WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilince yapılan pazarlıkla satışta davalının ihaleleri kazandığını ancak ihale bedellerini ödemediğini, kurumca yapılan ikinci ihale sonucunda ihaleyi kazananın ihale bedelini ödediğini belirterek iki ihale bedeli arasında meydana gelen toplam 4.854,01 TL.'nin reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davacının dayandığı ve ihale dosyasında yer alan yapacak orman emvali için vadeli açık ihale satış şartnamesinin; davalı tarafından imzalanmadığı, pazarlıkla satış yapılırken kendisine tebliğ edilmediği, davalının imzalamadığı ve davalıya tebliğ edilmeyerek içerisindeki hükümleri bilmediği şartname hükümlerinden davalının sorumlu tutulamayacağı, davacının şartname hükümlerine göre zararlarını davalıdan talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Ancak; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, dava konusu taşınmaz hakkında kamulaştırma kararı alındığı, taşınmaz malikinin ölü olduğunun belirtildiği, veraset ilamının dosya içerisinde bulunmadığı, mirasçı olduğu belirtilen dava dosyası davalısı .... a pazarlıkla satın alma görüşmesi tebligatının yapıldığı, görüşmenin yapılamadığı, başkaca bir mirasçı olup olmadığının araştırılmadığı ve tebligat yapılmadığı, davacının davayı yalnız ... hakkında açtığı ve diğer mirasçıların davaya dahil edilmesi için mahkemeden veraset ilamı alınması hususunda yetki verilmesini istediği, mahkemece mirasçıların araştırılmadığı ve pazarlıkla satın alma görüşmesi için davet edilmedikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, tapu kayıt malikinin ölü olup olmadığı araştırılıp, ölü ise davalı ... Durukan'ın mirasçı ./.. .......

      e devrettiğini, yapılan satışın muvazaalı olduğunu, ... adına kayıtlı 24/40 hissenin iptali ile davacı adına tescilini dava ve talep etmiştir. Davalılar vekili, davalı ...'ın dava dışı paydaşlardan satın aldığı hisselerin bedelini ödeyemediği için taşınmazdaki payını dava konusu 7 parsel sayılı taşınmazda paydaş olan diğer davalı ...'e sattığını, satışın muvazaalı olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne davalı ... adına kayıtlı olan 24/40 payın tapusunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir....

        İcra Müdürlüğünün 2019/16386 esas sayılı dosyasından verildiğinden bu nedenle satışın iptali talebinin de esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra hukuk mahkemesinden istenebileceğinden ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

        Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. TMK’nin 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 Esas, 470 Karar sayılı kararı da bu doğrultudadır. Somut uyuşmazlıkta; satış işlemi, satıcı veya alıcı tarafından noter aracılığı ile davacıya bildirilmemiş olup bu nedenle davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır....

          Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. TMK’nın 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak ... iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararı da bu doğrultudadır. Somut olayda; davalının dava konusu taşınmazda pay satın aldığı tarih 26.04.2012, davacının dava açma tarihi ise 12.05.2014'tür. Dosya kapsamında davacıya yapılmış bir ihtar bulunmadığı, TMK 733. Maddesinde belirlenen iki yıllık hak düşürücü sürenin de dolduğu anlaşılmaktadır....

            Bankası A.Ş. tarafından davacı aleyhine açılan Tasarrufun İptali davası hükme esas alınmış ise de ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/364 Esas sayılı ... Bankası A.Ş. tarafından ... Tic. Ltd. Şti. vs. aleyhine açılan Tasarrufun İptali davasında davalılar vekilinin satışın gerçek satış olduğuna ilişkin hiçbir dilekçe ve beyanı mevcut değildir. Davalılar vekili Av. ...'ın 07/11/2007 tarihli cevap dilekçesi davada hak düşürücü sürenin gerçekleştiğine ve esasa ilişkin beyanda bulunma haklarının saklı tutulmasına ilişkindir. Mahkemece de, Tasarrufun İptali davasında hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karar Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle kesinleşmiştir. Görüldüğü üzere, Tasarrufun İptali davasında, mahkemece satışın gerçek olduğu hiçbir şekilde tartışılmadığı gibi bu husus mahkemece hükme de esas alınmamıştır....

              Fıkrasında "İdare, kıymet takdir komisyonunca tespit edilen tahmini bedeli belirtmeksizin, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmaz mal, kaynak veya bunların üzerindeki irtifak haklarının bedelinin peşin veya bu Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılıyor ise, bu fıkradaki usullere göre taksitle ödenmesi suretiyle ve pazarlıkla satın almak veya idareye ait bir başka taşınmaz malla trampa yoluyla devralmak istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike bildirir." hükümlerine yer verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davalıya uzlaşma konusunda yöntemine uygun çağrı yapılmadığı gibi anlaşmazlık tutanağı da düzenlenmediği, bu şekilde pazarlıkla satın alma usulü uygulanmadan dava açıldığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

                Fıkrasının dördüncü cümlesinin bir kısmının iptali yönünden HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı idare vekilinin tüm, davalının ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki; Kamulaştırma Kanunu'nun 8. Maddesinin 1. Fıkrasında "İdarelerin, bu Kanuna göre, tapuda kayıtlı olan taşınmaz mallar hakkında yapacağı kamulaştırmalarda satın alma usulünü öncelikle uygulamaları esastır." ve 4. Fıkrasında "İdare, kıymet takdir komisyonunca tespit edilen tahmini bedeli belirtmeksizin, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmaz mal, kaynak veya bunların üzerindeki irtifak haklarının bedelinin peşin veya bu Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılıyor ise, bu fıkradaki usullere göre taksitle ödenmesi suretiyle ve pazarlıkla satın almak veya idareye ait bir başka taşınmaz malla trampa yoluyla devralmak istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike bildirir." hükümlerine yer verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı satışın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili davalı ...'in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında icra takibi yaptıklarını, ancak borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait traktörü babası olan diğer davalıya sattığını öne sürerek yapılan satışın iptali ile borçlu davalı ... adına tescilini talep etmiştir. Davalı ... davanın reddini savunmuş, diğer davalı cevap vermemiştir. Mahkemece satışın muvazaalı olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu