Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz. Tavan, taban veya duvar ile birbirine bağlantılı bulunan bağımsız bölümlerin bağlantılı yerlerinde, bu bölüm maliklerinin ortak rızası ile anayapıya zarar vermeyecek onarım, tesis ve değişiklik yapılabilir....

    Mahkemece davanın kısmen kabulüyle ortak bahçeye yapılan gölgeliğin kaldırılmasına, bahçeye sandalye ve masa konulması suretiyle yapılan müdahalenin önlenmesine, davacının diğer istemlerinin reddine karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir. Kat Mülkiyeti Yasasının 5711 Sayılı Yasa ile değişik 19. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre kat maliklerinden biri tüm kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklikler yaptıramaz. Somut olayda dava konusu edilen ve mahkemece hüküm altına alınıp eski hale getirilmesine karar verilen bahçenin ortak yerlerden olduğunda kuşku ve çekişme yoktur....

      Dava konusu uyuşmazlık, projeye aykırılığın eski hale getirilmesi istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 18. maddesine göre kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kurallarına uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla karşılıklı olarak yükümlüdürler. Öte yandan aynı Kanunun 19. maddesinin ikinci fıkrasında da kat maliklerinden birinin anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesis yapması diğer kat maliklerinin rızasının bulunması koşuluna bağlanmış, kendi bağımsız bölümlerinde ise anayapıya zarar vermemek kaydı ile diğer kat maliklerinin rızasına gerek olmadan onarım, tesis ve değişiklik yapması mümkün kılınmıştır....

        Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda binadan içeriye su sızdığı, bazı yerlerde iyi malzeme kullanılmadığı, bazı yerlerde de montaj hatasının bulunduğu yönünde tespit yapılmış, ancak bu işlerin davacı yüklenicinin akdî sorumluluklarından olup olmadığı noktasında bir görüşe yer verilmemiştir. Ayrıca, davalı tarafın rapora karşı sunduğu itirazları karşılar şekilde ek rapor alınmamış, kararda da itirazlar açıkça değerlendirilmemiştir. Kaldı ki, davacı ..... Noterliği'nden gönderdiği 19.01.2012 tarih ve 1046 yevmiye sayılı ihbarnamede de ayıplı imalâtın varlığını kabul etmiştir. Ancak, ihtarnamenin tebliğinden sonra bir onarım yapılıp yapılmadığı ve iş sahibinin bu ihtarnameye bir cevap verip vermediği belirlenmiş değildir. Karar, bu haliyle eksik incelemeye dayalıdır....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, anataşınmazın ortak kullanım yeri olan terasta meydana gelen su sızıntısı nedeniyle davacının yapmış olduğu onarım giderinden fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 1.000 TL nın, yargılama sırasında yapılan ıslah ile de 2.355 TL nın davalılardan tahsilini istemiş, mahkemece dava konusu terasın davacının bağımsız bölümünün bütünleyici parçası sayılması gerektiği, ortak yer olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            ./...hisse ile malik olduklarını, ... apartmanının çatısının zamanla tahrip olması sebebiyle su sızdırmaya başladığını ve sızan suların en üst kat malikinin evine ve binaya zarar vermeye başladığını, kat maliklerince karar alınarak çatının onarıldığını, ancak davalıların kendi paylarına düşen ortak giderin bir kısmını ödemediklerini beyan ederek; neticeten 450,00.-TL bakiye onarım gideri borcunun dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davalılar ... ve ...'ün 450,00.-TL bakiye onarım borcundan eşit oranda sorumlu olduğu, paylarına düşen ortak gider borcunu ödediklerinin ispat edilemediği gerekçesiyle; talebin kabulü ile, 450,00.-TL ortak gider alacağının davalılardan eşit oranda tahsili ile dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Dava konusu Kaplancalı ... apartmanının gerek asansör değişimi, gerekse ısı izolasyonu olarak tabir edilen mantolama hizmetlerinin apartman kat malikleri kurulu kararlarıyla ikmal edildikleri, ortak dış cephesine uygulanan mantolama hizmetlerinin ana taşınmazın zorunlu bakım, koruma ve onarım işleri kapsamında kaldığı, bunun yenilik ve ilaveler kapsamında faydalı, çok masraflı ve lüks sayılmayacağı, bununla ilgili yapılan harcamalara tüm kat maliklerinin arsa payları oranında katılmaları gerektiği yine apartmanın ortak asansörünün yenilenmesine ilişkin hizmetin de ana taşınmazın zorunlu bakım, korumu ve onarım işleri kapsamında kaldığı, bunun yenilik ve ilaveler kapsamında faydalı çok masraflı ve lüks sayılamayacağı, dolayısıyla bununla ilgili yapılan harcamalara tüm kat maliklerinin arsa payları oranında katılmaları gerektiği tespit edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ortak terasın onarım ve izolasyonu için harcanan 18.880 TL alacak ile bağımsız bölümün kiraya verilememesi nedeniyle uğranılan kira kaybı şimdilik aylık 100 TL'den 1.100 TL'nin (fazlası saklı kalmak kaydıyla) yasal faizi ile tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vekili Av.... (...) ... ile aleyhine temyiz olunan davalı vekili Av.... geldiler....

                  Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, kat irtifaklı ana taşınmazda onarım yapılması ve ortak gider aidatlarının artırılmasına ilişkin 21.05.2006 günlü kat malikleri kurulu kararının iptali istenilmiştir. Açıklanan bu niteliğinden dolayı davada husumetin iptali istenilen kat malikleri kurulu kararına olumlu oyları ile katılmış olan kat maliklerinin bizzat kendilerine yöneltilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda; husumetin 1 nolu bağımsız bölüm maliki ... isimli kat malikine de yöneltilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir....

                    Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacı vekilinin 07.12.2020 tarihli ek karar talebi üzerine mahkemece davalının mülkiyet hakkı kapsamında bağımsız bölümünün içinde yaptığı bir kısım değişikliklerin de eski hale getirilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19. maddesinin ikinci fıkrasında, kat maliklerinden birinin bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde ve kat malikinin de kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yaptıramayacağı, tavan, taban veya duvar ile birbirine bağlantılı bulunan bağımsız bölümlerin bağlantılı yerlerinde, bu bölüm maliklerinin ortak rızası ile anayapıya zarar vermeyecek onarım, tesis ve değişiklikleri yapabileceği; 18.maddesinde ise, kat maliklerinin gerek bağımsız bölümlerini gerek eklenti ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kurallarına uymak, özellikle birbirlerini rahatsız etmemek, birbirinin...

                      UYAP Entegrasyonu