Ana yapının ilk inşası sırasında ortak yerlerde gerçekleştirilen onaylı mimari projeye aykırılıkların giderilmesi istemli davada ve projeye aykırılığın binanın tamamını etkilediği ya da ilgilendirdiği, ortak yerlerin tamamında değişiklik gerektirdiği durumlarda tüm bağımsız bölüm maliklerinin davaya katılımları zorunludur (Yargıtay 18 HD'nin, 01/10/2012 T. 2012/9285 E. , 2012/10385 K , 09/02/1995 T. 1971/5- 307 E. , 855 K. Sayılı ilamları). Tüm bu açıklamalar doğrultusunda dosya incelendiğinde, mahkemenin eksik araştırma ile hatalı karar verdiği görülmüştür....
yapılma üstü oluklu kiremitle örtülü siperliğin ortak alana müdahale oluşturduğundan kaldırılmasına ve bahçeye dikilen ağaçların ortak alana müdahele niteliği taşıdığından kesilerek eski hale getirilmesine, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir....
Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden, özellikle yerinde yapılan inceleme sonucu bilirkişi tarafından düzenlenen rapor içeriğinden "anataşınmazda kat irtifakının kurulmuş olduğu davalının ana yapının asma katında işyeri niteliğindeki 2 nolu ve 8 nolu bağımsız bölümlerin maliki bulunduğu ve bu iki bağımsız bölümü birleştirerek banka şubesi olarak kullandığı bu eyleminin ortak yerlere el atma niteliğinde olmadığı kendi bağımsız bölümü içinde gerçekleştirildiği ana yapının estetiğini ve statiğini bozmadığı anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Yasasının 19. maddesinin ikinci fıkrasının 2. cümlesi hükmüne göre kat maliklerinden (kat irtifak hakkı sahiplerinden) biri kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz; tavan, taban veya duvar ile birbirine bağlantılı bulunan bağımsız bölümlerin bağlantılı yerlerinde bu bölüm maliklerinin ortak rızası ile anayapıya zarar vermeyecek onarım, tesis ve değişiklik yapılabilecektir....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; yönetim planının 30/2-b maddesinde üst yapı yönetiminin bloklar haricinde ortak yerlere yönelik olarak korunması, bakımı, onarım ve tadilatı için gerekli önlemleri alması düzenlenmiş olmakla, dava konusu işletme projesinin blok işlerini kapsayacak şekilde blokların onarım, tadilat, asansör revizyon giderleri gibi blok yönetimine ait yükümlülükler getirmesinin doğru olmadığı sonucuna varılmakla, mahkemece yönetim planının 1. bölümündeki 9. ve 22. maddeleri arasındaki düzenlemeler uyarınca ve ada yönetimine ilişkin maddelerine göre delillerin toplanıp konusunda uzman bilirkişi kurulundan alınacak rapordaki elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu oluşan kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan göre 1480....
Gerçekten de ortak alanın kullanılmasına ve ortak alanda proje dışında imalat yapılmasına muvafakat eden kat malikinin sonradan dava açması Yargıtay kararlarında hakkın kötüye kullanılması olarak kabul edilmektedir. Ancak davacı T1n imzasını taşıyan bir muvafakatname dosyaya sunulmamıştır. Bu durumda davacının dava açma hakkı vardır. Davalı yapı kayıt belgesini dosyaya sunmuştur. Ancak kat maliklerinin anataşınmazın mimari durumunu koruma ve projeye aykırı imalat yapmama yükümlülüğü, bu imalatın ruhsata tabi olup olmaması, bu yönü ile kaçak yapı olup olmaması ile ilgili değildir. Kat malikleri ortak alanlarda projeye aykırı imalat yapamaz, binanın dış görünüşünü bozamazlar. Bir imalatın imara aykırı olması ile projeye aykırı imalat yapılması birbirinden ayrı kavramlardır....
Bölgesinde mukim gemilere bakım onarım ve tadilata ilişkin hizmet veren tersaneler olduğunu, Müvekkillerinden ... arasında, ... numaralı “...” isimli ... bayraklı ham petrol tankerinin bakım, onarım ve tadiline ilişkin olarak 8 Ocak 2019 tarihli “...” isimli (“Sözleşme”) sözleşme akdedildiğini, Söz konusu geminin bahse konu sözleşme kapsamında diğer Müvekkil ...'nin ...'...
KARAR Davacı, davalıdan B2 Blok, 18 nolu daireyi 31.3.2008 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi ile satın aldığını, 12.6.2009 tarihinde tapu devrinin verildiğini ancak dairede ve ortak yerlerde ayıplı imalatlar ile eksik işlerin bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, şimdilik 4000 TL dava tarihinden reoskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, ayıp ve eksikliğin bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, 2.303,13 TL.nin dava tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacı tarafından satın alınan dairede mevcut ayıplar ve eksikler nedeniyle bedelinin ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalı, dairede ayıp bulunmadığını ve ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Ancak; 1-634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 19/2. fıkrasına göre kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı izni olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz....
Mahkemece davacının onarım yaparken kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızasını almadığı gibi mahkemeden de onarım için karar almamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davaya konu 21/01/2015 tarihli takibin 959,00 TL asıl alacak, 5,31 TL işlemiş faiz üzerinden olduğu, karar tarihinin 09/02/2016 olduğu, takibe konu asıl alacak miktarının ise 2016 yılı temyiz sınırı olan 2.190,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz talebinin miktar yönünden REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/09/2018 günü oy birliği ile karar verildi....
Gemi Yapım Onarım Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.'nin feshini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkili ile davacının önce iki adet tekne yapımı için adi ortaklık kurduklarını, daha sonra bazı prosedürlerden kaçınmak için dava konusu şirketi kurduklarını öncelikle adi ortaklığın sona erdirilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm kanıtlara göre, Ticaret Kanunu'nda düzenlenen tüm ortaklıkların ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunduğu, limited şirketlerin tasfiyesinin ....'nın 549 vd. maddeleri uyarınca düzenlendiği, bu nedenle davalının fesih ve tasfiyesi istenilen limited şirketin bir adi ortaklık çerçevesinde kurulduğu ve tasfiyenin bu adi ortaklık tasfiyesi çerçevesinde yapılması gerektiği iddiasının yerinde görülmediği, iki ortak arasında geçimsizlik bulunduğu, davalı ...'in sermaye taahhüdünü yerine getirmediği gerekçesiyle, davalı Must.Y. Gemi Yapım Onarım Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.'...