Maddesine göre "Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi hâlinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi hâlinde; sanık hakkında, Kanunun 231 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmesi hâlinde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak davanın düşmesine karar verilir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi hâlinde, mahkeme tarafından, Kanun’un 231. maddesinin on birinci fıkrasındaki şartlar aranmaksızın hüküm açıklanır."...
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 05.08.2017 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin "Kovuşturma evresinde uzlaşmanın hukukî sonuçları" başlıklı 27. maddesinin "(1) Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi hâlinde, davanın düşmesine karar verir. (2) Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arz etmesi hâlinde; sanık hakkında, Kanunun 231 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir....
Ancak; 05/08/2017 tarihinde Resmi Gazate'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakamesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin "Kovuşturma evresinde uzlaşmanın hukuki sonuçları" başlıklı 27 maddesinin " (1) Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi hâlinde, davanın düşmesine karar verir.(2) Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi hâlinde; sanık hakkında, Kanunun 231 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir....
Ancak; 05/08/2017 tarihinde Resmi Gazate'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakamesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin "Kovuşturma evresinde uzlaşmanın hukuki sonuçları" başlıklı 27 maddesinin " (1) Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi hâlinde, davanın düşmesine karar verir.(2) Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi hâlinde; sanık hakkında, Kanunun 231 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir....
Bankası vasıtasıyla yapıldığını, o tarihten sonra başkaca bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin tüm hak ve alacakları baki kalmak kaydıyla protokolden kaynaklı vekalet ücret alacağı için şimdilik 20.000,00 TL'nin protokol tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedilmesini istemiştir. Davalılar, faks belgeyi kabul etmediklerini, bu belgedeki imzalarında kendilerine ait olmadığını, yapılan ödemenin de azilden önceki vekalet ücret alacağına ilişkin olduğunu, haklı nedenle davacıyı azlettiklerini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, azilden sonra davalılarla vekalet ücret alacağının ödenmesine yönelik mutabakata vardıklarını iddia ederek protokolden kaynaklı vekalet ücret alacağının tahsilini istemiş, yargılama aşamasında da açıkça azil hükümlerine dayanmadığını belirtmiştir....
Noterliğinin ihtarnamesi keşide edilerek protokolden doğan edimlerin yerine getirilmesinin aksi takdirde sözleşmeden dönüleceğinin bildirildiğini, karşı tarafın protokolden doğan edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle aracın devrinin verilmediğini ileri sürerek davanın reddini istemiş, karşı dava yönünden ise; davacıların kusurlu olarak protokolün feshine sebep olduklarını ileri sürerek protokolde kararlaştırılmış olan cezai şart bedelinin şimdilik 5.000 TL.si, ödenen vergi borçları için şimdilik 1.000 TL., yoksun kalınan kar için şimdilik 1.000 TL. ve müspet ve menfi bilimum zararlar için şimdilik 1.000 TL. olmak üzere fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak toplam 8.000 TL. maddi ve 5.000 TL. manevi tazminatın davacılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ın ise edimin ifasına fesat karıştırdığı iddiası ile haklarında kamu davası açıldığı, Kamu görevlisi olan sanıkların, hizmet niteliğindeki edimin, ihale kararında veya sözleşmede belirtilen şartlara göre verilmemesine veya eksik verilmesine rağmen verilmiş gibi kabul etme şeklindeki eylemlerinin sübutu halinde edimin ifasına fesat karıştırma, edimin yerine getirilmesi aşamasında gerekli kontrolleri yapmama, istihkakları hatalı olarak düzenleme şeklindeki eylemlerinin ise görevi kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 236. maddesinde edimin ifasına fesat karıştırma halleri yasa koyucu tarafından tahdidi olarak sayılmış olup, maddede sayılan seçimlik hareketlerin ya da faillik durumunun genişletilmesinin anılan Yasanın 2....
Belediyesinin muhtelif mahallelerinde tretuvar ve yol yapım işi ihaleleri ile ilgili olarak kesin kabul komisyonu üyesi olarak görev yapan sanıklar ..., ... , ..., ..., ... ve ... ile söz konusu imalatları gerçekleştiren firma yetkilisi ve çalışanı olan sanıklar ..., ... ve ... haklarında edimin ifasına fesat karıştırma, anılan işlerde yapı denetim görevlisi olarak görev alan sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında ise görevi kötüye kullanma suçlarından kamu davaları açılmış ise de; edimin ifası sürecinde görev alan kamu görevlilerinin eylemlerinin ölçümleme kriterleri sebebiyle hesaplama hatasından kaynaklı ve kabul edilebilir sınırlar içerisinde olduğu yönündeki oluşa uygun mahkeme kabulü ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında, kamu görevlileri olan sanıklar ile yapı denetim görevlisi olan sanıklara isnat edilen eylemlerin sübutu halinde bir bütün olarak 5237 sayılı TCK'nın 257. maddesi kapsamında görevi kötüye kullanma, kamu görevlisi olmayan diğer sanıklara atılı eylemlerin ise...
Bilindiği üzere ifa yerine geçen olumlu zararın istenmesi durumunda, yanlar arasındaki sözleşme yürürlükte kalır, ancak alacaklı sözleşmenin aynen yerine getirilmesi isteminden derhal vazgeçtiğini borçluya bildirerek onun yerine olumlu zararının ödetilmesini ister ve kusuru ile temerrüde düşen borçlu da BK’nın 96 ve devamında yer alan maddeler gereğince alacaklının olumlu zararını tazminle sorumlu tutulur. Burada alacaklının isteyebileceği olumlu zararının konusu ifadaki çıkarı, yani sözleşmede yüklenilen edimin tümüyle yerine getirilmesi halinde elde edeceği yarardır. Olumlu zarar tutarının tesbitinde ise yüklenilen edimin yerine getirilmesi gereken tarih esas alınır. Başka bir anlatımla zarar, borçlunun temerrüde düştüğü güne göre hesaplanır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Uzlaşma nedeniyle davanın düşürülmesi Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içerisindeki 29/09/2017 tarihli uzlaştırma raporunda, katılanın, çalınan cep telefonun bedeli olarak 600,00 TL parayı sanığın ödemesi halinde uzlaşacağını beyan ettiği, sanığın da talep edilen 600,00 TL'yi en geç 15/10/2017 tarihine kadar katılana ödemeyi kabul ettiği ve bu şekilde taraflar arasında uzlaşmanın sağlandığının belirtildiği, 5271 sayılı CMK'nın 254/2. maddesinde ise, edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arz etmesi halinde, sanık hakkında aynı Kanun'un 231. maddesindeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verileceği ve uzlaşma gereklerinin yerine getirilmemesi halinde ise hükmün açıklanacağının öngörüldüğü, somut olayda da, edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılmış olduğu gözetilmeksizin ve katılandan edimin yerine...