Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının "tam kusurlu" olması, koşullarının gerçekleşmesi halinde bu maddeye göre boşanma kararı verilmesine engel değildir. Kusur, burada boşanma kararı verilmesi bakımından bir unsur olarak kabul edilmemiştir. Sadece boşanmanın sonuçları düzenlenirken etkilidir. Davacı tarafından daha önce açılan boşanma davası reddedilmiş, karar 08.02.2010 tarihinde kesinleşmiştir. İş bu dava ise 20.02.2013 tarihinde açılmıştır. Ret kararının kesinleşmesinden başlayarak üç yıl geçtiği ve ortak hayatın yeniden kurulamadığı yapılan soruşturma ve toplanan delillerle gerçekleşmiştir. Bu durumda davacı tarafından açılan boşanma davasının da kabulü gerekir. Bu husus nazara alınmadan "tam kusurlu" olduğundan bahisle davacı-davalı(nın) boşanma davasının reddi doğru bulunmamıştır....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1097 KARAR NO : 2021/1124 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YUSUFELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2020/218 ESAS - 2021/322 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (Ortak Hayatın Yeniden Kurulamaması Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2016/15 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığında davanın feragat nedeniyle reddedildiğini ve kararın 13/03/2017 tarihinde kesinleştiğini, o tarihten bu yana tarafların biraraya gelmediklerini, ortak hayatın yeniden kurulamadığını, ortak hayatın yeniden kurulamamasında davalı tarafın kusurlu olduğunu belirterek, TMK 166/4 maddesi gereğince tarafların boşanmalarına...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkek, 31.01.2014 tarihinde vefat etmiş, evlilik birliği ölümle son bulmuştur. Davaya, kusur belirlemesi yönünden, davacının mirasçıları ... ve ... tarafından devam edilmiştir. Mahkemece, davalı kadının ağır kusuru ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verdiğinin tespitine karar verilmiş ise de; soyut mizaç uyuşmazlığı ve taraflar arasındaki kültürel farklılık tek başına boşanmaya yeterli değildir. Bu uyuşmazlığın ve kültürel farklılığın yol açtığı somut olay ve olguların, birliği ortak hayatın devamına imkan bırakmayacak derecede temelinden sarsmış olması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı vasisi tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava TMK m. 165 uyarınca açılan akıl hastalığı hukuki sebebine dayalıdır. Akıl hastalığı sebebiyle (TMK m. 165) boşanmaya karar verilebilmesi için, akıl hastalığının ortak hayatı diğer eş için çekilmez hale getirmesi ve hastalığın geçmesine olanak bulunmadığının resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmesi şarttır (TMK. m. 165). Mahkemece akıl hastalığı hukuki sebebi ile boşanmaya ( TMK m. 165) karar verilmiş ise de; erkekte akıl hastalığı bulunup bulunmadığı, varsa hastalığın geçmesine olanak bulunup bulunmadığı yönünde rapor alınmamıştır. Dosya içerisinde bulunan ... 1. Sulh hukuk mahkemesinin vesayet dosyası içerisinde yer alan ......

        KARŞI OY YAZISI Davacı tarafından yabancı mahkemede açılan boşanma davası reddedilmiş, redde ilişkin bu karar Türkiye'de tanınmış ve tanıma kararı da kesinleşmiştir. Bu durumda 5718 sayılı Yasanın 59. maddesi uyarınca yabancı ilamın kesin hüküm etkisi, yabancı mahkemedeki kesinleşme anından itibaren hüküm ve sonuç doğurur. Durum böyle olunca Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesine dayalı davada, üç yıllık sürenin yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlatılması gerekir. Bu husus nazara alınmadan tanıma kararının kesinleştiği tarih esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. O halde, mahkemece tarafların delilleri toplanarak bu süre içerisinde ortak hayatın kurulup kurulmadığının saptanarak sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, açıklanan gerekçeyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/01/2021 NUMARASI : 2019/179 ESAS, 2021/2 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Erciş 3.Asliye Hukuk Mahkemesi 07/01/2021 Tarih, 2019/179 Esas, 2021/2 Karar sayılı ilamı aleyhine davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili Av....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/01/2021 NUMARASI : 2019/179 ESAS, 2021/2 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Erciş 3.Asliye Hukuk Mahkemesi 07/01/2021 Tarih, 2019/179 Esas, 2021/2 Karar sayılı ilamı aleyhine davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili Av....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, birleşen boşanma davasının reddi, birleşen boşanma davasında vekâlet ücreti, kusur belirlemesi, kişisel ilişki yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının asıl boşanma davasının kabulü, kendi velâyet davasının reddi, kusur belirlemesi, velâyet, ortak çocuk Sudenur ile kişisel ilişki kurulmaması, nafakalar ile tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-davacı erkeğin birleşen velâyet davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velâyetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma -Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, nafaka talep eden eşin kusurunun daha ağır olmaması ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175)....

              Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır. 3-Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde boşanma ve tazminat talebinde bulunmuş, birleşen dava dilekçesinde ise kendisi ve ortak çocuk yararına tedbir nafakası talebinde bulunmuştur. Davacı-davalı kadının yoksulluk nafakasına (TMK m.175) ilişkin bir talebi bulunmamaktadır. Hakim talep sonucuyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. (HMK m. 26). Bu haliyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilecek yerde, yazılı şekilde kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 4-Davalı-davacı erkek süresinde sunduğu 07.09.2015 tarihli cevap dilekçesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunmuştur. Mahkemece davalı -davacı erkeğin tazminat (TMK m.174/1-2) talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                UYAP Entegrasyonu