Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, hayat sigortası poliçesi kapsamında gerçekleşen riziko nedeniyle sigorta tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, riziko tarihinde sigorta poliçesinin yürürlükte olup olmadığı, yürürlükte ise teminat koşullarının sağlanıp sağlanmadığı, sağlandıysa teminat tutarının ne kadar olabileceği noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında davacıların mirasbırakanı ...'nın sigortalısı olduğu hayat sigortası poliçesi bulunduğu hususu tartışmasızdır. Mirasbırakan ... 10/11/2017 tarihinde vefat etmiştir. Davalı taraf sigorta ettireni ... Tur. Gıda Har. San. Tic. Ltd....
Yukarıdaki fesih yazısı kapsamında davacının İş Kanunu'nun 25. maddesine göre değil, 17 ve 18. maddeleri kapsamında ve işçilik haklarını vermek suretiyle, işveren tarafından tek taraflı olarak feshedildiği anlaşılmaktadır. Bu şekilde davacının işsiz kalması şeklindeki rizikonun, poliçe (sigorta) süresi içinde gerçekleştiği anlaşılmakla; konusuz kalan davada, davanın açılma tarihinde davacının davada haklı olduğu sonucuna varılmakla, davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması isabetli olup aksi yöndeki davalı vekilinin istinaf nedeni yerinde değildir. Davacı eldeki davada, davalı nezdindeki uzun süreli kredi ödeme güvencesi sigorta poliçesi ile gelir güvencesi sertifikası poliçesi olmak üzere iki adet sigorta poliçesi kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 7.876,00 TL nin tahsilini talep etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ...Ş. yönünden davanın açılmamış sayılmasına; 4.816,90 TL'lik sigorta tazminatından birleşen dosya davalısı ...Hayat Emeklilik A.Ş. davalı Banka şubesine karşı sorumlu olmakla, davacının bu kısım için davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine; 17.325,32 TL'lik fark sigorta tazminatının, riziko tarihi olan 16.05.2012'den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline ve davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... Bankası A.Ş. vekili ile davalı ... Hayat ve Emeklilik A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Asıl dava, krediye bağlı hayat sigorta poliçesi nedeniyle tazminat ve menfi tespit; birleşen dava ise, krediye bağlı hayat sigorta poliçesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME : Dava, Hayat Sigortası kapsamında ölüm teminatının tahsili istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacıların murisi ile davalı arasında, 166/10189575 poliçe no.lu, 25/03/2015 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli Bes+Kritik Tehlikeli Hastalık Teminatlı Hayat Sigortası ve 911/11043664 poliçe no.lu, 28/11/2015 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli Seçenekli Yıllık Hayat Sigortası Poliçesi düzenlendiği, poliçelerde ölüm halinde teminat bedelinin 100.000,00 TL olarak belirlendiği, sigortalının ölüm belgesine göre 14.02.2016 günü saat 11:50'de öldüğü, ölüm nedenleri olarak ise Septisemi, Pnömeni ve Anoreksia nervosa'ya bağlı olarak vefat ettiği görülmektedir. Taraflar arasında, Sigorta Poliçeleri, sigorta genel ve özel şartları, davacıların murisinin Anoreksia nervosa hastalığı konularında bir uyuşmazlık yoktur....
kullanımının haklı olduğu anlaşıldığından ve davacıların hayat sigorta poliçesi kapsamında muris Recep Akbulut'un kredi borcunun mahsup edilerek artan miktarın kendilerine ödenmesi talebinin yerinde olmadığı sabit olduğundan, davacıların davasının reddine karar verilmiştir....
Araç maliki ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince sürücünün ağır kusuru, yeterli ehliyete sahip olmaması veya alkollü olması sonucu zarara neden olduğu takdirde sigortacı kendi akidine rücu hakkına sahiptir. Davacı vekili, davalı tarafından sigorta ettirilen aracın davacı şirket tarafından düzenlenen zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında ödediği tazminatın sigortalısından tazminini talep etmiştir. Sigortalı ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince sürücünün alkollü olması sonucu zarara neden olduğu takdirde sigortacı kendi akidine rücu hakkına sahiptir. Dosya kapsamında bulunan poliçe örneğine göre sigorta sözleşmesinin tarafı olarak davalı şirketin ismi yer almaktadır. Buna göre taraflar arasında sigortalılık konusunda ihtilaf bulunmamaktadır....
Davalı vekili, 16.01.2013 tarihinde tahsilatsızlık nedeni ile sigorta ettiren bankanın onay ve talebi ile poliçenin iptal edildiğini, 16.12.2012 vade tarihli priminin sigortalının vadesiz mevduat hesap bakiyesinin yetersiz olması sebebiyle tahsil edilemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, hayat sigorta poliçesine dayanan tazminat istemine ilişkindir. Davacılar murisi ile davalı arasında toplamda 10 yıllık (uzun süreli) hayat sigorta poliçesinin imzalı olduğu, davalı adına acentesi olan ... Şubesi'nin poliçeyi düzenlediği, poliçe gereği ödenmesi gereken primlerin aylık 16,18 TL olarak kararlaştırıldığı, davacılar murisine ait mevduat hesabından prim tahsilatının yapılması konusunda tarafların mutabık olduğu ve poliçe ilk prim taksitinin ödendiği dosya kapsamıyla sabittir....
ın kullanmış olduğu konut kredisi kapsamında davalı şirket nezdinde hayat sigortası poliçesi yapıldığını, murisin kredi taksitleri bitmeden vefat ettiğini, davalı sigorta şirketinin kredi kullanılan bankaya hayat sigorta poliçesi kapsamında tüm kredi borcunu ödemesi gerekirken sadece 1 yıllık risk tutarı olarak belirlediği tutar olan 8.513,40 TL ödeme yaptığını, bakiye kredi riskinin ödenmesinden imtina edildiğini, kalan kredi borcunun müvekkillerinden talep edilmesi karşısında müvekkillerinin dava açmakta hukuki yararının bulunduğunu belirterek şimdilik 10.000.00 TL tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında davasını ıslah ederek, davalının, dönülemez lehtar ... A.Ş.'ye hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan 46.091,64 TL'nin ve banka kredi sözleşmesi gereğince işlemiş ve işleyecek faizler ile ferileri ile birlikte ödemesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, müvekkili şirket ile sigortalı ... arasında 09.06.2011 başlangıç, 09.06.2012 tarihli ... poliçe numaralı 27-70 Yaş Kredili Hayat Sigorta Poliçesi imzalandığını, sigorta poliçesinin 09.06.2012 tarihinde yenilendiğini, yenilenen poliçenin bitiş tarihi ise 09.06.2013 olduğunu, sigortalının ise 16.03.2013 tarihinde vefat ettiğini, davacı yanın talep etmiş olduğu tazminat miktarının hatalı olduğunu, poliçenin teminat miktarının 42.000,00 TL olduğunu, fakat iş bu poliçenin bitim tarihinden sonra yenilenen sözleşmenin teminat miktarının 36.330,00 TL olduğunu, müteveffanın gerçeğe aykırı beyanları nedeniyle müvekkil şirketin gerçeğe uygun olarak risk değerlendirmesi yapamadığını, poliçe yönünden müvekkilinin sözleşme iradesi müteveffanın gerçeğe aykırı beyanları nedeniyle fesada uğradığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Dava, hayat sigorta poliçesine dayanan tazminat istemine ilişkindir. Davacılar murisi İş Bankasından Tüketici Kredisi kullanmış ve davalı ile 10 yıl süreli hayat sigorta poliçesi imzalamıştır. Poliçe gereği ödenmesi gereken ilk yıl prim ödemesinin davacılar murisine ait mevduat hesabından banka tarafından tahsis edilen kredi miktarından mahsup edilerek tahsil edildiği, tarafların kabulündedir. Davalı sigortacı, ikinci yıl prim taksidinin ödenmediği gerekçesiyle, 27/08/2013 tarihinde sigortalının poliçede yazılı olan adresine, TTK'nın 1502. maddesi gereğince prim borcunun 1 ay içinde ödenmemesi halinde poliçenin prim ödemeden muaf poliçeye dönüşeceğini ve ölüm teminatının kalkacağını bildirerek PTT aracılığı ile iadeli taahütlü ihtar göndermiştir. Ancak sigortalı muris ...’ın adresinin yetersiz olması nedeniyle gönderilen ihtar mektubu iade edilmiş ve sigortalının ihtardan haberi olmamıştır....