Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde, nüfus kaydındaki ölüm tarihinin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde nüfusta 1934 doğumlu olan ve aynı adı taşıyan Cizre ilçesi ... Köyü nüfusuna kayıtlı . ..'in ölümü sonucu düzenlenen ölüm tutanağı ile kendisinin ölmüş gibi nüfus kayıtlarına ölüm kaydının işlendiğini, bu durumun yaşlılık maaşı almasına engel teşkil ettiğini ileri sürerek, bu hususta gerekli düzeltmelerin yapılmasını istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacının ... olduğunun ve saklı nüfusta olduğunun kabulüne, Şırnak İli, ... İlçesi, C:37, H:34'e .... ve ... kızı 2.3.1934 doğumlu ... ismi ile tesciline karar verilmiştir....

    1952 doğumlu görüldüğünden 5 yaşında iken müvekkilinin doğurmuş gibi göründüğünden müvekkilinin bir takım hukuki haklarını kullanmakta sorunlar yaşadığını, yine müvekkilinin annesinin ölüm tarihi yanlış gösterildiğinden 20/05/1969 olarak görülmekte ise de hakikatte müvekkilinin doğumundan ortalama 1,5- 2 sene sonra vefat ettiğinden gerçek ölüm yılı da 1958 yılı olduğunu, bu nedenle müvekkilinin annesinin gerçek doğum yılı 1939 olmasına rağmen 1952, ölüm yılının da gerçekte 1958 olmasına rağmen 1969 olarak nüfusta gerçeğe aykırı olarak yazılmış olduğundan işbu yanlışlıkların düzeltilerek gerçeğe uygun hale getirilerek kaydının düzeltilmesi için mahkemeye işbu davayı açmak gerektiğini belirterek, öncelikle müvekkilin ve annesinin nüfus kütüğü ve nüfus kayıtları celp edilerek müvekkilin annesinin nüfusa kayıt olduğu sırada yapılan yanlışların düzeltilerek gerçeğe uygun hale getirilmesi ve müvekkilin annesi Nazire Boyacı'nın doğum tarihinin 13/02/1939 ve ölüm tarihinin 20/05/1958 olarak düzeltilmesine...

    un nüfus kayıtlarında ölüm araştırması kaydının kaldırılarak ölü olup olmadığının tespiti istenmiş; Mahkemece davanın çekişmesiz yargı işi olduğundan bahisle, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, “Nüfus Kayıtlarının Düzeltilmesi” davalarının konusunu oluşturur. (Ergun Özsunay, Gerçek Kişilerin Hukuki Durumu, İstanbul 1982, s.243). “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir (Nüfus Yönetmeliği m.143). 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35. maddesine göre, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak, olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar, nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir....

      nın ölüm kaydının iptali, 15.01.1976 doğumlu ...'nın nüfus kaydına ölüm şerhinin düşülmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı Mehmet ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkeme kararı ve davalının temyiz dilekçesi Cumhuriyet savcısına tebliğe çıkarılmış ve adreste çalışana tebliğ edilmiş ise de, kararın Cumhuriyet savcısı tarafından görüldüğüne ilişkin dosyada herhangi bir kayda rastlanmamıştır. Bilindiği üzere Tebligat Kanunu'nun 43. maddesi gereğince Cumhuriyet Savcısına tebligat, Cumhuriyet savcısının adı, soyadı, imzası, sicil numarası ve görüldü şerhinin verildiği tarihin yazılması ile yapılması gerektiği halde bu nitelikteki bir görüldü şerhi verilmeden dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır....

        Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Zabıta tahkikatında ölüm tarihi ve vatandaşlık numarası belirlenen Abdulkerim'in ölüm kaydına dayanak bilgi ve belgeler ile bütün mirasçılarını gösterir vukuatlı nüfus aile kaydının ilgili nüfus müdürlüğünden, 2-Dava konusu ... ada ... parsel nolu taşınmazın, ... parsel nolu taşınmazdan imar yolu ile oluştuğu, ... nolu parselin ise hükmen Abdulkerim mirasçıları adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Hükmen tescil hakkındaki mahkeme kararı ve diğer belgelerin tapu müdürlüğünden, 3-... parselin kadastro tesbitine esas Haziran 1942 tarih ... sıra nolu tapu kaydının tapu müdürlüğünden, Getirtilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Akdeniz İlçe Nüfus Müdürlüğü'nün 27/02/2018 tarihli cevabi yazısında, davacının babası olan T4 bilgi işlem ve nüfus aile kütük kaydının incelenmesinde; 24/11/1925 tarihinde nüfusa yersel yazım ile tescil edildiğini, babası Mulla Mehmet'in nüfusa kaydının bulunmadığını, ölü Mulla Mehmet olarak yazıldığını, yersel yazımda ölü olanların nüfusa tekrar yazılmadığını, bu nedenle Mulla Mehmet'in nüfus kaydının gönderilemediğinin belirtildiğini, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün 20/07/2011 tarih ve 65595 sayılı Yersel Yazımdan Önce Ölenler konulu yazısında; "Yürürlükten kaldırılan; 1543 sayılı Genel Nüfus Yazımı Kanununun 5 inci maddesinde “Yazım, kurullarının insan oturan yerleri birer birer gezip ev halkından evde bulunanları görmeleri suretiyle yapılır.”, 6 ncı maddesinde “Bölgelerinde; yazım yapılacağı ilan edilen günlerde o bölge halkının evlerinde oturmaları mecburidir.”, Nüfus...

          Bu sebeple davacının talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır...” Nüfus kayıt düzeltim davalarının nüfus idaresi yanında verilecek karardan hukuku etkilenecek kişilerin davada taraf gösterilmesi suretiyle taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarındandır. Somut olayda, davacıların talebi, baştan beri gerçeğe aykırı olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Eldeki davanın kabulü yönünde verilecek karardan kayıtlı anne T5 ile biyolojik anne olduğu belirtilen Güler Kaya'nın mirasçılarının mirasçılık hakları etkileneceğinden davada taraf olarak yer almaları gerektiği açıktır....

          ın nüfus kaydında 1961 olarak yazılı ölüm tarihinin de 1927 olarak düzeltilmesine karar verilmesi istenmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, davacının babası ...'in annesinin -mevcut nüfus kaydında annesi olarak görünen ...'nin kimlik bilgileri, ölüm tarihi yazılmak, sadece doğum yeri Serez olarak değiştirilmek suretiyle- ... olduğunun tespitine ve bu nüfus kaydının zaten nüfus kaydında annesi olarak görünen ... ile irtibatlandırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece davanın kabul edilmesine karşın, hükümde ...'in annesinin mevcut nüfus kaydının sadece doğum yeri değişik yazılmak suretiyle tekrarlanmış olması nedeniyle infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması ve ayrıca karar başlığına yargılamaya katılan Cumhuriyet Savcısının adı, soyadı ve sicil numarasının yazılmamış olması doğru görülmemiştir....

            İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Davacı vekili, müvekkilinin babaannesi olan T1 vefat ettiği halde nüfus kaydına ölüm tarihinin yazılmadığını, nüfus müdürlüğünce ölüm araştırmasının devam ettiğinin bildirildiğini beyan ederek, mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, ölüm araştırmasının ne kadar süreceğinin belli olmadığı, bu hususun bekletici sebep olarak da değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacının mirasçılık belgesi talep ettiği babaannesi T1 nüfus kaydının olaylar hanesinde "ölüm araştırması" ibaresinin bulunduğu, muris olarak bahsi geçen kişinin 01/07/1903 doğumlu olduğu anlaşılmaktadır....

            Dosyadaki nüfus kaydının incelenmesinde Adli Tıp Kurumu raporuna göre ... olarak tespit edilen ... ...'in 25.5.1960 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Bir kişinin ölümünden çok sonra çocuğunun olması yaşamın olağan akışıyla bağdaşmamaktadır. Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamalarına göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalar kamu düzeniyle yakından ilgili bulunduğundan hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği kanıtlar esas alınıp öteki kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek durumundadır. Şu kadar ki belgelere dayalı nüfus kayıtlarının aksi somut ve kesin delillerle kanıtlanmadan bunlarda değişiklik yapılamaz. Nüfus kaydında ...'in ölüm tarihi ve ...'...

              UYAP Entegrasyonu