Hukuk Dairesi KARAR Dava, davacı banka ile çalışan arasında Almanya'da görülen davalara ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tenkisine ilişkin olup, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın temyiz incelemesi yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 9.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Duruşmada okunduğu belirtilmesine rağmen sanığın nüfus kaydının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmakla, yabancı uyruklu olan sanığın İnterpol aracılığı ile nüfus ve sabıka kayıt örneği getirtilmeden mahkumiyetine karar verilmesi, 2-Yabancı uyruklu olan sanığın dinlenmesi sırasında tercüman olarak bilgisine başvurulan ...’in İl Adli Yargı Adalet Komisyonu tarafından düzenlenen listede yer alan bilirkişiler arasından atanıp atanmadığının belirtilmemesi ve anılan listede yer alan bilirkişiler arasından atanmamış ise yeminin yaptırılmaması, yaptırılmış ise buna ilişkin tutanağın dosyaya konulmaması suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 63. ve 64. maddelerine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 18/04/2018 gününde...
Bu ön sorun ise evlilik mallarının tasfiyesi için “evliliğin sona ermiş” olmasının (TMK m.225) gerekmesine ve tarafların evliliği yabancı mahkeme boşanma kararıyla sona ermiş olduğundan, “yabancı mahkeme boşanma ilamının tanınması” sorunudur. Ne var ki, yabancı mahkeme boşanma ilamının Türk Mahkemesince tanınması işlemine başvurulmadığı görülmektedir. O halde mahkemece, yapılacak işlem, HMK 165. madde uyarınca davacıya yabancı mahkeme boşanma ilamının Türk Mahkemesince tanınması için dava açmak üzere süre verilmesi, açıldığında sonucunun “bekletici sorun” yapılması; tanıma ilamı sunulduğunda; evlilik malına tasfiyesine ilişkin yabancı mahkeme kararı bölümünün de tanınmasına karar verilmesi olmalıdır. Temyiz edilen hükmün yukarıda açıkladığım çerçevede işlem ve inceleme yapılmak üzere bozulması gerektiğini düşünüyor; değerli çoğunluğun davanın redine ilişkin hükmü onayan kararına katılmıyorum. 01.06.2015...
Yabancı mahkemenin davada kullandığı dava usulü de Türk kamu düzeninin müdahalesini gerektiren bir usul değildir. Türk tenfiz hukuku yabancı mahkeme kararlarının taşıdığı hükümlerin açıkça Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceği konusu ile ilgilenir. Bu kapsamda yabancı mahkeme kararlarının alınış sürecindeki usul tenfiz hâkimi tarafından incelenip nazara alınamaz. Tenfiz hakimine kararın gerekçesini incelemek ve dikkate almak görevi ve yetkisi dahi verilmemiştir Tenfiz şartları bu kuralların nasıl ve hangi ölçüde tenfizi engelleyeceğini ayrı ayrı göstermiştir....
Tanıma; yabancı mahkeme kararlarının kesin hüküm kuvvetinin diğer ülkelerde kabul edilmesidir. Bu şekilde bir ülkede alınan mahkeme kararı, ülkedeki etkisini bir başka ülkede de gösterebilecektir. Bu, kararın kesin hüküm etkisinin başvurulan devlet ülkesine de genişlemesi anlamını taşır.Yabancı bir kararın tanınması denilince akla, milletlerarası hukuk usulünde genel olarak bu kararın, kararın verildiği ülkede meydana getirdiği sonuçların diğer devlette de geçerli olması gelir, örneğin, kesin hüküm başka bir devlette aynı konudaki bir davada defi olarak ileri sürülebilir. Bu nedenle, tamına, karar sonuçlarının genişletilmesi şeklinde tanımlanabilir( Dr.Işıl Özbakan, Türk Hukukunda Yabancı Mahkeme Kararlarının tanınması ve tenfizi, Ankara 1987, syf 18 )....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İzmir mahkemelerinin yetkili olmadığını, yetki itirazında bulunduklarını, yetkili mahkemenin Aydın Aile Mahkemesi olduğunu, Yabancı Mahkeme kararlarının, Türkiye’de tanınabilmesi için MÖHUK’un 58. Maddesinin atfı ile 54. maddede (a bendi hariç) yer alan tenfiz şartlarını da taşıması gerektiğini, bu nedenle ilâmın Türk Mahkemelerinin Münhasır Yetkisine Giren Bir Konuda Verilmemiş Olması, kararın kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması gerektiğini, Türk Kamu düzenine aykırılıklar içeren yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de hukuki sonuçlar doğurmasının mümkün olmadığını, tanınması istenen boşanma kararının nihai karar başlıklı bölümündeki 1. ve 2. Maddelerinde Emeklilik sistemi anlamında denkleştirme yapıldığını, bu hükümlerin müvekkilin aleyhine hükümler olduğunu, Türk Hukukuna ve kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkeme : İSTANBUL 2. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Yabancı uyruklu sanığa ait nüfus ve adli sicil kayıtlarının, sanığın vatandaşı olduğu ülke ve gerektiğinde uluslararası kurum ve kuruluşlardan genelgeler doğrultusunda temin edilip duruşmada okunmadan ve kuşkuya yer bırakmayacak şekilde kimlik bilgileri belirlenmeden, beyan edilen kimlik bilgilerine dayanılarak mahkûmiyet hükmü kurulması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 29.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nüfus kaydının düzeltilmesine dair yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.04.2013 (Pzt.)...
O halde mahkemece mirasbırakanın ve mirasçı olduğunu iddia edenlerin nüfus kayıtları ile tüm dayanakları ve vatandaşlığa alınmaya ilişkin tüm belgeler ile ilgili yabancı devletten adli makamlar aracılığı ile temin edilecek yabancı devlet nüfus kayıtları ve dayanakları varsa tapu kayıtları, vergi kayıtları gibi tüm resmi kayıtlar getirtilerek tarafların gösterecekleri tüm delilleri toplanmak ve gösterecekleri tanıklar dinlenmek sureti ile mirasbırakan ile mirasçı olduğu iddia edilen kişiler arasındaki irs ilişkisinin şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekir. Eksik araştırma sonucu verilen hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 24.09.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
KARŞI OY Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup mahkemece dava konusu yabancı mahkeme kararında davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesinin de yabancı mahkeme kararının tenfizine engel olamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....