Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a bedelsiz olarak devredildiğini, %26 oranında hissenin ve hisse devir sözleşmesinin şekil, ehliyet, muvazaa bakımından geçersizliğine hükmedilerek, davacının miras payı oranında yada saklı payı oranında iptali ve davacı adına pay defterine ve ticaret sicil kayıtlarına tescilinin istendiğini, aksi taktide ve hisse devrinin geçerli kabul edilmesi halinde TMK 669/2.madde gereği denkleştirilmesinin talep edildiği, mirasta iade ve denkleştirme uyarınca, davacının miras payı yada saklı payı oranında şirket hisselerinin davacıya iade edilmesinin istendiğini, davalı adına olan kaydın iptali ile davacının miras payı yada saklı payı oranında davacının adına pay defterine ve ticaret sicili kayıtlarına tescilinin istendiğini, aksi taktirde şirket hisselerinin, davacının miras payına yada saklı payına denk gelen kısmının, denkleştirmenin yapıldığı andaki güncel değerinin faiz ile birlikte davacıya ödenmesinin talep edildiği, aksi taktirde murisin yapmış olduğu hisse devrinin tenkisinin istendiğini,...

    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, bozma kararı ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu edilen pay devrine ilişkin noter senedinin mülga 6762 sayılı Kanun döneminde düzenlenmiş olduğu, böylece bu pay devrine bu yasanın uygulanmasının zorunlu olduğu, pay devrinin geçerli olabilmesi için mülga 6762 sayılı yasadaki gerekli koşulların yerine getirilmediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 11/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      e devrettiğini, ancak buna ilişkin tescilin davalı tarafından yerine getirilmediğini, müvekkilinin TTK'nın 520. maddesindeki şirket devri şartlarını yerine getirdiğini ancak şirket merkezinin kapalı, şirketin gerçek sahibinin kayıp olması, yetkili temsilcinin sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle pay defterini bulamadığını, bu nedenle hisse devrinin tescil ve ilanı için ticaret sicili müdürlüğüne yaptığı müracaatların sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, davalı şirketteki hissesini davalı ...'e devrettiğinin ve devir nedeniyle bu tarihten itibaren şirketle ilgisinin kalmadığının, hissesinin ... tarafından alındığının ve bu kişinin müdür olarak atandığının tespiti ile tespiti yapılacak bu hususların ticaret siciline tescil ve ilanına karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının pay devri hususunda ortaklar genel kuruluna başvurması, ortaklar genel kurulunun pay devrini onaylaması, (diğer ortak .....'...

        DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACILAR : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) DAVA TARİHİ : 05/11/2023 KARAR TARİHİ : 06/11/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili, Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinde açmış oldukları tescil talepli ... esas sayılı dosyanın ...tarihli duruşmasında verilen ara karar gereği "1-Davacı vekiline pay devri talep edilen ...Ltd. Şti.'...

          Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı ve dosya kapsamına göre, dava konusu payın 08.03.2002 tarihli pay devir sözleşmesiyle ... tarafından dava dışı ... ...’ye devredildiğinden pay devrinden sonra devredenin aynı payı 28.04.2002 tarihinde ...’in payı ile takasının geçersiz olduğu, yönetim kurulu karar defterindeki 28.04.2002 tarihinin, 28.02.2002 olarak tahrif edildiğinin anlaşıldığı, takas sonucu payı devraldığı ileri sürülen ...’in devir aldığı payı ...'e, onun da davalı ...a devrettiği, ...’in ... ...’ye yaptığı devrin geçerli olduğu, aynı payın devir sonrası başka kişilere devrinin ise geçersiz olduğu, davalı ...’in taşınmazı tapudan değil, pay devri suretiyle edinmesi nedeniyle tapu siciline güven ilkesinden yararlanamayacağı, davacının kişisel hakkının davalı ...’ın kişisel hakkından önce doğması nedeniyle davacının kazanımının korunması gerektiği, asıl ve birleştirilen ... 6....

            Esasen, devir yükümlülüğü altına giren davalının, devir borcu altına girdiği paydan fazla payının bulunduğu, pay devrinin gerçekleştirildiği, sözleşmedeki aksine hükme rağmen pay devrinin şirket defterlerine kayıt edilerek davacının ortaklığının şirketçe benimsendiği, gerçek pay adedi ile sözleşmede yazılı olan pay adedi arasındaki farkın, davacının iradesinin sakatlanması amacıyla kullanıldığına ilişkin bir kanıt sunulmadığı gibi sözleşmenin kuruluşu aşamasında davalının kendisini hakim ortak olarak tanıtarak davacıyı hataya düşürdüğüne ilişkin kanıt bulunmadığı anlaşıldığından davacının bu yöne ilişkin istinaf başvuru nedeni yerinde görülmemiştir.Tarafların beyanları ve bilirkişinin şirket kayıtlarında yaptığı inceleme sonucu düzenlediği rapordan, dava dışı şirkete ait devir edilen payların nama yazılı pay senedi olduğu anlaşılmıştır....

              den alınan ... tarihli bilirkişi raporunda özetle; davanın, tazminata ilişkin olduğu, taraflar arasında limited şirket hisse devrinin inançlı işlem olarak kabulü halinde bu hususun ispatlanması gerektiği, taraflar arasında limited şirket hisse devrinin satış işlemi olarak kabulü halinde kanuni koşullar çerçevesinde işlemin gerçekleşmediği, bu durumda pay devrinin gerçekleşmediği dolayısıyla sebepsiz zenginleşme yoluna başvurulabileceği bildirmiştir. Dava, taraflar arasında akdedilen pay devrine dair sözleşmeden kaynaklı tazminat davasıdır. Mahkememizce yapılan yargılama sonunda tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, somut olayda davacı ile davalı kardeş oldukları ve her iki tarafında ... Makine Ve İnşaat Ltd. Şti. ile ... Tasarım Makine San. Tic. Ltd....

                Noterliği'nde 05/10/2007 tarih ve 30137 yevmiye numaralı işlemle gerçekleştiğini, bu pay devrinin davalı şirket ortaklarının kötü niyetinden dolayı hala tescil ve ilan edilmediğini ileri sürerek, pay devir sözleşmesinin Torbalı Ticaret Sicil Müdürlüğü'nde tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile, davacının davalı şirket ortaklarından ...'ın 1 adet payını, Vedat Karataş'ın ise 14 payından 3 adetini satın ve devraldığının tespiti ile, pay devrinin davalı şirket pay defterine kaydı ile tescil ve ilanına dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur. Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....

                  Maddesinde "Hisselerin Devri" alt başlıklı bendinde "pay defterine kayıtlı ortakların, pay çoğunluğunun onayı alınmaksızın pay devri yapılamaz." hükmü ile pay devrini zorlaştıran hüküm düzenlenmiş ise de, ilgili maddenin 6103 sayılı kanunun 28/7 fıkrası gereğince nama yazılı payların devri hususundaki düzenleme karşısında kanuna aykırı olması sebebiyle geçersiz olduğu, bu hali ile 26/07/2019 tarihli hisse devir sözleşmesindeki nama yazılı pay devrinin geçerli olduğu tespit edilmekle davanın kabulüne ..." davanın kabulü ile davacı adına devredilen 100.000 TL nominal değerli hissenin şirket defterine kaydedilmesi ile şirket ortağı olduğunun tespitine, hissenin pay defterine kaydedilmesine karar verilmiştir....

                  Bankasına kullanılan şirket kredisinin teminatı kapsamında bankaya rehin olarak teslim edildiğini, bankanın rehin hakkına istinaden pay senedini alıkoymakta olduğundan TMK'nun hükümlerine göre dolaylı zilliyet olduğunu, pay sahibi ...'ın TMK anlamında zilliyetinin devam ettiğini, ancak pay senedinin dolaylı zilliyet bankada olduğundan alıcı...'ın ciro edilerek tesliminin fiilen mümkün olmadığını, bu nedenle nama yazılı pay senedinin devrinin yazılı sözleşme ile zilliyetliğin havalesi yoluyla yapıldığını, bu nedenle davalı şirket yönetim kurulunun payı devralan davacı...'...

                    UYAP Entegrasyonu