Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1- Sanıklar ..., ..., ... hakkındaki hükmün incelenmesinde; Tazminat ve ağaçlandırma gideri tutarına göre nispi harcın eksik tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi sayılmamıştır....

    DELİLER VE DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6831 sayılı Yasanın 113. ve 114. maddesi gereğince orman suçundan kaynaklanan tazminat ve ağaçlandırma gideri zararının tazmini istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesinde sayılan ön inceleme koşullarında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, davalı tarafça yapılan istinaf başvurusunun incelenebilir olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Dava, 6831 sayılı yasanın 113. ve 114. maddesi uyarınca meydana gelen tazminat ve ağaçlandırma gideri zararının tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece; Of Asliye Ceza mahkemesinin 2020/362 E sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporuna doğrultusunda, davalının ağaç kesme ve açma eylemini gerçekleştirdiği gerekçesiyle 113. maddesi uyarınca tazminata ve 114. madde gereğince ağaçlandırma giderine hükmedilmiştir....

    Eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden, kararın bozulması gerekmiştir. 3- Tüm davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava dilekçesi ekinde bulunan tazminat raporlarında; idare zararının Orman Kanunu'nun 113 ve 114. maddeleri uyarınca hesaplandığı belirtilmiş olup 114. maddeye göre hesaplanan tazminat; ağaçlandırma gideri ve toprak taşıma bedelini içermektedir. Mahkemece, davalıların izin sahaları dışındaki orman olarak tescilli alanlarda, dikiliden ağaç kestiklerine ve mevcut ağaçlara zarar verdiklerine ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı, bu nedenle 6138 sayılı Kanun'un 113. maddesi gereğince sorumluluklarının olmadığı, bu istemin reddi gerektiği, ancak aynı Kanunun 114. maddesi gereğince ağaçlandırma gideri ve aşım yapıldığı kabul edilen alanlardaki toprak taşıma masrafından sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalılar hakkında işgal ve faydalanma suçundan yargılama yapılmıştır....

      İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; ilgili mevzuatta idare tarafından verilen izinler nedeniyle orman sayılan alanda izin verilmesi sonucu bu yerlerin ağaçlandırılması için yapılacak giderlerin karşılığı olarak alınacak bedel olarak "ağaçlandırma bedeli"nden söz edildiği, bunun dışında ilave ağaçlandırma bedelinin düzenlenmediği, davacı şirketin RES kapsamında faaliyetinde bulunmak üzere usulüne uygun olarak izin aldığı orman vasıflı arazi için ağaçlandırma bedeli ödemesi gerektiği konusunda duraksama bulunmadığı, ancak davacı şirketten istenen ilave ağaçlandırma bedelinin yasal dayanağının ortaya konulamadığı, davalı idare tarafından istenilen ilave ağaçlandırma bedelinin yasal dayanağının bulunmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olması nedeniyle, davacının ödemiş olduğu ilave ağaçlandırma bedeli olan toplam 406,025,27-TL'nin 09/01/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı idare tarafından...

        Yangında kullanılan hava araçları davacı idareye ait ise, davacı idare ancak akaryakıt ve yağ giderlerini talep edebilir. Hava araçları davacıya ait olmayıp kiralanmış ve kira bedelini aşan bir kullanım sözkonusu ise kira bedelini aşan kısım tazminat olarak istenebilir. Yine 6831 Sayılı Orman Yasası’nın 114 maddesinde “Her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu Kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunur.” denilmektedir. Davacı idare, eldeki davada devlet ormanında meydana gelen yangın nedeniyle oluşan orman örtüsü zararı için ağaçlandırma gideri ile yangın söndürme masrafı zararlarının giderilmesini istemektedir....

        Davacı idare, davalıların murisinin tarlasındaki anızları yakarak yangının tarlanın yanındaki ağaçlandırma sahasına sirayet etmesi ile meydana gelen orman yangının da, idarenin zarara uğramasına neden olduğunu ileri sürerek uğradığı zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece; yangın çıkan alanın ormanla ilgisinin olmadığı, ağaçlandırma sahasının sahibinin hazine olduğu,orman yönetiminin aktif dava ehliyetinin bulunmadığı benimsenerek dava reddedilmiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelere göre dava konusu ağaçlandırma sahasının mülkiyeti hazineye aittir. Ağaçlandırma sahasına Karaman... Müdürlüğü'nce yapılan çalışmalar sonucunda fiilen orman vasfı kazandırılmıştır. Sonradan orman vasfı kazanmış ağaçlandırma sahalarının da tesisi, işletmesi, faydalanma ve korunmasına ilişkin haklar, ... İdaresine aittir. Mahkemece mülkiyet hazineye ait olduğundan davacı ... İdaresinin aktif dava ehliyeti olmadığına kararı verilmiş ise de davacı ......

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... adına Karşıyaka Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalılar ...ve ... aleyhine 16/09/2010 gününde verilen dilekçe ile orman yangını nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

            ağaçlandırma gideri ve harca hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacı vekili yapacak ve yakacak orman emvaline ilişkin zararlarının hüküm altına alınmadığını ileri sürmektedir. Davacı vekilinin 6831 sayılı Kanunun 112 ve 113. Maddeleri gereğince dilekçede miktar kısmının boş bırakılarak sadece "-,- TL" şeklinde yazıldığı, diğer bir anlatımla herhangi bir tazminat talebi bulunmadığı gibi davacının tazminat talebi sadece 6831 sayılı Yasanın 114. Maddesi gereğince ağaçlandırma giderinden ibaret olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin aksine yönelen istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. 2- Davacı vekili tazminat talebi reddedilen alan bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı idare yetkilileri tarafından tutulan 24/07/2017 tarihli suç tutanağının, üç (3) ayrı yerde toplam 25.617 m2'lik alan bakımından el GPS'i ölçüm yapılarak ile tutulduğu anlaşılmaktadır. Bu ölçüme göre 28/04/2017 tarihli tazminat raporunda 44.624,81 TL ağaçlandırma gideri hesaplanmıştır....

              Davacı idare, davalıların orman alanına yakın arazi içinde su borusu döşeme işi yaparken çıkan kıvılcımların orman yangınına neden olduğunu, davalıların ceza mahkemesinde yargılanarak ceza aldıklarını belirterek maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalılar ise, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, orman yangınından davalıların sorumlu olduğu belirtilerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davalıların yargılandığı ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunda, yanan orman alanının 25.5219 hektar olduğu, 6.00 hektar kısmının ağaçlandırma alanı, 19.5219 hektar kısmının ise bozuk makilik olduğu şeklinde belirtildiği, 19.5219 hektar alanda ağaç yangını olmadığı, bu kısımda örtü yangını şeklinde olduğu belirtilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu