. Fakat bazen sözleşmedeki edimin yerine getirilmesi; edimin yok olması gibi maddi, sözleşme konusunu yapılamaz kılan hukuki bir nedenle ya da ekonomik, sosyal vs. bir olay niteliğindeki fiili bir nedenle mümkün olmayabilir. Bu durumda ifa imkansızlığı gündeme gelir. İfa imkansızlığı; edimin içeriği değişmeksizin borcun aynen yerine getirilmesinin imkansız hale gelmesi olarak açıklanabilir. Eğer ifa imkansızlığı sadece sözleşmenin tarafları bakımından değil, herkes için söz konusu ise buna objektif imkansızlık, yalnız sözleşmenin taraflarından birinin tutumundan doğmuşsa buna da subjektif imkansızlık denir. İfa imkansızlığı sözleşme yapılmadan önce var ve bu olgu herkes bakımından aynı sonucu meydana getirmekte ise BK'nın 20. maddesi gereğince sözleşme geçersizdir....

      Alacaklı davacının isteyebileceği olumlu zararının konusunu ise “ifadaki çıkar”, başka bir söyleyişle sözleşmede yüklenilen edimin tümüyle ve gereği gibi yerine getirilmesi halinde elde edeceği yararı oluşturur. Olumlu zarar tutarının belirlenmesinde, yüklenilen edimin yerine getirileceği tarih esas alınır. Yani zarar, borçlunun temerrüde düştüğü güne göre hesaplanır....

        Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, 231 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez....

          Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Mahkeme tarafından uzlaştırma" başlıklı 254. maddesinde yer alan; "(1) Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir. (2) Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; hükümlü hakkında, 231’inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez....

            Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlık protokolden kaynaklanmış olmakla dosyanın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 26.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, 231 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez....

                İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; fatura konusu mal ve hizmet ediminin davacı tarafından yerine getirilmediğini ve faturaların usulüne uygun tebliğ edilmediğini, temerrüt olmadığını, kesinleşmiş fatura borcu bulunmadığını, taraflar arasında yazılı bir hesap mutabakatı bulunmadığını,davacı tarafından yerine getirilmesi gereken edimin ifasında ayıp söz konusu olduğunu, bu bağlamda davaya cevap ve delillerinin değerlendirilmediğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, mahkemenin hatalı rapora ilişkin hüküm vendiğini,alacağın likit belirlenebilir değil ihtilaflı olduğunu, faiz talebinin yerinde olmadığını, icra inkâr tazminatına hükmedilemeyeceğini,kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile cari hesap alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itiraz üzerine İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davasıdır....

                  Davalı vekili, protokolün, dava dışı 3. kişilerin davacıyı ibra etmeleri şartına bağlı olduğunu, bu şartın gerçekleşmemesi sebebiyle müvekkilinin protokolden kaynaklı bir borcunun bulumadığını, davacının protokol uyarınca bulması gereken sopsorları temin etmediğini, filmin müvekkiline teslim edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre bilikişi raporunun aksine davalının edimini yerine getirebilmesi için filmi teslim almış olması gerektiği, davacının filmi davalıya teslim ettiğini ispatlayamadığı, davalının protokolü düzenlemesindeki gayeye ulaşamaması sebebiyle üstlendiği sorumlulukları yerine getirmesinin kendisinden beklenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

                    Usulüne uygun taraf teşkili sağlanmış tensip aşamasında taraf delilleri getirtilmiştir. ------ yer olmadığı ---- raporları incelendiğinde davacının davalı ---- anlaşılmıştır. 5271 sayılı CMK' nın 253/17. bendinde; "----- --- dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak-- muhafaza eder. " CMK' nın 253/19. bendine göre ise “ Uzlaşma sonucunda şüphelinin -- halinde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması,--- maddedeki şartlar aranmaksızın, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilir. Erteleme süresince zamanaşımı işlemez. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, 171 inci maddenin dördüncü fıkrasındaki şart aranmaksızın, kamu davası açılır....

                      UYAP Entegrasyonu