Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacının Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu kanuna dayalı olarak çıkarılan Yönetmeliğinin 22. maddesi uyarınca düzenlenen ve nüfus kütüğüyle ilgisi bulunmayan geçici koruma kimlik belgesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu işlem 5490 sayılı Kanun ile düzenlenen nüfus hizmeti olmayıp idari niteliktedir. Bu sebeple davacının talebi nüfus kütüklerindeki kayıtların düzeltilmesine yönelik olmayıp, geçici koruma kimlik belgesindeki bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin olduğu, bu yönüyle talebin Nüfus Kanunu kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı Suriye vatandaşı olup, ülkede yaşanan savaş nedeniyle Türkiye'ye sığınmış ve İçişleri Bakanlığı Hatay Valiliği'nce şahsa geçici koruma kimlik belgesi verilmiştir....

E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nüfus kayıtlarında yer alan doğum yeri kaydının değiştirilmesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Somut olayda ilk derece mahkemesince, " davanın davacının nüfus kayıtlarında Akhisar olan doğum yerinin Almanya-Frankfurt olarak düzeltilmesi istemli dava olduğu, dosyaya dava dilekçesi ekinde sunulan tercümesi yapılmış Federal Almanya ülkesi Hanau Nüfus Dairesi tarafından düzenlenen doğum belgesi tetkik edilmiş, mahkememizce yapılan araştırmada Hanau şehrinin Federal Almanya Cumhuriyeti'nin Hessen eyaletine bağlı bir şehir olduğu anlaşıldığı ve ayrıca davacının doğum yerinin değiştirilmesi talebininde ne gibi bir hukuki yararının bulunduğunu da dava dilekçesi kapsamında isbatlayamadığı değerlendirilmekle davanın reddine" şeklinde karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı temyiz edilmiş ise de, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde yabancı mahkeme kararlarının tenfizi ve tanınması hakkında verilen kararların Yargıtay incelemesinin duruşmalı yapılacağına ilişkin hüküm bulunmadığından, davacının duruşma isteğinin reddine karar verildi. Evrak incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Tanıma dilekçesine, yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve tercümesi eklenir (5718 sayılı MÖHUK m. 53). ... Main Yerel Aile Mahkemesinin 31.03.2014 tarihli kararının, "emekli sigorta hakları denkleştirmesi ve itiraz yolu açıklamalarına"' ilişkin bölümlerinin tercümesi dosya içerisinde bulunmamaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı erkeğin hem Türk vatandaşı hem de Almanya Federal Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, davalı kadının ise Almanya Federal Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, Nüfus Hizmetleri Kanunun 27/a maddesi "Yabancı ülke adli veya idari makamlarınca boşanmaya evliliğin butlanına, iptaline veya mevcut olup olmadığının tespitine ilişkin olarak verilen kararlar; bizzat veya vekilleri aracılığıyla tarafların birlikte veya taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına başvurması, verildiği devlet kanunlarına göre konusunda yetkili adli veya idari makam tarafından verilmiş ve usulen kesinleşmiş olması ve Türk kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması şartıyla nüfus kütüğüne tescil edilir" hükmünü içerdiği, davalı kadının yabancı ülke vatandaşı olduğu, davacının yabancı mahkeme ilamını nüfus müdürlüğüne ibraz ederek tescil ettirme imkanı varken bu yolu kullanmayıp dava açmasında hukuki yarar bulunmadığından...

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/573 KARAR NO : 2021/1526 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORDU 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/64 ESAS, 2022/100 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Ordu 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/64 esas, 2022/100 karar sayılı dava dosyasında verilen nüfus (ad ve soyadı düzeltilmesi istemli) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin nüfus kayıtlarındaki Pak olan soy isminin Gaffke olarak değiştirilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin babalığı tanıma senedi gereğince babası Hurşit Pak'ın nüfusuna kaydedildiğini, annesinin Agnes Alberta Gaffke olup tanıma senedinde de belirtildiği üzere müvekkilinin ismi ve soyisminin T1 olarak görüldüğünü, Almanya'da...

    , aranan bu koşulların Türk hukukundaki tenfiz koşulları ile ağırlıkları bakımından özdeş nitelikte bulundukları, Rusya'da yabancı mahkeme kararlarının akdi mütekabiliyet koşulu aranmaksızın tenfiz edildiği tüm bu hususlara bağlı olarak Türkiye ve Rusya arasında mahkeme kararlarının tenfizi açısından hukuki mütekabiliyet bulunduğu anlaşılmakla, tenfiz açısından 54. maddenin 1. fıkrasındaki koşulun oluştuğu kanaatine varılmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuk Hakkında Kanunun 53. maddesi uyarınca, maddede belirtilen belgelerin sunulmuş olduğu anlaşılmıştır....

      , aranan bu koşulların Türk hukukundaki tenfiz koşulları ile ağırlıkları bakımından özdeş nitelikte bulundukları, Rusya'da yabancı mahkeme kararlarının akdi mütekabiliyet koşulu aranmaksızın tenfiz edildiği tüm bu hususlara bağlı olarak Türkiye ve Rusya arasında mahkeme kararlarının tenfizi açısından hukuki mütekabiliyet bulunduğu anlaşılmakla, tenfiz açısından 54. maddenin 1. fıkrasındaki koşulun oluştuğu kanaatine varılmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuk Hakkında Kanunun 53. maddesi uyarınca, maddede belirtilen belgelerin sunulmuş olduğu anlaşılmıştır....

        Buna göre yabancı mahkeme kararının tenfiz edilebilmesi için birinci şart “karşılıklılık” ilkesidir. Bu ilke yabancı mahkeme kararının tanınmasında aranmamaktadır. Yabancı mahkeme kararının Türkiye’de tenfiz edilebilmesi için kararın verildiği devletle Türkiye arasında ya ilamların tenfizine dair bir anlaşma (akdi karşılıklılık) veya o devlette Türk mahkeme kararlarının tenfizine imkân veren kanun hükmünün (hukuki karşılıklılık) ya da fiili uygulamanın (fiili karşılıklılık) bulunması gerekir....

          Tanıma; MADDE 58 – (1) Yabancı mahkeme ilâmının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilâmın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır. Tanımada 54 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uygulanmaz. (2) İhtilâfsız kaza kararlarının tanınması da aynı hükme tâbidir. (3) Yabancı mahkeme ilâmına dayanılarak Türkiye'de idarî bir işlemin yapılmasında da aynı usul uygulanır. Tenfiz şartları; MADDE 54 – (1) Yetkili mahkeme tenfiz kararını aşağıdaki şartlar dâhilinde verir: a) Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması....

            İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; dava konusu ihalenin "açık ihale usulü (Anahtar Teslim Götürü Bedel)" ile yerli ve yabancı isteklilere açık olarak yapılmış olmakla birlikte ihaleye katılan firmalar arasında yabancı firmanın bulunmadığı ve başvuruya konu işe ilişkin ihale tarihinin 23/11/2016 tarihi olduğu dikkate alındığında söz konusu ihalenin uluslararası ihale olarak değerlendirilmek suretiyle davacı iş ortaklığının vergi, resim, harç istisna belgesi düzenlenmesi istemli başvurusunun uygun bulunmamasına ilişkin davalı idare işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddedildiği, ... Bölge İdare Mahkemesi ......

              UYAP Entegrasyonu