Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SAVUNMA: Davalılardan T7 T9 T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; Ortaklığın giderilmesi veya kamulaştırma davası görülürken davaya konu olan taşınmaz üzerinde bulunan yapının taşınmaz sahibine değil, kendisine ait olduğunu iddia eden kişi tarafından açılan dava muhdesatın aidiyetinin tespiti davasıdır. Muhdesat iddiası, ancak ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) veya kamulaştırma davası esnasında ileri sürülmelidir. Amasya Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/938 E....

Davalılar T3 T5 ve T4 vekili tarafından İlk Derece Mahkemesine sunulan 27.10.2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkamece karar verildiği tarihte derdest olan bir ortaklığın giderilmesi davası olmadığından (kesinleşmiş olduklarından) hukuki yarar yokluğundan davanın reddi gerektiğini, Vakfıkebir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016- 367 Esas 2017- 692 karar sayılı dosyası ile görülen ortaklığın giderilmesi davası 15.9.2017 tarihinde karara çıkmış olup davacının, ortaklığın giderilmesi dava dosyasına ilişkin olarak iş bu davadaki itirazları ileri sürmediğini, davaya cevap vermediğini, mülkiyetin tespiti davası açmak için mahkemden süre talep etmediğini, ortaklığın giderilmesi kararı verildikten sonra iş bu davayı açmasında hukuki yararı kalamadığını, davacının davaları uzatmak adına bu tür dava yoluna gittiğini, dosyada 120 ada 25 nolu binanın olduğu taşınmaza ilişkin Vakfıkebir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016- 103Esas ,2017- 836 karar sayılı dosyası ile görülen ortaklığın giderilmesi...

Davalılar T7 T3 T4 T5 T6 vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların taksiminin mümkün olup olmadığının araştırılmasını, aynen taksiminin mümkün olduğunun tespiti halinde taşınmazların aynen taksimine karar verilmesini, aksi takdirde satış yoluyla ortaklığın giderilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilmesini talep etmiştir. Davalılar T9 T8 vekili cevap dilekçesinde; ortaklığın fiili taksime uygun olarak fiziki taksim yolu ile giderilmesini, aksi takdirde ortaklığın giderilmesine konu taşınmaz üzerindeki konutun müvekkillerine ait olması nedeni ile muhdesatın aidiyeti konusunda dava açılması için süre verilmesini, muhdesat bedeli ile arsa payı bedelinin ayrı ayrı tespiti ile buna uygun oranlama yapılarak ortaklığın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Davalılardan ... ve ... vekili; davanın konusuz kaldığını, ortaklığın giderilmesi davasında dava konusu taşınmaz üzerindeki evlerin davacılara ait olduğunun tespit edildiğini, muhdesat iddialarının kabul edildiğini, iş bu dosyada da davacıların muhdesat iddialarının ortaklığın giderilmesi davasındaki bilirkişi raporunda belirlenecek değere itiraz hakkı saklı kalmak suretiyle kabul ettiklerini bu haliyle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamaları gerektiğini savunmuştur....

    Şöyle ki; davaya konu muhdesatların üzerinde bulunduğu 212 ada 85 ve aynı ada 17 nolu parsel sayılı taşınmazlar hakkında Milas Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2016/249 Esas sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesine dair davanın görülmekte olduğu, bu halde davacının muhdesatın tespiti davası açmakta hukuki yararının bulunduğu; ayrıca yerel Mahkemenin gerekçesinde sözü edilen derdest muhdesatın tespiti davasının ...3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/256 Esas sayılı dosyası olup anılan davanın konusunun eldeki davaya konu olmayan 212 ada 27 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesatlara ilişkin bulunduğu, buna göre eldeki dosya bakımından HMK'nun 114/1-ı maddesi uyarınca derdestlikten bahsedilemeyeceği anlaşılmaktadır....

      Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davalı adi ortaklığın tek mal varlığının ... ATM'de devam etmekte olan dava dosyasında lehine karar çıkması halinde oluşacak alacak olduğu, başka bir mal varlığının olmadığı, adi ortaklığın işlevini tamamladığı, bu nedenle adi ortaklığın TBK 634 maddesi gereğince tasfiyesine yönelik davanın kabulü gerektiği ve tasfiye payının ancak tüm gelir ve giderler toplandıktan sonra tasfiye sonucunda belirlenip ortaklara dağıtılacağı dikkate alınarak davacının tasfiye sonucunda alacağı payına yönelik açtığı davanın zamansız açıldığı tespit edilmekle reddi gerektiği sonucuna varılmıştır....

        Mahkemece, Dairemizin 12.12.2005 tarihli bozma ilamına uyularak davanın kabulüne, taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinin feshine, taraflar arasındaki ortaklığın sabş sureti ile tasfiyesine, tasfiye memuru atanmasına, ortaklığa konu aracın satış memuru tarafından değerinin tespiti ile satış işleminin yapılmasına, ortaklık borçlarının ödenmesinden sonra ba-kiyesinin hisseleri oranında taraflara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece bozmadan sonraki yargılamada adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmiş ise de, bu haliyle adi ortalığın usulüne uygun tasfiye edildiğinden söz etmek mümkün değildir. Daha açık bir anlatım ile adi ortaklığın mahkemece bizzat tasfiyesinin yaptırılması gerekir. Bozma ilamı-mızda da belirtildiği üzere, ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

          Söz konusu dava halen derdest olup borçlu bulunmadığının tespiti durumunda davacı alacaklının ortaklığın giderilmesini isteme hak ve yararı kalmayacağından mahkemece ilgili dava dosyasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 05.12.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davalı, taşınmaz üzerindeki muhdesatın kendisine ait olduğunu savunmuştur. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.11.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. Davacı asiller ... ve ... dosyanın Yargıtay'a gönderilmesinden sonra vermiş oldukları 11.11.2015 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirmişlerdir. Mahkemece, dilekçeyi veren davacı asillerin kimlik tespiti de yapılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu