M.12/6)) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sendikanın Eskişehir Şubesi delege seçimlerinin yapılmasını engellediğini, Eskişehir Şubesi delege seçimleri tamamlanmadan genel merkez genel kurulunu topladığını, davalı sendikanın yasa ve tüzüğe aykırı bir şekilde almış olduğu merkez genel kurulu toplama kararının tedbiren durdurulması için İstanbul Anadolu 7....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, açılan davanın delege seçimlerine itiraz davası olmadığını, dava dilekçesinde dava konusu olarak delege seçimlerinden önceki süreç olan "Davalı sendikanın Kahramanmaraş Şubesinin seçim bölgeleri ve delege sayılarına ilişkin 23.11.2020 tarih 4 sayılı Yönetim kurulu kararının" iptali talebi olarak gösterildiğini, bu şekilde dava açma süresinin de 1 ay olarak belirlendiğini beyan ederek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dilekçesinde yer alan talebin nitelenmesi ile hak düşürücü sürenin dolup dolmadığı noktasındadır....
Maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf sebepleriyle bağlı olarak yapılan inceleme sonunda; Hukuki niteleme hakime ait olup dava, davalı sendikanın Kütahya Şubesi'nin 12/05/2022 tarihinde 6.Olağan Genel Kurul Delege Başvurusunu ilan etmesi, ilan sonucu başvuru listesinin 18/05/2022 tarihinde ilan edilmesi sonrası delege seçim yönteminde kendine avantaj oluşturacak şekilde hareket etmesi sonucu seçim sonuçları etkileneceği için şubenin bütün kararları ve işlemlerinin iptaline dair olduğu anlaşılmaktadır. Sonuç olarak, mesele genel kurul dışında delege seçimi ile ilgili işlemlere dairdir. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun 43.maddesi gereğince bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun uygulanacağı öngörülmüştür....
Davacı, şube delege seçiminin ön hazırlıklarına dair hususlarda alınan 23.11.2020 tarihli kararın iptali için dava açmıştır. Sendika Seçim Yönetmeliğinin ve 14/3 bendi ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunun 43. maddesi atfıyla 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 16/2 maddesi uyarınca Mahkemece kararın kesin olduğu ve bu kararın istinaf edilemeyeceği anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 346. maddesi uyarınca, kesin kararın istinafı durumunda istinaf dilekçesinin reddi gerektiği anaşılmıştır....
Davacı, şube delege seçiminin ön hazırlıklarına dair hususlarda alınan 23.11.2020 tarihli kararın iptali için dava açmıştır. Sendika Seçim Yönetmeliğinin ve 14/3 bendi ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunun 43. maddesi atfıyla 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 16/2 maddesi uyarınca Mahkemece kararın kesin olduğu ve bu kararın istinaf edilemeyeceği anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 346. maddesi uyarınca, kesin kararın istinafı durumunda istinaf dilekçesinin reddi gerektiği anaşılmıştır....
İlçesi yönetim kurulunun kimlerden oluştuğu ve delege seçimlerinin gözetim ve denetimi için kimlerin görevlendirildiği, özel belgede sahtecilik suçunun oluşumu için sahte özel belgenin düzenlenmesi ya da gerçek bir özel belgenin değiştirilmesinin yanı sıra, suçun tamamlanması veya oluşması için zorunlu kurucu unsur olarak da sahte özel belgenin hukuki sonuç doğuracak şekilde kullanılması gerekeceğinden, suça konu köy ve mahalle delege seçmen listesi ve seçim tutanaklarının hukuki sonuç doğuracak şekilde nerede ve ne surette, kim yada kimler tarafından kullanıldığı hususlarının araştırılarak sanıklarının sorumluluğunun ve hukuki durumlarının belirlenmesi, ayrıca...Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün 19.09.2007 tarih ve 2007/1155 sayılı ekspertiz raporunda köy ve mahalle delege seçmen listelerindeki parti üyelerinden örnekleme yöntemi ile seçilen toplam 27 kişi adına atılı imzaların bu kişilere ait olmadığının belirtilmesi, ......
Diğer taraftan 5174 sayılı Kanun'un 83. maddesinin 5. fıkrasındaki "Organların seçimlerine katılma niteliklerine ilişkin diğer hususlar Birlikçe hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir" hükmü ile 84. maddesindeki "Oda ve borsa şubelerinin seçim usul ve esasları bu maddede belirtilen hükümlere uygun olarak, Birlikçe hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir." hükümleriyle oda organlarının seçimlerine katılma niteliklerine ilişkin hususlar ile seçimin usul ve esasları noktasında Kanun hükümlerine koşut Yönetmelik çıkarma yetkisi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne verilmiştir. 5174 sayılı Kanun'un 83 ve 84. maddeleri dayanak alınarak çıkarılan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İle Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmeliğin dava konusu 6. maddesinde, Oda ve borsa organlarına seçilebilmek için; a) Seçim tarihi itibarıyla, tacir ve sanayiciler için ticaret siciline, borsa üyelerinden esnaf niteliğinde olanlar için ise esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı bulunmak şartıyla, yeni...
Hükme esas alınan raporu hazırlayan bilirkişinin 11/03/2014 tarihli ilk raporunda, oy kullanacak üyelerin hangi adaya oy verdiklerinin hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde açık olması gerektiği ve seçimlerin belirtilen zaman diliminde ve belirtilen şekilde yapılmasının zorunlu olduğu hususlarının dikkate alınmamasının seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde usulsüzlük ve vakıf senedine aykırılık oluşturduğu bu nedenle yapılan delege seçiminin iptaline karar verilmesi gerektiği; aynı bilirkişi tarafından hazırlanan 14/06/2014 tarihli raporda ise vakıf senedine aykırı olarak delege seçimlerinin belirtilen zaman diliminde ve belirtilen şekilde yapılmadığı, seçme hakkına sahip bütün emekli ve malüllere seçimler ile ilgili yeterli bilgi gönderildiğine dair delil bulunmadığı ancak aynı isimli adayların aldıkları oylar dikkate alındığında 70 kişilik delege listesinde yer alabilmelerinin mümkün olmaması nedeniyle seçim sonuçlarını etkileyecek bir usulsüzlük bulunmadığı ve yine aynı bilirkişi...
maddesi uyarınca, karar tarihinden itibaren bir aylık hak düşürücü süre içinde başvuruda bulunduklarını belirterek, 20/08/2017 tarihinde yapılan seçimli olağanüstü genel kurulunun ve alınan tüm kararların iptali talep ve dava etmiştir....
Genel Müdürlüğü işyerinde, 08.10.2007 tarihinde yapılan delege seçimlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, bozmaya uyarak isteğin reddine karar vermiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 15.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....